Yayın yönetmeni Prof. Dr. M. Emin Önder, Psikeart’ın amacını “insanı anlamaya çalışan psikiyatri ile insanı anlatan sanatın buluşma noktası” olarak tanımlıyor. Önder, psikiyatrinin bireyin ruhsal dünyasını çözümleme çabasını, sanatın ise bireyden yola çıkarak tüm insanlığa seslenme gücüyle birleştirdiklerini vurguluyor. Bu sayede, farklı disiplinlerin birbirini tamamladığı bütünsel bir anlayış ortaya koyduklarını belirtiyor.

100 SAYIDA ZENGİN TEMA YELPAZESİ
Dergi, bugüne dek tutku, kıskançlık, yalnızlık, travma, narsisizm, özgürlük, yalan, intihar, merhamet, mutluluk, bağımlılık, yas, iletişim, göç, agresyon, güven, ruhsal dayanıklılık, yapay zekâ ve kötülük gibi çok sayıda temayı sayfalarına taşıdı. Bu temalar, insan psikolojisinin derinliklerini hem bilimsel hem de sanatsal bir bakışla ele aldı.
SİBER DÜNYANIN RUHSAL YANSIMALARI
100. sayının “Siber Psikoloji” başlığını taşımasının nedenini açıklayan Önder, modern çağın bilgi toplumunda yaşanan paradokslara dikkat çekiyor. Yapay zekâ ve dijital platformların, bireyleri kendi yankı odalarına hapseden, gerçek kamuoyu oluşumunu zorlaştıran ve toplumu parçalayan etkilerine değiniyor. Önder’e göre, bu dijital ekosistem, kullanıcıların beklentilerini sürekli yeniden üreterek anlamlı toplumsal gelişmelerin önüne perde çekiyor ve bireyleri “cehalet okyanusu”na sürüklüyor.
Prof. Dr. Önder, bu durumun demokratik toplum idealiyle çeliştiğini belirterek, bireylerin siber dünyada yalnızca kendi yansımalarıyla meşgul hale gelmesinin, kamusal aklın devre dışı bırakılmasına yol açtığını ifade ediyor.
