Market raflarında göze çarpmayan, televizyon karşısında ya da iş arasında elimizin sık sık uzandığı sade bir atıştırmalık… Evet, bahsettiğim şey leblebi. Belki çok sıradan görünüyor ama sağlık açısından düşündüğünüzden çok daha güçlü.

Sindirim dostu bir hazine: Leblebi, içerdiği yüksek lif sayesinde bağırsakların adeta en sadık yol arkadaşıdır. Mideyi yormaz, sindirimi kolaylaştırır. Özellikle mide ekşimesi ve reflü gibi sorunları olanlara önerilen en basit ve doğal çözümlerden biridir. Bir avuç beyaz leblebi, midedeki asidi dengeleyerek adeta doğal bir ilaç görevi görür.

Tok tutan atıştırmalık: Günümüzün en büyük sorunlarından biri sağlıklı atıştırmalık bulmak. İşte leblebi burada devreye giriyor. Protein ve lif açısından zengin yapısıyla uzun süre tok tutuyor. Diyet yapanların çantasına koyacağı en güvenilir dost, işte bu küçücük leblebi.

Kalp sağlığına katkı: Leblebi, yüksek oranda içerdiği bitkisel protein ve folik asit sayesinde kalp dostudur. Kan şekerini dengelemeye yardımcı olur, kötü kolesterolün düşmesine destek verir. Yani bir bakıma, “küçük tanelerle büyük bir kalp koruması” sağlar.

Kemiklere ve enerjiye güç: Kalsiyum ve magnezyum zenginliğiyle kemik sağlığını güçlendirir. Aynı zamanda enerji verici özelliğiyle, yorgun düşen bedenlere yeniden can katıyor. Özellikle sınav dönemindeki öğrenciler için beynin en doğal yakıtlarından biri.

Mutluluk veren çerez: Leblebinin içindeki triptofan sayesinde serotonin üretimini desteklediğini biliyor muydunuz? Yani bir avuç leblebi, sadece açlığınızı bastırmaz; ruhunuza da iyi gelir. Bu yüzden eskilerin, “leblebi yiyince insanın içi ferahlar” sözünü bugün bilim de doğruluyor.

Sağlıcakla kalın…