Türkiye’de zenginleşen kesime satış yapıyoruz

Türkiye’de zenginleşen kesime satış yapıyoruz

Türkiye’de otomotiv sektörü global sorunların dışında, içeride de vergi ve kur sorunuyla uğraşmak zorunda kalıyor. Buna düşen alım gücü de eklenince değil bir milyon lira en ucuzunu almak bile hayale dönüşüyor. Son dönemde müşteri profilinin değiştiği söyleyen Kia Türkiye Genel Müdürü Ağyel “Bugün 1 milyona herkes otomobil alamıyor. Ekonomik gücü yüksek olan alıyor. Artık lüks modeller bile Kia markamızla takasa başladı. Kalitemiz bizi premium marka yaptı” dedi.

ALİ YILDIRIM

Otomotiv sektörü Türkiye’de zorlu bir süreç yaşarken, çip krizi ve tedarik problemleri nedeniyle markalar yok satmak zorunda kalıyor. Buna bir de başta kur olmak üzere artan maliyetler eklenince yeni bir otomobil sahibi olmak gittikçe güç hale geliyor. Orta sınıf bir otomobilde bile fiyat denilince milyonlar konuşulurken, segment geçişleri de çoktan başladı. Elindekini yenisiyle değiştirmek isteyen araç sahibi, aynısına ulaşamayınca farklı alternatifler aramaya başlıyor. Kia da bu alanda sunduğu yeni modellerle bu boşluğu doldurmak istiyor. Lüks tüketicinin de dikkatini çekmeyi başaran marka, bu yıl oldukça iddialı modellerle sahaya iniyor. Muğla Göcek’te gerçekleşen Sportage ve Sorento lansmanında sorularımızı cevaplayan Kia Türkiye Genel Müdürü Can Ağyel, son dönemde yaşanan krizle birlikte tüketicilerin artık ne bulursa aldıklarını söyledi. Özellikle premiumdan gelen müşterilerin de olduğunu aktaran Ağyel “Artık lüks modeller bile Kia markamızla takasa başladı. İkinci elde değişimde premium araç sayımız böylece arttı” dedi. Kişi başı milli geliri ve alım gücü yüksek bir kesimin her zaman olduğunu anlatan Ağyel, bu tarafın otomobile çok fiyat düşünmeden rahatlıkla erişebildiğini vurguladı. Ağyel sözlerine şöyle devam etti: “Müşteri profilimizin değişmesinin tek nedeni bu değil. Kia gerçekten son yıllarda büyük bir hamleyle kaliteyi niş çıtaya taşıdı. Bu yüzden müşteri profilimiz de değişti. Fakat şu da bir gerçek, bugün 1 milyona herkes otomobil alamıyor. Avrupa’dan örnek vermek gerekirse yılda 50 bin doların üzerinde kazanan bir kişi A segmentine değil en kötü C sınıfına bakar. Ama Türkiye’de durum böyle değil. Ekonomik gücü yüksek olan alıyor.”

Öte yandan yaşanan çip ve tedarik krizine de değinen Can Ağyel, araç bulma sorunlarının devam ettiğini ifade etti. Çip krizinin 2023’e kadar süreceğini tahmin ettiklerini sözlerine ekleyen Ağyel “Araç bulma sorunu devam ediyor. Çip krizi 2023’e kadar devam edecek. İstediğimiz adetleri alamıyoruz. Piyasada bulunan araç kıtlığında ne getirirsek satıyoruz. Bu sadece bizim için değil tüm markalar için geçerli” açıklamasında bulundu.

‘ELEKTRİKLİ ARAÇ TEŞVİKİNDE AVRUPA GİBİ OLMAK İSTERİZ AMA EKONOMİ MÜSAİT DEĞİL’

Kia’nın ödüllü elektrikli aracı EV6’yı Haziran 2022’de Türkiye pazarına dahil edeceklerini ifade eden Can Ağyel, fiyat konusunda bilgi vermedi fakat her zaman bir teşvik beklentilerinin olduğunu söyledi. 2030 yılında kadar elektrikli araçların pazar payının yüzde 30’u aşacağını belirten Ağyel şunları aktardı: “Elektrikli araç vergilendirmesinde beklentimiz var. Avrupa vergilendirme ve teşvik konusunda buna çok yakın bir örnek, keşke orada uygulanan sistemi burada da görebilsek. Ama ülkemizin ekonomik durumu buna müsait değil. Fakat her zaman beklentimiz var.” 2027 yılına kadar 14 elektrikli modeli pazara sunacaklarını açıklayan Ağyel “Türkiye’de de beklentimiz yerli elektrikli aracımız TOGG’la birlikte vergi sisteminin iyileştirilmesi ve altyapının gelişmesiyle daha yaygın hale gelmek” dedi.

34.jpg

İÇERİSİ CANLANMAZSA DIŞARIDAN KİMSE GELMEZ

Türkiye’de yaşanan maliyet krizi otomotiv sektörünü de etkisi altına çoktan aldı. İç pazar daraldıkça yatırım şansını kaybeden ülke konumuna gelen Türkiye, ucuz iş gücüne rağmen yeni yatırım çekemiyor. OSD Başkanı Cengiz Eroldu “Türkiye’nin yeni yatırımı çekmesinde önemli bir kriter kuvvetli bir iç pazarının olması” dedi.

Yılın ilk 4 ayında (Ocak-Nisan) otomotiv üretimi azaldı. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre, otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9 gerileyerek 409 bin 903 adet, otomobil üretimi yüzde 20 düşerek 229 bin 200 adet oldu. Aynı dönemde, ihracat adet bazında yüzde 11 azalarak 301 bin 722 adet olurken, otomobil ihracatı ise yüzde 21 oranında kayıp yaşayarak 167 bin 795 adede geriledi. İç pazarın da alarm verdiği görüldü. Ocak-Nisan 2022’de toplam pazar geçen yıla göre yüzde 18 daralarak 222 bin 574 adet düzeyinde gerçekleşti. Otomobil pazarı ise yüzde 21 daraldı. Sektör hakkında İstanbul’da bir araya geldiğimiz OSD Başkanı Cengiz Eroldu, küresel ekonomik hareketliliğe değinerek “Dünyada da bir yüksek maliyetli ülke, düşük maliyetli ülke hareketi başlıyor yeniden. Düşük maliyetli ülkelere doğru bir yönelim var. Bu tabii ki Türkiye gibi ülkeleri olumlu etkileyecektir. Yüksek maliyetten, alçak maliyete gidelim çabası var Avrupalı üreticilerde. Bunu yan sanayi tarafında da görüyoruz. Dolayısıyla, Türkiye için hem otomotiv ana sanayisi hem de yan sanayisi açısından olumlu” dedi. Türkiye’de yeni yatırımların tetiklenmesinin iç pazarla alakalı bir durum olduğunu söyleyen Eroldu, 20-30 senedir otomotivde fabrika yatırımının yapılmadığını anlattı. Eroldu şöyle devam etti: “TOGG var, onun dışında yok. Bir de şimdi HABAŞ’ın yapacağı yeni bir proje var ama o da mevcut tesisin yerine yapılacak. Bugün niye herkes Rusya’da milyonlarca euro zarar etti? 3 milyona çıkacak bir pazar potansiyeli olduğu için. Herkes onun peşinden gitti, yoksa Rusya’da teşvik olduğu için gitmedi, herkes iç pazar için gitti. Türkiye’nin yeni yatırımı çekmesinde önemli bir kriter kuvvetli bir iç pazarının olması. Biz bunu başaramadıkça Türkiye’de yeni yatırım zor. Asıl teşvik her zaman Türkiye’nin kendisidir. Zaten ihracat projelerinin de iç piyasa destekli olmaması da zor. Yalnızca yüzde 100 ihraç edeceğin bir aracı Türkiye’de yapmanın da büyük bir anlamı olmuyor. Özellikle elektrifikasyon ve bataryalara yakın olman, sattığın yere yakın olman lazım dolayısıyla mutlaka iç piyasa desteği olması lazım burada da en büyük teşvik pazarın kendisi… Bugün Volkswagen konuşuluyor, Türkiye iç pazarı 2 milyon olsa zaten marka kendisi gelecek.”

‘ÜRETİCİ ENFLASYONU PATLADI’

İhracatın iyi sonuçlar vermesinin şu anki beklenti olduğunu anlatan Cengiz Eroldu “Ağırlıklı olarak enerji ama hammadde, malzemede de ciddi artışlar var. Burada baktığınız zaman doğalgazda Ocak 2020, Nisan 2022 döneminde TL cinsine girmiyorum ama euro cinsinden bile yüzde 198’lik bir artış var. Keza elektrikte de yine euro cinsinden yüzde 140’lık artış var. Hammadde malzemede otomobilde önemli olan saçlar ki bunlar galvaniz kaplamalı saçlar. İşte kauçuk, polipropilen, bakır, alüminyum gibi malzemelerde de bakarsak bir yıllık periyodda yüzde 100’lerin üzerinde çok ciddi artışlar var. Aslında Nisan’dan kesersek çizgiyi, bugün Türkiye’de üretici enflasyonu yüzde 120 arttı ama döviz sepetimiz 80 yükseldi. Hammadde malzeme artışını da koyduğunuz zaman tabi ihracatta da bir rekabet kaybına yol açıyor bu. Ki bugün Türkiye’de ürettiğimiz araçların Türkiye’de katma değer ve Türkiye’de üretilen bir bölümü var” dedi.

‘TÜRKİYE’DEN YOLA ÇIKAN HER ARAÇ ÇOK KIYMETLİ’

Yaşanan çip ve tedarik sorunlarına değinen Cengiz Eroldu “Türkiye’de üretilen, banttan çıkan her araç çok kıymetli. Sanayi şu anda bunu çok büyük zorluklarla yapıyor. Rusya-Ukrayna’nın birçok artı ve eksi etkisi olacak. Otomotiv sanayisi açısından baktığımız zaman, bizim aldığımız istihbarat kablo konusunda Ukrayna’nın önemli bir üretim merkezi olduğu ancak onun ağırlıklı olarak Alman üreticilere hizmet ettiğini, yani Türkiye’deki üreticilerden Ukrayna’dan kablo alan bizim bildiğimiz yok. Fakat bu durumun diğer birtakım hammaddeler üzerinde yarattığı etki var” ifadelerini kullandı.

ZAMLARIN YÜZDE 15’İ MALİYET GERİSİ VERGİ

Bunun araç fiyatlarına da yansıdığını anlatan Cengiz Eroldu, maliyetin yüzde 15 olduğunu söyledi. Yılın ilk 5’ine değinen Eroldu “Türkiye’de ilk beş ayda aşağı yukarı yüzde 15 gibi bir fiyat artışı oldu baktığınız zaman. Bunun 5 puanı kur artışı. Çünkü euroya baktığımız zaman çünkü bizim ağırlıklı olarak sonuçta euro girdimiz var. Yüzde 5’lik bir Euro artışı var. Bunun üzerine yüzde 10’luk hammadde malzeme vardı. Enflasyon etkisi de var. Yani şimdi herkes bir de şunu sorguluyor; ya yani kurlar 5 artarken niye fiyatlar 15 arttı sorusu var kamuoyunda. Şimdi aslında otomotiv sanayi hiçbir zaman fırsatçılık yapan bir sanayi olmadı olmaz da. Zaten sonuçta rakamlarımız ortada” dedi.

YENİ RANGE ROVER SPORT SON ÇEYREKTE

Land Rover, modern lüksün dinamik modeli Range Rover Sport’un üçüncü neslini tanıttı. Range Rover ailesinin en dinamik ve en yeni üyesi olan Yeni Range Rover Sport, modelin 17 yıllık tarihinin getirdiği tecrübeyle modern lüks kavramını yeniden yorumluyor. Benzinli altı silindirli mild hibrit (MHEV) ve Ingenium dizel motorlarının yanı sıra artırılmış menzile sahip hibrit motorlar ile güçlü ve verimli V8 motorlu modeller de sunan Yeni Range Rover Sport’un tamamen elektrikli versiyonu ise 2024 yılında tanıtılacak. Yeni Range Rover Sport Türkiye’de ilk etapta 3.0 Dizel 300bg ve 3.0 Benzinli 400bg mild hibrit motor seçenekleri ile satışa sunulacak. Yeni Range Rover Sport, üretiminin ilk yılına özel First Edition donanımı ile Türkiye’de SE, Dynamic SE ve Dynamic HSE paketleri ile 2022 yılının son çeyreğinde Borusan Otomotiv Land Rover yetkili satıcılarında satışa sunulacak.

'TUR ASSİST'İN TÜRKİYE'DEN ÇIKIŞINA RAZI OLMADIK'

RS Otomotiv Grubu, 25 yılı aşkın süredir başarılı bir şekilde asistans alanında hizmet veren Tur Assist’i İspanyol şirket MAPFRE Asistencia’dan satın aldığını duyurdu. Tur Assist, yeni dönemde RS Otomotiv Grubu şirketleri arasına katılarak yoluna daha güçlü ve istikrarlı bir şekilde devam edecek. Şirketin Türkiye’den çekilme kararı almasına müteakip, çok kısa bir süre içinde RS Otomotiv Grubu tarafından satın alınan Tur Assist, 16 Mayıs 2022 itibariyle yüzde yüz yerli ve milli bir marka olarak, aynı isimle operasyonlarını sürdürmeye devam edecek. RS Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Ünaldı “Tur Assist’in güçlü network yapısı, gelişmiş teknolojik alt yapısı, tecrübeli kadrosu ve güçlü marka değeri nedeniyle ülkeden çıkış yapmasına gönlümüz razı olmadı. Hedefimiz, Tur Assist’i eski lider ve yenilikçi günlerine tekrar kavuşturmak olacak” dedi.

YENİ EQE 2.3 MİLYON LİRDAN GELDİ

Mercedes-EQ markasının lüks sedanı EQS’in ardından, elektrikli araçlara özel EVA2 adındaki elektrik mimarisine dayanan bir sonraki modeli Yeni EQE, IAA MOBILITY 2021’deki dünya lansmanının ardından, Türkiye yollarındaki yerini almaya hazır. Yeni EQE, ilk etapta 292 HP (215 kW) gücündeki EQE 350+ (WLTP’ye göre enerji tüketimi: 18,7-15,9 kWsa/100 km; CO2 emisyonu: 0 gr/km) ve 625 HP (460 kW) gücündeki Mercedes-AMG EQE 53 4MATIC+ versiyonlarıyla satışa sunuluyor. EQE 350+, 292 HP gücündeki elektromotoruyla WLTP’ye göre 613 kilometreye kadar menzil sunabiliyor. Otomobilin üretimi, dünya pazarı için Bremen’de, Çin pazarı içinse Pekin’de yapılıyor. EQE’nin başlangıç fiyatı 2.379.500 TL olarak belirlendi.

ANADOLU ISUZU FRANSA PAZARINDA BÜYÜYOR

Türkiye’nin ticari araç markası Anadolu Isuzu, yurtdışı pazarlardaki başarılarına yenilerini eklemeye devam ediyor. 2021 yılı sonu itibarı ile sadece Fransa pazarına toplam 1000 midibüs ve otobüsün teslimatını gerçekleştiren Anadolu Isuzu, sembolik bir dönüm noktası olarak kabul ettiği bu başarısını Valence kentinde düzenlenen özel bir etkinlikle kutladı. Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan, ‘’Bu yıl 18. kez midibüs ihracat şampiyonu olduk. Yurt dışında yeni pazarlara açılırken mevcut pazarlardaki varlığımızı güçlendirmeye devam ediyoruz. Fransa bizim için en öncelikli pazarlardan biri konumunda’’ ifadelerini kullandı.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN