Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Çankaya ilçesine bağlı Dodurga Mahallesi'nde geçmiş dönemde hazırlanan imar planına ilişkin açtıkları davanın olumsuz sonuçlandığını duyurdu.
Mansur Yavaş, "Bir şehir nasıl katledilir, lütfen izleyin!" ifadelerini kullanarak, bu durumun Ankara'nın doğal yapısına ve geleceğine yönelik büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı.
GEÇMİŞ YÖNETİMİN RANTA DAYALI İMAR POLİTİKALARI
Mansur Yavaş, Dodurga Mahallesi'nin geçmişte çocukların özgürce oyun oynayabildiği, insanların nefes alabildiği ve doğanın sesini duyabildiği vadilere sahip olduğunu belirtti.
Ancak önceki yönetim döneminde, ranta dayalı imar planları ile bu doğal güzelliklerin beton yığınlarıyla kapatıldığını iddia etti.
Mansur Yavaş'a göre, bölgede yer alan her boş araziye yüksek katlı beton kuleler dikilecek olması, kent planlaması anlayışından uzak bir yaklaşımın ürünü.
YAVAŞ'TAN MÜCADELE ÇAĞRISI VE KAYBEDİLEN DAVA
Mansur Yavaş, bu plansız yapılaşma düzenini durdurmak amacıyla ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını, itirazlarda bulunduklarını ve davalar açtıklarını dile getirdi.
"Bu şehir hepimizin" sloganıyla hareket ettiklerini belirten Mansur Yavaş, tüm çabalarına rağmen Dodurga davasını kaybettiklerini açıkladı.
Mansur Yavaş, bu projelerin çocuklara bırakılacak bir yaşam alanı değil, aksine birer 'enkaz projesi' olduğunu vurgulayarak duruma tepki gösterdi.
ALACAATLI'DAKİ DURUM VE GELECEK KAYGILARI
Mansur Yavaş, ranta dayalı imar planlarının sadece Dodurga ile sınırlı olmadığını, benzer bir 'katliamın' yarın Alacaatlı Mahallesi'nde de görüleceğini ifade etti.
Mansur Yavaş, bu tür planlamaların ne mevcut yol kapasitelerine ne de altyapıya uygun olmadığını dile getirerek, kentin geleceği için ciddi endişeler taşıdığını vurguladı.
Bu açıklamalar, Ankara'nın belirli mahallelerinde yaşanan plansız büyüme ve imar sorunlarının boyutunu gözler önüne seriyor.
OVACIK'TA YAŞANAN DÖNÜŞÜM: 40 KATA KADAR İZİN
Mansur Yavaş, daha önce Keçiören ilçesine bağlı Ovacık Mahallesi'nde de benzer bir durum yaşandığını belirtmişti.
Mansur Yavaş'ın açıklamalarına göre, 1998 yılında Ovacık için belirlenen 3 ila 5 katlık yapılaşma sınırı, 2011 yılında önceki yönetim döneminde yapılan bir revizyonla tamamen ortadan kaldırıldı.
ABB Başkanı, bu revizyonla sınırın önce 8 kata çıkarıldığını, ardından ise 40 katlık yapıların inşa edilmesine izin verildiğini ifade etti.
OVACIK'IN SİLUETİ VE NÜFUS ARTIŞI
Mansur Yavaş, Ovacık'ta yükselen devasa binaların, 'rant uğruna yapılan plan değişikliklerinin' bir sonucu olduğunu vurguladı.
Bu durumun bir şehircilik planı olmadığını, aksine kentin geleceğini yok eden bir rant projesi olduğunu belirtti.
Ovacık'ta son dört yılda nüfusun yaklaşık 7 bine ulaşarak ikiye katlanması ve 40 kata kadar izin verilen projelerle bölgenin siluetinin ciddi şekilde değişmesi, plansız yapılaşmanın somut örnekleri arasında yer alıyor.
ALACAATLI'DAKİ ALTYAPI SORUNU
Mansur Yavaş, daha önce Çankaya ilçesine bağlı Alacaatlı Mahallesi'ndeki durumu da ele almıştı.
Bölgedeki yol, altyapı, ulaşım ve kanalizasyon gibi projelerin 230 bin nüfusa göre planlandığını ifade eden Mansur Yavaş, 'rantın öncelendiği' Alacaatlı'nın plansız bir büyüme gösterdiğini söylemişti.
Önceki yönetimin rantı önceleyen imar kararlarıyla bu bölgelere verilen emsallerin plansız şekilde artırıldığını belirten Mansur Yavaş, 230 bin nüfusluk kapasitenin yüzde 137 artışla 545 bine çıkarıldığını dile getirmişti.
Bu durumun sadece bugünün değil, yarının da 'felaketi' olduğunu ifade eden Yavaş, Ankara'nın imar sorunlarına dikkat çekti.
