Beslenme düzenlemesi, diyet ya da egzersiz gibi zayıflamaya yönelik bireysel yöntemlerden ve uygulanabilen diğer obezite tedavilerinden yeterli verimi alamayan, kiloları ile başı dertte olan hastalar için uygulanan bir tedavi türü olan mide kelepçe ameliyatı, kişinin vücut kitle endeksinin 40’ın üzerinde olması durumunda yapılıyor. Hastaya takılan mide kelepçesi sayesinde aşırı kiloların yarısı ilk bir yıl içerisinde giderilebilmesi sağlanabilmektedir.
Mideye takılan kelepçeler normal kelepçeler gibi metalik türde değil de silikon bir türde üretildiği için hastanın organlarına zarar vermiyor. Laparoskopik ameliyat yöntemi ile uygulanan mide kelepçesi tedavisi çok sık kullanılan yöntemlerden biridir.
MİDE KELEPÇESİ KİMLERE UYGULANIR?
- 18 - 65 yaş arası yetişkinlere
- Vücut kitle endeksinin 40' ın üzerinde olan kişilere
- Gıda alımına bağlı obezitesi engellenemeyen
- Alkol ve ilaç bağımlısı olmayan
- Madde bağımlılığı olmayan
- Psikolojik rahatsızlığı bulunmayan
- Yeme bozukluğu olmayan
- Hamile olmaması
- Mide ülseri veya duodenal ülseri gibi sağlık sorunları bulunmaması
- Şeker bağımlılığı bulunmayan kişilere mide kelepçesi takılabiliyor.
MİDEYE KELEPÇE AMELİYATININ BEKLENMEDİK BİR FAYDASI! O AMANSIZ HASTALIĞA YAKALANMA İHTİMALİ ÇOK AZALIYOR
Amerika’da yeni yayınlanan kapsamlı bir araştırmanın sonucuna göre, kilo kaybı için midesine kelepçe taktıran, yani “bariyatrik ameliyat” olanların daha sonraki dönemde kansere yakalanma ihtimali dramatik bir biçimde azalıyor. Vücut kitle endeksi 35’in üzerinde olan ve başka yolla kilo kaybedemeyenlere uygulanan bariyatrik ameliyat geçiren 30 bin yetişkin üzerinde yapılan araştırmaya göre bu kişilerde kanser oluşma riski yüzde 32 oranında azaldı, kanserden ölme ihtimali ise yüzde 48 düştü. Araştırmada 25 kilonun üzerinde kilo kaybedenler özellikle incelendi. Araştırmanın dolaylı sonuçlarından biri, obezitenin kansere yol açma ihtimalini çok arttırması.
OBEZİTE ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI HALİNE GELDİ
Dünya çapında obezite 110 milyondan fazla çocuğu ve 640 milyon yetişkini etkiliyor. Mevcut eğilimler devam ederse, dünya çapında obezite prevalansının 2025 yılına kadar erkeklerde %18'e, kadınlarda ise %21'i aşacağı tahmin edilmektedir. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, 2014'ten bu yana ABD'de teşhis edilen kanserlerin %40'ının aşırı kilo ve obezite ile ilişkili olduğunu belirtti. Kadınlarda kansere bağlı ölümlerin %20'sinden, erkeklerde ise %14'ünden obezite sorumludur.
Genel olarak, yayınlanmış literatür, bu etki kadınlarla sınırlı gibi görünse de, bariatrik cerrahinin kanser riskini azaltabileceğini düşündürmektedir. Bariatrik cerrahi ile tedavi edilen kadınlarda anlamlı azalma gösteren OAC'ler, menopoz sonrası meme, kolon, endometriyal ve pankreası içeriyordu. Karaciğer, safra kesesi oranları ise, multipl miyelom, yumurtalık, rektum ve tiroid kanserlerinde de azalma görüldü, bu etkiler istatistiksel anlamlılığa ulaşmadı. Bu çalışmada, kanser riskindeki azalma, 1 yıl sonra kilo kaybıyla ve kilodaki her %10 azalmayla ilişkili kanser riskinde %14 azalmayla ilişkilendirildi.


