Türkiye dünya ortalamasının 10 yıl altında: 20-30'lu yaşlarda meme kanseri ortaya çıkabilir

Türkiye dünya ortalamasının 10 yıl altında: 20-30'lu yaşlarda meme kanseri ortaya çıkabilir

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, her 7-8 kadından birinin meme kanseri olacağı öngörülüyor. Rakamların yüksekliği nedeniyle ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak değerlendirilen meme kanseri için Prof. Dr. Lütfi Doğan, Türkiye'de dünyadaki ortalama görülme yaşından 10 yıl daha erken ortaya çıktığını belirtti. Erken teşhisin önemine değinen Doğan, "Herkesin bu kanserin 20-30'lu yaşlarda da ortaya çıkabileceğinin bilincinde olması ve belirtilerin iyi bilinmesi lazım" dedi.

Ankara Etlik Şehir Hastanesi Onkoloji Hastanesi tarafından, Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla düzenlenen etkinlikte konuşan hastanenin Başhekimi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Lütfi Doğan meme kanserinin dünyada her geçen gün arttığını belirterek, "Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, her yıl 20 milyon kadına teşhis konulacağı biliniyor ve her 7-8 kadından birinin meme kanseri olacağı öngörülüyor" dedi.

Meme kanseri gelişmesinde çeşitli faktörlerin etkisi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Doğan, "Özellikle obezite, endüstriyel beslenme, hareketsiz yaşam, kadın başına düşen doğum sayısının azalması, emzirme süresinin kısalması ve ilk doğum yaşının ileri yaşlara kayması artışın faktörleri arasındadır" bilgisini verdi.

'20-30'LU YAŞLARDA ORTAYA ÇIKABİLİR'

Meme kanserinin hem önlenebilir hem de erken tanı konması halinde tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu dile getiren Doğan, şunları kaydetti:

"Erken teşhisin de temeli farkındalıktır. Herkesin bu kanserin 20-30'lu yaşlarda da ortaya çıkabileceğinin bilincinde olması ve belirtilerin iyi bilinmesi lazım. Meme dokusunun içinde ağrısız sert kitle, meme cildinde içeri çekilme, yumru, meme başından kanlı akıntı gibi belirtiler halinde zaman kaybetmeden hekime başvurulmalıdır. Ayrıca, 40'lı yaşlardan itibaren klinik muayene, Kanser Erken Teşhis Merkezlerinde 2 yılda bir mamografi yaptırılması ve 20'li yaşlardan itibaren de kendi kendine meme muayenesinin öğrenilerek uygulanmasıyla kesinlikle erken teşhis konulabilir"

lutfi.jpg
Prof. Dr. Lütfi Doğan

'DÜNYADA MEME KANSERİ YAŞI 61 İKEN TÜRKİYE'DE 51'

Toplumsal taramaların hız kazandığını ve taramalara katılan katılan kadın sayısının büyük oranda arttığını aktaran Doğan, net olarak bin kadının tarama programına girmesiyle yaklaşık 10 bin kadının meme kanseri kaynaklı hayatını kaybetme riskinin önlenebileceğini söyledi.

Meme kanserinin Türkiye'de görülme yaşına değinen Doğan, "Meme kanseri ülkemizde, dünyadaki ortalama görülme yaşından 10 yıl daha erken görülüyor. Hastalık, gençlerde biyolojik özellikleri bakımından ileri yaştakilere göre biraz daha farklı seyrediyor. Dünyada, meme kanserinin görülme yaşı ortalama 61 iken Türkiye'de 51 gibi. Bunun sebebi, Batı toplumlarıyla bizim hem genetik farklılığımızdan hem de yaşam tarzından kaynaklanabiliyor. Biz, büyük oranda Orta Doğu, Uzak Asya grubuna benzer bir kuşakta yer alıyoruz ama Kuzey Amerika, Avusturalya ve Batı Avrupa'da yaş biraz daha ileride. Ancak günümüzdeki tedavi seçenekleriyle gençlerde daha agresif olan türler de çok iyi sonuçlarla tedavi edilebiliyor" ifadelerini kaydetti.

Meme kanserinin kişiye özel tedavi edildiğinin altını çizen Doğan, mevcut tedavilerin yanı sıra bağışıklık sisteminin kuvvetlendirilmesine dayanan immünoterapinin tedavide yeni ufuklar açtığına işaret etti. Doğan, "Bu tedavi, kesinlikle sağ kalım oranlarını ileri çeken bir yöntemdir" dedi.

'EVDE MUAYENE YAPAMAYANLAR AİLE HEKİMİNE BAŞVURABİLİR'

Ankara Kahramankazan'da Aile Hekimi Dr. Yasemin Özbakış da meme kanserinde hem farkındalık kazandırılması hem de erken tanı ve takip için birinci basamakta verilen hizmetlerin büyük önem taşıdığını vurguladı.

yasemin.jpg
Dr. Yasemin Özbakış

Hastayla genellikle bir sorun halinde ilk görüşen sağlık çalışanının onu takip eden aile hekimi olduğunu anlatan Özbakış, hastalara, meme kanserine ilişkin muayeneden bilgilendirmeye ve taramalara kadar detaylı bilgi verdiklerini belirtti ve "Hasta kendinde bir kitle fark ederek bize geldiğinde, ilk muayeneyi biz yapıyoruz ve takibe alıyoruz, gereklilik halinde hastayı 2'nci basamağa sevk ediyoruz, oradaki arkadaşlarımızın da gerekli görmesi durumunda 3'üncü basamağa yönlendiriyoruz" diye konuştu.

Özbakış, hastaların evde kendilerine muayene yapamaması halinde aile hekimlerine başvurabileceklerini sözlerine ekledi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN