Modern beslenme tarzı, sağlığımızı büyük ölçüde yıpratıyor. Bu hasarı ciddi sonuçlar doğurmadan bertaraf etmenin en lezzetli yolu, anavatanı Suriye olan hünnap...
Bahar ayları, dikenli bir ağacın en yumuşak yanı, sarı renkli çiçeklerinden hoş bir koku geliyor. Bu ağacın şifa kaynağı meyvesi hünnap, İlk başlarda yeşil iken olgunlaştıkça kırmızıya ve sonrasında siyah-mor renge dönen ufak bir meyve. Bazı yörelerde çiğde olarak çağrılan bitkinin faydaları saymakla bitmiyor. Tadı şekerli olduğu için herkesin sevdiği hünnabın 100 gramında 79 kalori bulunuyor. Bitkinin vitamin dağılımına gelince, yüzde 5 oranında A Vitamini, yüzde 17 oranında B Vitamini, yüzde 83 oranında C Vitamini içeriyor. Ayrıca, bitki potasyum, demir, manganez, magnezyum, fosfor, kalsiyum, çinko ve sodyum mineralleri açısından da oldukça zengin.
Nasıl kullanılır?
Meyvelerinde şeker, tanin ve müsilaj olduğundan oldukça lezzetli bir tadı var. Bitki çayı olarak tüketebileceğiniz gibi meyvesini kurutup yiyebilirsiniz. Ayrıca sabah aç karnına iki ya da üç tane hünnap yemek, kolestrol ve lipid düşürücü etki yapar.
Faydaları saymakla bitmiyor
Soğuk algınlığında balgam söktürücü olarak kullanıldığı biliniyor.
Yorgunluk ve bitkinlik hissedenler için doğal bir enerji kaynağı olabilir.
Güz mevsiminde olgunlaşan meyveden, kışın grip ve öksürük tedavisinde yararlanılabilir.
Mikroplarla savaşmada en etkili meyve denilebilir. Hünnap kandaki mikropların temizlenmesine yardımcı oluyor.
Hünnabın idrar söktürücü özelliğe sahip olduğu biliniyor. Bağırsak hareketlerini düzenlemek için tüketebilirsiniz.
Sabah aç karnına iki ya da üç adet tüketildiğinde kolesterol düşürücü etki yapıyor.
Astım tedavisinde kullanılıyor.
Hünnabın bilinen en büyük faydası, diyabete... Bitkinin şeker hastalığı riskini ortadan kaldırdığı kanıtlanmış.
Hünnap yüksek tansiyona iyi geliyor.
Kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu etkisi olduğu biliniyor.
Yüksek oranda C vitamini içerdiğinden bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
İçindeki kalsiyum, kemik gücünü artırmaya yardımcı olurken magnezyum kas tonusunu arttırıyor.
Kuru, kaşıntılı deri, yara ve ülser gibi yaygın cilt hastalıklarının tedavisinde de faydalı olduğu eski zamanlardan beri biliniyor.
