Financial Times'ın haberine göre, küresel pirinç fiyatları son sekiz yılın en düşük seviyesine gerileyerek Asya'daki milyonlarca çiftçiyi endişeye sürükledi. Dünyanın en büyük pirinç ihracatçısı olan Hindistan'ın rekor seviyedeki hasadı ve ihracat yasaklarını kaldırmasıyla piyasanın arz fazlasına boğulması, fiyatlarda sert bir düşüşe neden oldu. Uzmanlar, bu küresel düşüşün Türkiye'deki yerli pirinç üreticileri üzerinde de baskı oluşturabileceği uyarısında bulunuyor.
FİYATLAR NEDEN ÇAKILDI? İŞTE ADIM ADIM NEDENLERİ
Küresel pirinç piyasasındaki bu sert düşüşün arkasında birkaç temel neden yatıyor:
Hindistan Faktörü: Dünyanın en büyük ihracatçısı olan Hindistan, 2023-2024 sezonunda rekor bir hasat elde etti ve Eylül 2024'te ihracat kısıtlamalarını kaldırdı. Bu durum, küresel piyasaya bir anda büyük miktarda pirinç girmesine yol açtı.
Arz Fazlası: Hindistan'ın yanı sıra, Tayland ve Vietnam gibi diğer büyük üreticilerin de güçlü bir üretim sezonu geçirmesi, küresel pirinç stoklarını tarihi seviyelere çıkardı.
Talep Tarafı Zayıf: Aynı dönemde, Endonezya gibi büyük alıcılar geçen yıl alımlarını öne çektiği için piyasada değil. Filipinler ise yerli üreticisini korumak için Ekim ayına kadar ithalatı yasakladı.
Bu "arz fazlası ve talep düşüklüğü fırtınası" sonucunda, küresel pirinç için referans fiyat olan Tayland pirincinin ton fiyatı 372 dolara kadar gerileyerek 2017'den bu yana en düşük seviyeyi gördü.
TÜRK ÜRETİCİSİ İÇİN NE ANLAMA GELİYOR?
Küresel fiyatlardaki bu rekor düşüş, Türkiye'deki pirinç üreticileri için endişe verici bir tablo ortaya koyuyor. İthal pirincin maliyetinin ciddi şekilde düşmesi, iç piyasada yerli üreticiler üzerinde bir baskı oluşturma potansiyeli taşıyor. Özellikle Trakya ve Gönen gibi Türkiye'nin önemli çeltik üretim merkezlerindeki çiftçiler, artan gübre, mazot ve diğer girdi maliyetleriyle mücadele ederken, bir yandan da ucuz ithal pirinçle rekabet etmek zorunda kalabilir.
Bu durum, tüketiciler için market raflarında potansiyel bir fiyat rahatlaması anlamına gelebilse de, yerli üreticinin kâr marjını daraltarak üretim motivasyonunu olumsuz etkileme riski barındırıyor.
GELECEK NE GÖSTERİYOR? DÜŞÜŞ SÜREBİLİR
Financial Times'a konuşan uzmanlara göre, fiyatlardaki düşüş henüz bitmemiş olabilir. Piyasada alıcı olmaması nedeniyle fiyatların %10 daha düşebileceği öngörülüyor. Uzmanlar, büyük bir savaş veya başka bir şok yaşanmadığı sürece, düşük emtia fiyatları trendinin en az iki yıl daha devam edebileceğini belirtiyor. Bu durum, küresel ve yerel tarım politikalarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Amasya soğanı Avrupa'yı fethetti! Tarlada 5 TL'ye satılan ürün ihracat rekoru kırıyor!
Otomotiv ihracatında yeni rekor: Temmuzda 3,8 milyar doları aştı
