Aldanmış bir anne

Malum, günümüzün gündemi. Yazar Eylem Tok ve ‘Doctor B.’ lakabıyla tanınan ünlü Estetik Cerrah Bülent Cihantimur’un 17 yaşındaki oğlu Timur Cihantimur’un ehliyetsiz kullandığı Porsche araçla emniyet şeridinde bekleyen beş kişiyi ezmesi. Ve bunlardan vefat eden Oğuz Murat Aci.

Kazadan sonra olay yerine gelen anne Eylem Tok, oğlunun çarptığı çocukların telefonlarını topluyor. Olay yerine yardım çağrılmasına, olayın duyurulmasına mani olup oğlunu kaşla göz arası oradan alıp yurt dışına kaçırıyor.

Amerikan doğumlu Timur Cihantimur’u, annesi ABD pasaportuyla yurt dışına en erken kalkan uçakla Mısır’a kaçırıyor. Kamuoyu baskısıyla gelip teslim olacağız açıklamasını yaptığı esnada da Amerika’ya gitmenin hazırlıklarını yapıyor. Adalet bakanımız Mısır ile iade görüşmeleri yaparken sermayedarların güvenli limanı olan Amerika’da soluğu aldılar.

Yeryüzünün yürüyen tanrısı edasındaki anne, oğluyla havalimanından yurt dışına kaçarkenki videolarına bakıyorum. Hal hareket tavırlarında yaşadıklarına yaşattıklarına dair bir pişmanlık şaşkınlık üzüntü yok. Umarsızlıkla yurt dışına çıkmanın emin adımları.

İnternetten, anne ve babanın fotoğraflarına bakıyorum. Müzelere konulan balmumu figürleri gibi yüzleri yapay.

Katilin annesi Eylem Tok, çocuğunu Amerika’ya kaçırırken maktul Oğuz Murat Aci’nin annesi Pervin Aci “Annesi o çocuğu getirsin Türkiye’ye. Kimse ona bir şey yapmaz. Çocuğu oradan oraya çanta gibi atmasın günah ona. O çocuğa da üzülüyorum” diyor.

“İnsandan insana şükür ki fark var / Birine cennetse birine zindan” diyordu şair Sezai Karakoç “Yağmur” şiirinde.

Buna benzer Türkiye gündemini uzun süre işgal eden birkaç olay daha anımsayalım.

3 Mart 2009’da, İş Adamı Nida Garipoğlu’nun 17 yaşındaki oğlu Cem Garipoğlu kız arkadaşı Münevver Karabulut’u katledip valizin içinde çöpe atmıştı. Katil 197 gün sonra aile tarafından emniyete teslim edilmiş, sonrası malumunuz.

Bir başka olay: Babası mühendis annesi avukat olan Can Göktuğ Boz. Samuray kılıçla Ataşehir’de işten eve dönerken yol ortasında Başak Cengiz’i öldürmüştü. Katil hiçbir şey olmamış gibi sitedeki evinin yolunu tutmuştu.

Acarkent’te bir özel okulun 8. sınıf öğrencileri kız arkadaşlarının uygunsuz fotoğrafını çekip paylaşmaktan on beş tatilde okuldan kovuldular.

Buna benzer örnekleri çoğaltmak mümkün. Bahsettiğim olayı yaşayanların ekseriyeti elit bölgelerde oturan, özel okullarda okuyan, markalı giyinen, Steakhouselarda yiyen, alışverişlerinde aldıklarının yediklerinin hesaplarına dahi bakma gereği duymayan, bir eli yağda bir eli balda çocuklar. “Kozmos”u “kaos”a çeviren çocuklar. Çocuklara, beyaz bir sayfada kozmos, karalanmış sayfalarda kaos yaşatılıyor.

Bu çocukların ebeveynleri tıpkı Timur Cihantimur gibi üniversiteli okumuş ebeveynler. Üniversite diplomaları dışında duvarları aldıkları özel eğitim ve kişisel gelişim belgeleriyle dolu. İşlerinde paraya para demeyen bir tıkır hali hakim. Porsche Ayarında site ve villalarda ikamet. Yazlıklar, yatlar, tatiller, çift vatandaşlıklar … Dünyayı kendilerine cenneti kılmışlar.

Her ne kadar kendini farklı görseler de kendi içinde tek tip yaşama sahipler. Doktorları, restaurantları, giyim markaları, kozmetik ürünleri, yazlıkları, ev döşeme halleri, düşünme biçimleri, partileri, cüzdanları, dünyalıkları, renk beğenileri, hayalleri benzer: Marka değeri yüksek ürünlerin, zevklerin, eğlencelerin tüketicileri.

Evler, arabalar, bakıcılar, ıpadler, playstationlar, bilgisayarlar, akıllı telefonlar, uygulamalar, GDO’su oynanıp saldırgansız hale getirilmiş kediler ve köpekler, bir dediği iki edilmeyen hevesler, hayır kelimesi ile karşılaşmamış kontrolsüz güç, ekmeğinden olmamak için çocuğun egosuna göre şerbet verip onu idare eden özel okullar, öğretmenler, bakıcılar, aldıkları bahşişle onlara prens prenses muamelesi yapan esnaflar, bu dünyanın kendileri için yaratıldığı, kendi isteklerine hayır diyecek bir gücün olmadığı davranışıyla büyütülmüş çocuklar.

Birlikte çalıştığımız bu nevi çocuklara soruyorum: Delikanlı, sen babanın hangi özelliğini kendine örnek alıyorsun?

Uzun düşünmelerden sonra cevap bulamayan çocukların cevapları benzer: Hocam galiba ben babamı pek tanımıyorum. Aynı durum kız çocukları ve anneler için de geçerli.

Sermayenin tepesinde oturan tanıdığım bazı ebeveynler, çocuklarına kendi adlarını verip yakalandıkları ego hastalıklarını daha küçük yaşta çocuklarına da aşılıyorlar. Cihantimur soyadı olan babanın çocuğuna Timur adını vermesi gibi.

Şımartılmış bu çocuklarda özgüven fıtrat hızından yüksek. Özgür olmak ile başıboş bırakılmayı, mutlu çocuk yetiştirmek ile sorumsuzca hayata salmayı bir tutuyorlar.

Derste dikkat ve akılları başka yerde. Dersi, dinler gibi görünürler. Başarısızlığının sebebi hep başkaları. Kendilerinin dışında gelişen kendilerinin sebep olmadığı olaylar hep kendilerini bulur. Sebep oldukları disiplin olaylarından kendilerini boş yere sorgulamışlar. Arkadaş kurbanı (!) olurlar. Anne ve babalarının zaafiyetlerinden yararlanıp onları kandırdıkları gibi okulu, öğretmeni ve eğitim aldığı diğer eğitmenleri de kandırmakta mahirler. Sorular hatalı. Öğretmenler yetersiz. Türkiye’de eğitim yok ile biten suçlamalar. Yurt dışına okumaya gittiklerinde zor gelen sorumluluk disiplinli okul. Birkaç ay sonra soluğu Türkiye’de alıyorlar.

Anne-baba çalışmaktan çocuğun duygularını beslemeye, davranışlarını doğru yönlendirmeye vakit bulamaz. Ebeveyn, bir markaya kendini dönüştürmenin yoğun iş güç saygınlık uğraşı içinde. Çocuk, ihmalin kucağında terk edilmişliğe unutulmaya bırakılır.

Anne ve baba iş başarısının verdiği kimlikle kendilerini topluma kabul ettirir. Çocuk ebeveynlerinin popüler marka çarkları arasında bazen ezdirilir. İlgilenmeye vakit bulamayan ebeveynlerin zaman zaman sığındıkları kale “Çocuğum kendi geleceğini kendisi belirlesin.” Ebeveynler bununla hem bilimsel bir teselli hem de modern çağın çocuk yetiştirme felsefesiyle hareket etmenin rahatlığını kendilerine yaşatırlar.

Modern hayatın gerçeği, ayrı yaşayan annenin baba ile bir olup biricik çocukları Timur’u işledikleri suçtan kurtararak yurt dışına kaçırmaları.

Hakikat ise çocuk, anlık hevesin meyvesi. Duyguları ebeveyn tarafından doyurulmamış hazların zevklerin doyumu ile hayata tutunan Timur zevkin hazzını alıp içindeki doyumsuzluğu gidermek isterken bir katile dönüşür. Anne ve baba katil olan çocuklarına yardım ve yataklık ederek onu yurt dışına kaçırdılar.

Sözü merhum Abdullah Kucur amcanın bilge tabiriyle bitirelim: “Bu ülkede kızılacak adamdan çok acınacak adam var.”

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum