5 bin silahlı ülkücünün hazır olmasına acaba yasalar ne diyor?
Türkiye’de siyaset çok tuhaf ama aynı zamanda herkes açısından düşündürücü bir kavşak noktasına gelmiş bulunuyor. Siyasetle ilgili bütün bildiklerimizi, ezberlerimizi unutmamız gerekiyor. Çünkü siyasi liderler öylesine açıklamalar yapıyorlar ki, ne siyasi etikle ne de hukuk devleti ilkeleriyle izahı asla mümkün değil.
***
MHP genel başkanı Devlet Bahçeli son grup toplantısında yaptığı konuşmada, geçen günlerde yaptığı açıklamaları teyiden bir kere daha üstüne basa basa dedi ki: “Dedik ki, ‘hiçbir kişi, kurum ve kuruluş Irak Türkmenlerinin varlık mücadelesini samimiyetle desteklemese de, Milliyetçi-Ülkücü Hareket tarihi sorumluluğunun, milli misyonunun gereğini yapacak ve yanlarında olacaktır.’ Yine dedik ki, ‘Bu kapsamda en az beş bin Ülkücü gönüllü başta Kerkük olmak üzere, Türkmenlerin yaşadığı Türk kentlerindeki varlık, birlik ve dirlik mücadelesine katılmak üzere hazır beklemektedir.’ Blöf yapmıyoruz, palavradan konuşmuyoruz. Hâlâ anlamayan varsa bu konuda şakamızın da olmadığını altını çizerek, üzerine basarak belirtmeyi yararlı buluyorum.”
Bu ifadeler, Türkiye Cumhuriyeti devletinin yasalarına göre kurulmuş ve bu kurallara göre siyaset yapacağını baştan kabul etmiş bir siyasi partinin genel başkanına ait. Blöf yapmadıklarının, palavradan konuşmadıklarının özellikle altını çizen Bahçeli adeta bütün dünyaya meydan okuyarak, beş bin ülkücünün Irak’a gitmek üzere hazır olduğunu söylüyor. Çok açık ki bu beş bin kişi ellerine değnek alarak gitmeyeceklerine göre, demek ki silahlarıyla gidecekler. Yani silahlanmış ve hazır bekleyen vurucu bir güçten söz ediyoruz.
Şimdi soru şu; Türkiye Cumhuriyeti devleti yasaları Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet teşkilatı dışında kimlere ve hangi gruplara silahlı bir tim oluşturma izni vermektedir?
Bildiğimiz kadarıyla böyle bir yasa yok. Acaba vatan savunması ya da yurt dışındaki olaylara müdahale etmek amacıyla, sadece MHP’ye özel olmak üzere yeni bir yasa çıkarıldı da bizim mi haberimiz yok? Şu ana kadar böyle bir yasanın çıktığından haberdar olmadığımıza göre, demek ki MHP yasalarda yeri olmayan bir vurucu tim oluşturmuş ve Irak’a gitmek üzere hazır bekletiyor.
Hemen belirtmekte yarar var, hiçbir demokratik hukuk devletinde yasaların tarif etmediği bir silahlı güç olamaz. Dolayısıyla Bahçeli’nin açıklamaları ‘vahim’ kelimesiyle açıklanamayacak kadar tehlikelidir ve de ürkütücüdür. Kuşkusuz işin yasalarla ilgili tarafı tamamen yargıya ait bir durumdur. Dolayısıyla MHP’nin oluşturduğu silahlı bir yapının takibi de yargının işidir. Eğer MHP dışında herhangi bir siyasi parti bizzat genel başkanı tarafından böyle bir oluşumu topluma açıkça deklare etseydi, herhalde Cumhuriyet Başsavcısının bu konuda diyeceği bir şey olurdu.
***
Biliyorum ki MHP bu tür eleştirilerden pek hoşlanmıyor, bunu anlamak mümkün. Ancak benim anlamakta güçlük çektiğim; devlet ve yasalar konusunda hassasiyetiyle bilinen MHP lideri Bahçeli’nin adeta bütün dünyaya ilan edercesine “Kerkük’te Türkmenleri korumak üzere 5 bin milis” hazırladığını deklare ederek bizzat Devlet Bahçeli imajıyla çelişmesidir.
Çünkü bu açıklamayı Türkiye Cumhuriyeti devletinin gelenekleriyle de, yasalarıyla da izah etmek mümkün değildir. Daha da vahim olanı, bu tavır MHP’nin vatan savunması konusunda TSK’ya güvensizliğinin bir göstergesidir. MHP lideri Türk ordusunun Kerkük’ü koruyamayacağına inanıyor olmalı ki, böyle bir milis gücü kurma ihtiyacı hissetmiştir. Herhalde Bahçeli’nin bu çıkışından sonra devlet de, TSK da kendini yeniden gözden geçirecektir...