364 gün 1 güne ≠
Önünde çiçek sepetleri, caddenin başındaki marketin köşesine oturmuş, rızkının peşinde
Beş on dakika yürüme mesafesinde bir tane daha
Sonra bir tane daha
Hava da bir soğuk
O en son gördüğümü genelde görüyorum orada, diğerlerini ise ilk kez çünkü yalnızca bir gün için oradalar
Hediye beklentisi oluşturulan bir gün için, hediye almayı unutanlar evine giderken eli boş gitmesin diye oradalar
Kötü bir şey mi
Yooo, varsın olsun bir gün için hatırlatsınlar erkeklere eşlerine çiçek götürmeyi
Tamam o bir gün kapitalizm oyunudur, tamam batılılara benzemek zorunda değiliz, tamam eşiniz bir gün değil her gün sizin eşiniz
İyi de tam da bu "bir gün değil her gün"de kopmuyor mu zaten film
Bir gün değil her günse eşlik, niye bu kadar tutuyor bu günler sayın itirazcılar
Bu soruyu içim çok rahat soruyorum çünkü kapitalizmin dayattığı her şeyle barışık değilim ama şunu da görmüyor değilim
Kapitalizm, bir talep alanı görünce arz oluşturur
Demek ki talep var
Talep var ki bir gün için bunca hediye, bunca çiçek vb alınıp veriliyor, restorantlar dolup taşıyor
İtirazcılar, isterse almasın, beklemesin, isterse yapmayın etmeyin desin dursun
İtirazcıların çoğu da dönüp kendilerine hiç bakmıyor çünkü "bu kadar söylüyoruz gavur işidir diye, bu gençlerin hali ne olacak diye düşünmekten de bir hal olduk" diyorlar belki hiç durmadan ama bugün için dillerinden düşmeyen o "eşinize yalnız bir gün mü değer veriyorsunuz" sorusunun cevabını onlardan isteseniz utanmasalar "yooo, hiçbir gün" diye cevap verecekler çünkü gerçeklikleri öyle
Evlerine gecenin bir saati gelebilirler çünkü çoook büyük işleri güçleri vardır
Eve niye hep geç geldiğini soran eşlerine rahatça yüksek sesle cevap verebilirler "bu çağda ev geçindirmek kolay mı"dır
Bunun bir de meyhane-bar versiyoru var "yeter, kafa ütülüyorsun yine, arkadaşlarla günün stresini atıyoruz, biliyorsun" şeklinde
Genellikle onlar da "ne olacak bu ülkenin hali" diye stres yapan çoook önemli muhabbetlerin adamıdır
Böyle tiplerin çoğunun çocuklarının okulları, servisleri, takviye aktiviteleri, alışverişleri, yeme içmeleri, ev düzenleri vb hep eşlerinin sorumluluğundadır ama onlar, çocuklar -farklı bir ortamdan duyduğu- küfürvarî bir iki kelimeyi eskaza evde söylese "bütün gün evdesin, şu çocukların haline bak, ne biçim konuşuyorlar" diye azarlama moduna girebilirler eşlerini
O azarlamanın duygusal değerinin hem anne hem çocuk üzerindeki etkisinin, çocuğun eskaza söylediği bir iki kötü sözden daha kötü olduğunu ise bilirler mi bilmezler mi ben bilmem
Bir de "para tuzağı bunlar para tuzağı"cılar var
Elleri cüzdanlarına gidecek diye ödleri kopuyor onların da, tamam ekonomiden mekonomiden çok iyi anlıyorsun, o gün için her şeyin fiyatı zıplıyor, bunu görünce senin de sinirlerin zıplıyor da o günü değil fiyatların sence uygun olduğu başka bir günü değerlendir o zaman ne bağlıyor elini
"Kadına çok yüz vermeyeceksin, güzel söz, hediye, çiçek miçek, boş şey bunlar, geç"çiler taifesi ise akıl baliğ sayılır mı, evlenme salahiyetleri var mı yok mu bilmiyorum bile
Benim bildiğim; ister evlilik öncesi nişanlılık vb evrelerde ister evlilik içinde lafla peynir gemisi yürümüyor
Ev dışında muhatap olduğu müşteri, patron vb herhangi bir kişiyle nitelikli iletişim kurmayı bilen birinin, kadın olsun erkek olsun fark etmez, eve geldiğinde iletişiminin ve iletişim tarzının kalitesi yerlerde sürünüyorsa, erkekler üç yüz altmış dört gün yapmadıkları şeyler için bir günlüğüne bile olsa "kapitalizm, yabancılara benzemeyelim" vb sözlerle mazeret uyduruyorsa, kadınlar "amaaan boş ver, o zaten öyle" gibi cümlelerle adamları savunmak zorunda kalıyorsa o evliliğin yürümekte zorlandığı düşünülmez mi hiç
Halbuki eşler, birbirlerinin en yakını değil midir, sev/il/meye değer, güvenilir eşler birbirlerine karşı iyi, güzel ve ilkeli olup birbirlerini negatifliklerden de sakındıranlar değil midir, onlar birbirlerine böylece maddî manevî destek olmuş olmazlar mı, böyle bir ev/lilik cennetten bir bahçede gibi olmaz mı