‘Ölümün ve doğumun Filistin’i…

İnsan soyunun en karanlık türünü temsil eden “Netanyahu ölüm çetesi”, bütün dünyayı şeytani planlarının bir aparatı haline dönüştürmüş bulunuyorlar. Kuşkusuz yalnız değiller, kendileriyle aynı genetik tohumdan beslenen Trump’la birlikte kadınları, çocukları ve bütün sivilleri öldürmeye devam ediyorlar.

İlk atom bombalarının Hiroşima ve Nagazaki üzerinde patlamasından bu yana farklı coğrafyalarda insanlar büyük acılar ve yıkımlar yaşadı. Auschwitz’te, Ruanda’da, Bosna’da yaşananlar, fırsat bulduğunda insanoğlunun ne lanet bir canavara dönüştüğünün en bariz göstergeleridir.

Savaşlar da insanlığın en karanlık yüzünü temsil ediyor elbette ama bir savaş ve sonu ölüme çıkıyor. Ünlü Amerikalı şair Allen Ginsberg, “Amerika” şiirinde tam da bu hali tarif ediyor aslında. /İnsanlarla savaşı ne zaman sona erdireceğiz Amerika?/ Al şu atom bombanı kıçına sok./Kafam bozuk, Amerika, bir de sen üstüme varma/Ne zaman bakacaksın mezarlıktan Amerika?/

İşte Netanyahu da kendisi gibi katillerin yolunu izleyerek planlı-programlı bir soykırım suçu işliyor.

İnsanoğlunun dahiyane fikirleriyle yarattığı iktisadi ve bilimsel gelişmelere rağmen, 21. Yüzyılda yeryüzünün ‘eşkıyalar sürüsü’ tarafından yönetiliyor olması, eminim bugünler geçtiğinde tarihin en trajik hikayeleri arasında yerini alacaktır.

Bugün geldiğimiz noktada, Gazze konusunda aslında hepimiz biraz suçluyuz. Bu konuyla ilgili her yazımın son cümlesine geldiğimde, müthiş bir umutsuzluğa kapılıyorum ve “Biz ne lüzumsuz insanlarız, iki satır yazı yazmaktan başka bir şey gelmiyor elimizden” diye hayıflanıyorum.

Okuyup yazanlar olarak herhangi bir yaptırım gücüne sahip değiliz, çünkü elimizde bir tek kalemimiz var, yazı yazarız, konuşuruz, yüreğimizi soğutmak için de şiir okuruz. Ama iktidarların işi icraattır, slogan atmak değil…

İyi ki yeryüzünde şairler var… Bu vesileyle, Arapçanın ünlü şairi Mahmut Derviş’in “Filistinli Sevgili” şiirinin bir bölümünü birlikte okuyalım…

/Gözlerin bir diken
yüreğe saplanmış,
çıldırasıya sevilen,
işkencesine dayanılamayan.
Gözlerin bir diken,
rüzgârdan koruduğum,
ötesinde acıların, gecelerin,
derinlere sapladığım.
Kandiller yanar ışığınla,
geceler dönüşür sabaha.
…………………….

Şakırdın sanki konuşurken.
İsterdim konuşmak ben de.
Dudaklarda hayır mı kalmıştı ki,
O bahar gibi dudaklarda!

Sözlerin
güvercin gibi
yuvamdan
uçtu gitti.
Kapımız,
sonbahar kadar sarı
basamakları ardından
fırladı gitti
canının çektiği yere.
Aynalar oldu paramparça,
yığıldı içimize
acı üstüne acı.
Topladık sesin küllerini
getirdik bir araya.

Böylece söyler olduk
acılı türküsünü yurdumuzun.
Hep birlikte sazın bağrına
ektik bu türküyü,
evlerin damlarına taş fırlatır gibi
fırlattık attık bu türküyü,
alın, dedik,
sancıdan kıvranan kalplere.
………………………

Gözleriyle Filistin,
kollardaki, göğüslerdeki dövmelerle Filistin,
adıyla sanıyla Filistin.
Düşlerin Filistin'i ve acıların,
ayakların, bedenlerin ve mendillerin Filistin'i,
sözcüklerin ve sessizliğin Filistin'i
ve çığlıkların.
Ölümün ve doğumun Filistin'i,
taşıdım seni eski defterlerimde
şiirlerimin ateşi gibi.

……………………

Zalim düşmana bağırdım, ey Filistin, senin adına:
'Ölürsem, ey böcekler, vücudumu didik didik edin! '
Karınca yumurtasından kartal çıkmaz hiçbir vakit,
yalnız yılan çıkar zehirli yılanlardan!
Ben barbarların atlarını iyi bilirim.
Bir ben dururum onların karşısında,
bir ben, gençliğin yüreğiyim her daim,
yüreğiyim beyaz kanatlı atlıların./

YORUMLAR (24)
24 Yorum
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.