İyi Parti’de kazan kaynıyor. Ortalık toz duman...
Genel başkan adayı olmak isteyen dört aday var ve her ne kadar Meral Akşener “Aday olmayacağım” dediyse de son ana kadar emin olamıyorum.
Zaten ortalık karışıkken işleri iyice karıştıran, kendi tarzıyla ifade etmek gerekirse, nifak tohumu sokan MHP Lideri Devlet Bahçeli oldu.
“Çoklu aday çoklu bölünme getirir” dedi ve Meral Akşener’in partisinin başında kalması gerektiğini ifade etti.
Bir nevi tecrübe konuştu.
Zira MHP’nin içinden son 5 yıllık süreçte iki parti doğdu. İyi Parti ve Zafer Partisi.
Ülkücü cenahın hatırlayacağı en önemli ayrılıklardan biri de 7 Temmuz 1992’de Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının istifasıyla başlayan ve Büyük Birlik Partisi’nin doğuşunu oluşturan ayrılıktı.
Devlet Bahçeli bu konuda haklı olabilir mi?
Belki...
Ancak başka bir siyasi partinin genel başkanının böyle bir süreç hakkında yorum yapmaması daha doğru olandır. Nitekim Bahçeli’nin açıklamalarının hemen akabinde İyi Parti içerisinde Akşener’e bırakma çağrısı yapılmaya başlandı.
Adaylardan Koray Aydın bu duruma çok sinirlenip uzunca bir tweet attı.
Şimdi gelelim tahminlere...
Adaylar arasında Müsavat Dervişoğlu Meral Akşener’e daha yakın bir isim olarak göze çarpıyor. Akşener’in kalmasını isteyen grubun büyük çoğunluğu Dervişoğlu’na oy verebilir.
Koray Aydın da kendi öz ağırlığı olan bir isim. Teşkilatlanmadan sorumlu olduğu dönemden kalma bir karizması var. Bu ikisi arasında geçecek olan yarışta belirleyici olan kurultay konuşmalarındaki tansiyon olacaktır. Ancak ben Dervişoğlu’nu bir adım önde görüyorum.
İSRAİL – İRAN SAVAŞI MI?
İran’ın İsrail’e bir misilleme yapacağı bekleniyordu.
Dünya bu olaya şaşırmış gibi yapmamalı.
Konsolosluk binası bilinçli olarak vurulan ve kayıp veren bir ülkenin misilleme yapması gayet normal.
Buradan ne bir mağduriyet ne de yeni bir savaş çıkar.
Tabi konu İsrail ve İran gibi tahmin yürütmesi zor iki ülke olunca dikkatli yorum yapmak gerekiyor ancak iki tarafında açıklamaları bu konunun kapatılacağı yönünde bir algı yaratıyor.
İki taraf içinde kazan-kazan durumu oluştu aslında.
İran “İsrail’e saldırılamaz” mitini kırıp, psikolojik bir avantaj elde ettiğini düşünürken İsrail ise yıllardır kapalı kutu olan İran’ın saldırısının hem kendi savunma sistemleri hem de ebedi müttefikleri tarafından bertaraf edilmesi sonrasında İran’ın çok da gözde büyütmeye değer bir ülke olmadığını düşünmeye başladı.
İsrail’in önemli gazetelerindeki yazarların yorumlarından bu okumaları yapmak zor değil.
İsrail halkının Netanyahu’nun yaptıklarına sabrının kalmadığı, ona olan desteğin çok azaldığı da neredeyse hergün ifade ediliyor. Netanyahu’da katı milliyetçilik ile halkı konsolide etmeye çalışıyor ama pek işe yaramıyor gibi duruyor.
KEPEZ BELEDİYE BAŞKANININ TUTUKLANMASI
Bayramın son günü Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin bir şirketine ait 605 rakımlı Tünektepe Teleferik ve Sosyal Tesisleri'nde sefer halinde olan teleferikteki kabinlerden birinin düşmesi sonucu 1 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 2’si çocuk 9 vatandaşımız da yaralanmıştı.
Konuyla ilgili Adalet Bakanı Yılmaz Tunç X hesabında detaylı bir paylaşım yaptı.
"Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde faaliyet gösteren Sarısu-Tünektepe teleferik hattındaki teleferik direğinin kırılarak seyir halindeki kabinlerden birinin düşmesi sonucu 1 vatandaşımızın hayatını kaybettiği, 17 vatandaşımızın yaralandığı ve kabinlerde mahsur kalan vatandaşlarımızın kurtarıldığı olayla ilgili Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan adli soruşturma kapsamında; 1 Cumhuriyet Başsavcıvekili ve 1 Cumhuriyet Savcısının koordinasyonunda, 2 iş sağlığı ve güvenliği uzmanı, 2 makine uzmanı ve 1 elektrik uzmanından oluşan bilirkişi heyeti tarafından detaylı olay yeri inceleme ve keşif çalışması yapılmış ve ön rapor hazırlanmıştır. Soruşturma kapsamında uzman bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan ön rapor, müşteki ifadeleri ve beyanları ile şüpheli savunmaları birlikte değerlendirilmiş olup, gözaltına alınan teleferik hattını işleten firma ile teleferik hattının bakım ve onarımından sorumlu firmanın yetkilileri ve çalışanlarının da aralarında yer aldığı 14 şüpheliden 5’i tutuklanmış, 8 şüpheli hakkında adli kontrol kararı verilmiş, 1 kişi de serbest bırakılmıştır. Hepimizi üzen olayla ilgili adli soruşturma tüm yönleriyle titizlikle sürdürülmektedir."
Dönemin ANET Genel Müdürü ve 31 Mart Seçimlerinde CHP’den Kepez Belediye Başkanı seçilen Mesut Kocagöz ve 4 kişi ifadesi alındıktan sonra mahkemeye sevkedildi ve taksirle adam öldürmek, birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmaktan dolayı tutuklandılar.
Gazeteci Barış Yarkadaş’ın iddiasına göre Kocagöz 2023 yılının sonunda ANET’den istifa etmiş ve onun istifası sonrasında teleferik 3 kez daha denetimden geçmiş.
Sorumlular hak ettikleri cezaları alsınlar. Ancak gerçekten sorumlular şu an tutuklanan kişiler mi? Başka sorumlular var mı bunu bilmek herkesin hakkı.
Eğer gerçekten bu teleferik 3 kez daha denetimden geçtiyse bu denetim raporlarına imza atanlar hakkında da işlem yapıldı mı?
Bunun yanında gazeteci Murat Ağırel’in değindiği konu çok önemli. Hepimizin de üzerinde düşünmesi gereken bir konu...
Çorlu’daki tren kazasında, İliç ve Soma’daki maden facialarında, Maraş merkezli depremde binlerce insanımızı kaybettik ve konularla bağlantılı hiç bir AKP’li yönetici tutuklanmazken bu olayda yıldırım hızıyla alınan karar adaletteki çifte standardı yine gözler önüne serdi.
Adalet karşısında herkesin eşit olmadığı bir ülkede ne ekonomik ne de sosyal bir refaha ulaşmak mümkün değildir.
