Bazen büyük ümitlerle geldiğiniz önemli turnuvada işler beklenildiği gibi gitmez. Olimpiyat oyunlarına madalya umuduyla gelen kadın basketbol takımımız ilk maçında hücum etmeyi beceremeyince Fransa'ya yenilerek başladı büyük mücadeleye. Oysa ne kadar da iyi girmiştik oyuna.
Savunma tıkır tıkır işliyor ve Fransa'ya sayı şansı vermiyorduk. İlk 5 dakikada çemberi göstermediğimiz Fransa karşısında istediğimiz hücum yüzdesini yakalayabilseydik iş daha ilk çeyrekten itibaren bitebilirdi ama olmadı. Nevriye'nin yanına ikinci bir skorer ekleyemeyince ilk çeyreği önde kapatmamıza rağmen arzuladığımız farkı bulumadık.
Savunma direncimiz bundan sonra da sürdü. Fransızlara şut imkanı tanımadık ancak bizim hücum düzenimiz de bir türlü oturmadı. En güvendiğimiz ellerden çıkan şutlarda hep çemberi dövdük. Bomboş atışları kaçırdık. Basit top kayıpları yaptık. Hal böyle olunca da bizden daha fizikli bir takım olan Fransızlar tüm bu zaaflarımızdan yararlandılar. Özellikle çember altında verdiğimiz ribauntlar hep bize pahalıya mal oldu. İkinci hatta üçüncü atış olarak çemberimize döndü. Buna rağmen savunmamızla son bölümü dek direndik. Ama olmayınca olmuyor...
KÖTÜ HÜCUMU HESABA KATMAMIŞTIK
Savunmayı iyi yapmamıza rağmen hücumu bir türlü oturtamamanın faturasını çok ağır biçimde ödedik. Basketbol da savunma ile bir yere kadar gidebilirsiniz ama sayı atamaz ve hücum edemezseniz maç kazanmanız olanaksız hale gelir. Nitekim dünkü Fransa maçı da aynen böyle oldu. İyi savunmayla iyi Fransa'yı maç öncesi hesaplarımızın altında bir skorda tuttuk. Fakat böyle kötü hücum edeceğimizi hiç hesaba katmamıştık.
Nevriye ve Birsel in yanına başka bir skorer katamadık. Çok dağil üç gün önce İspanya yağmur gibi şut atan oyuncularımız bomboş atışlarda bile çemberi bulamadılar. Ama bu ilk maçı kaybetmek dünyanın sonu değil. Yeter ki dünkü hatalardan gerekli dersleri çıkartalım. Öncelikle hücum düzenimizi yeniden gözden geçirmemiz gerekli. Bu uzun boylu turnuvada böyle kötü hücum ederek bir yere varamayız, bunu peşin peşin söyleyelim. Kısacası ilk maçta kaza yaptık. Şimdi tek çare önümüzdeki maçlara bakmak...
