Dün Cumhurbaşkanı okulların açılıp açılmayacağına dair son sözü söyledi. 2019- 2020 eğitim öğretim döneminde okullar açılmayacak ve 2020-2021 eğitim öğretim dönemi Eylül ayında başlayacak.

Pandemi süreciyle uzaktan eğitim veren TRT ve EBA’nın eğitimleri de 19 Haziran’a kadar devam edecek. Özetle eylüle kadar hiçbir telafi eğitimi de yapılmayacak anlamı var bu kararda.

20 Mayıs’ta 1 milyon 800 bin öğrencinin mezun olduğu 8. sınıfların gireceği lise giriş sınavı var.

Bir sonraki hafta da 2 buçuk milyon kişinin katılacağı üniversite giriş sınavları yapılacak. Sınavlara girecek öğrenciler okul yüzü görmeden gidip sınavlarına girecekler. Herkesin durumu kabullenip kendini duruma göre hazırlaması doğru bir psikoloji. Halk ağzıyla söyleyecek olursak herkes başının çaresine baksın diyor yukardaki okulların açılmayacağı kararı.

Okul, öğrencilerin ekosistemi. Altı ay okullardan uzak kalmanın en büyük kaybını öğrenciler yaşıyor. Sosyal hayattan kopuk bir hayat, ekran karşısında uzun süre geçirilen vakitler, sokaktan doğadan arındırılıp dört duvar arasında yaşanan bu günlerin uzun vadede çocukların ruhaniyetine zarar vereceğini şimdiden görüyoruz. Her ebeveyn bu süreçte mümkün oldukça çocuğuyla okul ve sosyal hayattan kopukluğu gidermekle çocuğundaki kayıpları azaltacağının farkında olmalı.

Geçtiğimiz hafta özel eğitim kurumlarıyla ilgili yazdığım; özel eğitim kurumlarının vermedikleri hizmetin bedelini velilere iade etmekle mükellefler yazısına gelen tepkiler büyük bir sorunun var olduğunu ve bu sorunun MEB tarafından ve çoğu özel okul tarafından görmemezlikten geldiğini gösteriyor.

Sorun eğitime ara verilen pandemi sürecinde özel okulların yemek ve servis ücretlerini velilere iadesi ile ilgili belirsizlik.

Geçtiğimiz hata içi Özel Öğretim Kurunları bir açıklama yaptı. Pandemi sürecinde özel okulların vermedikleri hizmetin bedeli olan yemek ve servis ücretlerini almayacaklarını alan okullarında ücreti veliye iade edeceğine dair. Tabi bu açıklamanın herhangi yasal bir bağlayıcılığı yok. Özel okullar MEB’e bağlı eğitim veriyor. MEB’in vereceği karar tüm özel okullar için yasal bir zorunluluk. MEB’de öneri dışında yasal bir karar almış değil.

Özel eğitim kurumları Türkiye’de eğitim yükünün yüzde sekizini omuzluyor ve kamu okullarının yükünü hafifletiyor . Vergilerini ödeyip ülkeye istihdam alanı oluşturuyorlar. Akademik eğitimde yurt içinde ve yurt dışında başarı hikayesi oluşturan özel eğitim kurumları son yıllarda uluslararası yarışmalarda ödüllerle ülkemize dönüyorlar.

Tıp dünyasında yaşadığımız başarı hikayesinde özel okulların payı yadsınamaz.

Pandemi sürecinde her sektörde olduğu gibi özel eğitim kurumları da zor bir süreç yaşıyor. Velilerin yaptığı ödemeler düştü. Özel okulların birçoğu personel ve kira bedellerini ödüyor. Birçok özel okul özellikle Anadolu’da düşük ücret alarak hizmet veriyor. Bazı özel okullar da aldıkları ücretten daha fazla hizmet vererek özel okulculuğu kazanç kapısı olarak değil hizmet kapısı olarak görüyor. Özel okulculuğu kazanç kapısı olarak görüp pandemi sürecinde öğrencileri kendi haline bırakarak öğretmenleri zorunlu kısa tatile ayırmaya veya öğretmen maaşlarını aldıkları kısa çalışma ödeneğinden ödeyen okullar da var. Türkiye’de yüz yıllık vakıf okulları ve büyük sermaye sahibi okulların dışında pandemi sürecinde özel öğretim kurumlarının ayakları üzerinde durmaları zor.

Pandemi sürecinde özel okulların yaşadıkları sıkıntıların faturasını veliler ders ücretini ödeyerek ödüyor. Ancak servis ve yemek ücretini özel okulların iade etmede direnmeleri hem hakkaniyet ile bağdaşmıyor hem de özel okullar veliyi mağdur ediyor.

Bu sorunu gidermekle mükellef olan MEB.

Bakanlık öncesi özel okul kuruculuğu ve işletmecisi olan Milli Eğitim Bakanımız; özel okulların ve velilerin durumunu bilenlerden biri.

Ziya Hoca, özel okulların ayakta kalmaları adına velilerden almadıkları hizmetin bedelini talep etmemeli.

Bazı özel öğretim kurumları geçtiğimiz hafta velileri arayıp yemek ve servis ücretini iade edeceklerini bildirdiler.

Başa dönecek olursak hem kısa çalışma ödeneği alıp, hem veliden yasal yollarla yolluk sözleşme gereği ücretin tamamını talep edip hem vermedikleri hizmetin iadesinde direnen özel eğitim kurumları sorununa MEB okullarda açılmayacağına göre çözüm getirmeli.

Soruna sessiz kalmak sorunun daha çok büyüyüp okul ve veliyi mahkeme kapılarına götürür.