Gizemli vergi rekortmenlerinin sırrı

Ekonomi yazarı Uğur Gürses, X’te soruyor:

“Vergi rekortmeni ilk 100’ün neden 73’ü isminin açıklanmasını istememiş?

Çoğunluğun saiki ne olabilir?

a) Ahbap çavuş- dönem zengini olmaları?

b) Hukuksuz ortamda dikkat çekmemek, ‘çökerler’ korkusu?

c) Orantısız kazançlarıyla asıl faturayı ödeyenlerden utanmaları?

d) Diğer...”

Asıl vergiyi çalışanlar ödüyor, doğru. Gelir vergisinin yüzde 92’si kaynağında kesiliyor. Onun yüzde 62’si de çalışanların maaşından. Rekortmenler, kalan yüzde 8 içinde ödedikleri paya göre sıralanıyor, hepsi bu.

Ama kişi başına rekor gelir vergisi verip bilinmesini istemeyenler, kendilerini halktan utandıkları için saklamıyordur. Sanmam.

C şıkkını baştan eleyebiliriz.

O değilse başka neden olabilir?

En çok gelir vergisi ödeyen 100 mükelleften 73’ü, kurumlar vergisi ödeyen 100 şirketten de 34’ü isimlerini saklı tutuyor. Açıklatmadılar.

Fatih Altaylı da şaşırmış, şunu soruyor yazısında:

“Sanki vergi ödemek ayıpmış gibi, utanılacak bir şeymiş gibi isimlerini gizliyorlar. Acaba neden! İsmini gizleyenlerin sayısının da, oranının da AKP döneminde artması ise bir başka gerçek. Acaba bu dönemde zenginleşmek ayıp mı oldu!...”

2023 vergi listesinde ilk 3’e girenleri biliyoruz hiç değilse. Selçuk ve Haluk Bayraktar’la Rahmi Koç.

Oysa 2018 listesinde ilk 2’nin 2’si de gizliydi, kentleri ve ne ödedikleri açıklanmamıştı. 3. sırada yine Rahmi Koç vardı, onla başlıyordu.

GİZLENENLER İKTİDAR ZENGİNİ Mİ?

10 yıldır süren bir tartışma bu. O günden bugüne liste nasıl değişmiş, bakalım.

2013 rekortmenler listesi de hayret uyandırmıştı. İlk 100’de 35 ismin üstü kapalıydı.

O sene bir gazete “vergiyi beyaz Türkler ödedi” başlığını atmıştı habere. Bir diğeri de “Tayyip’in zenginleri nerede” diye soruyordu.

Sanki 2012 listesi, bu açıdan çok mu farklıydı?

O manşetlerin altında şöyle bir varsayım yatıyordu:

Her yeni iktidar gibi, AK Parti de kendi zenginlerini yarattı...

Öyleyse bile yeni zenginler, servetlerini gizliyor ve fakat vergi kaçırmıyorlardı. Vergi yüzsüzü, denemezdi.

Gururla açıklamak varken ilk yüz mükellef arasında 35 isim niye kendini saklıyordu?

İsminin açıklanmasını istemeyen vergi rekortmeni sayısında, son 2 yıldır patlama yaşanıyordu.

Geçmiş yıllara nazaran rekor bir artışla 35 kişiye ulaşmışlardı. Son 10 yılın en yüksek rakamıydı.

Acaba yeni zenginler türedi de sonradan palazlandıkları için mahcubiyetlerini mi daha atamamışlardı üstlerinden?

Belki de zenginliklerini göstermeme, gösterişten uzak yaşama hassasiyetinden ortaya çıkmıyorlardı.

Hangi ihtimal geçerli olursa olsun, zenginlikleri henüz onları en üsttekiler kulübüne sokmaya yetmiyordu.

Forbes’un en zengin 100 listesine yandaşlık kontenjanından terfi eden kimse yoktu.

Listedeki ‘yandaşlar’sa yeni zengin değil, eski kodamanlardandı. Variyetlerini bu iktidara borçlu değillerdi.

“Eskiler sınıf düşmedi, yeni kalantorlar da henüz sınıf atlamadı” sonucuna varmıştım. Servet, el değiştirmemişti.

“Anadolu aslanları, AK Parti’nin 12. yılında da beklenen sıçramayı yapamadı, merak buyrulmasın” diye yazmıştım.

Gizemli rekortmenlerin sayısı, sonraki 10 yılda bir daha 2’ye katlandı.

Sırrı hâlâ çözülebilmiş değil.

Tek anlayabildiğimiz şu; servet aynı ellerde mi, sorusunun cevabı değişmeye başladı galiba artık.

YORUMLAR (41)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
41 Yorum