Amerika deyince

Amerika benim fikir hayatımda neyi çağrıştırıyor, sorusunu kendime sorduğumda epey kalabalık bir kelime ortaya çıktı.

Amerika deyince;

Kristof Kolomb, korsanlar, kolonizasyon, Amerigo Vespucci, kaşif, katil, Kurtlarla Dans, bakir topraklar, Apaçi, Çeroki, beyaz adam, kartal, şef, büyük şef, Gerenimo, düşman, savaş, ok, yay, delikli demir, kalbini vatanına gömen adam,

Teğmen, apaçi avı, kelle, dolar, uzun saç, esmer adam, binici, kişneme, dörtnala, şakırtı, yol, yoksulluk, yurtsuzluk, yersiz yurtsuz kalma, baskın, gece, ateş, yanık insan kokusu, çiftlik, atlar, beyaz dağlar, karlı uçurumlar, orman, geyik, av, et, duman, ateş, Kızılderililer, viski, kahve, tiksinme, tütün, korku karşısında mantık yürütme, tekerleklerin dönmesi, son mohikan, güç zehirlenmesi, açgözlülük, talan, yağma, toprağa insana doğaya tecavüz, yeterince güç zeka ciddiyet, anlaşma sözleşme, ikiyüzlülük, asimile, hayatta kalma, hayata hakim olma, batıya göç, yankee, altına hücum, kovboy, hırsızlık, hırsız, kelle avcıları, vahşi batı, kızıl topraklar, silah, barut, kan, gözyaşı, arazi, günbatımı, zenginlik, hırs, kibir, kovboy, dağlar, silah, barut, katil, maktul, eskimo, kızıl nehir, somon, balıkçılar, çılgın at…

Toprağa bağlı, toprağa yönelik, hep toprağa uzanan özlemin huzurunu bulamayan Kızılderililer Amerika’da kültüründen arınmış yersiz yurtsuz insanlar. Topraklarından, kültürlerinden koparılmaları, alkolün esiri haline getirilmeleri iflahı kesilmiş zavallı renkli insanlar haline dönüştürmüş onları.

12 Yıllık Esaret, Amistad, Kökler, Köle, köle pazarları, siyahiler, zenci, siyah adam, kan, gözyaşı, pamuk tarlaları, afrika müziği, tütün, kahve, kakao, mısır, mısır tarlaları, verimli topraklar, su, sulak alanlar, suyun toprakla buluşması, toprağa hayat vermesi, filiz, filizlenme, kazma, kürek, mahkum, gün batımı, yorgunluk, öksürük, inleme, karanlıkta ölümün yoksullarla dansı, çöp, toprağa gömülme, çığlık, kırbaç, kırbaç şakırtısı, güneş, ter, omuz, başkaldırı, başaşağı, başabaş, başbaşa verme,
kölelerin kaderi, beyaz adamın siyah adama dönüşmesi, siyah adamın beyaz adam olması,
Michael Jackson, tecavüz, pop, erotizm, celladına aşık olmak, katil, katliam, katletme, katil olma, katillerin yargısı, yargısız insaf, beyaz adamın hukuku, mahkemesi, etme bulma dünyası, Tom Amca’nın Kulübesi, aynasızlar, siyahiler, zenci, yoksulluk, suç, mafya, gangster, sokak çeteleri, koku, çöp, çöplük, jazz, dans, kara, karanlık, aydınlığın içinde çıkıp gelen siyah adam, Harriet, Denzel Washington, Morgan Freeman, köleliğin özgürlük bildirgesi, taciz, tecavüz, sapkınlık…

Siyahiler, Amerika’da bedensel ve ruhsal söndürülmesi imkansız özlem ateşiyle köklerinden koparılmış bir deve dikeni gibi yuvarlanıp duruyorlar. Yakası açılmamış yoksullukları ve küfürleriyle kuruldukları mahallelerde kendilerine, çevrelerine zarar vermekten geri durmuyorlar. Kuruldukları yerler; istenmeyen, güvensiz, suç, hırsızlık, taciz mahalleleri. Rehabilite edilecek gibi de görünmüyorlar.

Leon, Esaretin Bedeli, , Joker, holmeslar, Er Ryan’ı Kurtarmak, Hollywood, Arizona, müzik, Vietnam, rambo, yenilgi, eğlence, seks, Ronald Reagan, silah tüccarları, baba oğul Bush, bunama, bunaklık, körfez, ırak, Ebu Gureyb Cezaevi, Er Lynndie England, ölü kuşlar, petrol, Kaprinski, üst üste yığılı çıplak bedenler, işkence, kötülük, smith wesson, red kit, dalton kardeşler, rid tin tin, Hiroşima, Nagazaki, savaş soğuk, ikinci dünya, Afganistan, kaçış, çin mahalleleri, böcekler, kurumuş kurtçuklar, büyük balığın haklılığı, Amerika için her yol mübah, büyük balığın küçük balığı yutması, terapi, oyun sahnesi, film, Amazon, microsoft, tesla, silikon vadisi, ilaç esktörü, vitaminler, ölümün hayattan daha anlamlı olması, konuşmak, susmak, susturulmak, alerji, süt ve süt ürünleri, Mc Donalds, hamburger, Starbucks, kredi kartı, blu jeans, lee cooper, dolunay katilleri, IMF, BM, veto, NATO, UN, güç, Ortadoğu, israil, jet, bomba, çığlık, Irak, Ebu Gureyb hapishanesi, petrol, savaş uçakları, gökyüzü, kirlilik, parçalanmış cesetler, dolar, faiz, yağma, merkez bankası, borsa, pazarlama, reklam, palyaço, Şarlo, komedyen de gülen de aynı kişiler, oscar, the times, kapak, FBI, CIA, parlak ayakkabılar, cam binalar, plazalar, kimsesizler, ruhsuz şehirler, gökdelen, 11 Eylül, New York, beyaz saray, senato, katiller, israil, siyonizm destekçesi, Washington, portakal, beyzbol sopası, Trump, sarışınlar siyahşınlar, Las Vegas, kumar, kadınlar, seks işçileri, kendi yalnızlığına iman etmiş aileler, arka koltuğa kurulu köpekler, defol, Aşık Mahsuni, Amerika katil katil, üniversite, silikon vadisi, kan lekelerini yok etme bilimi…

Amerika’da beyaz adamın kanunları bir kamera gibi herkesi gözetliyor. Herkes, suç işlemedikçe eşittir. Beyaz adam biraz daha eşittir.

Bütün yazdıklarıma rağmen gezip gördüğüm Amerika ve İngiltere dünyaya cehennem yasatırken ülkelerini cennete dönüştürmüşler.

Sömürgeci İngiltere ve İkinci Dünya Savaşı sonrası İngiltere’nin misyonunu üstlenen Amerika kendileri için her yolu mübah görmekte beis görmezler. Beis görmedikleri her yolu kendileri için bir kazanca dönüştürmüşler. Bu kazançta ülkeyi vatandaşları için bir cennete evirmiş.

Türkiye’nin Cumhuriyet’ten itibaren izlediği politika; dış dünyaya güzel görünmek adına ülkeye cehennemi yaşatmak. El alem ne der, dünyaya rezil olmamak adına ülkeyi vatandaşına dar edegelmektedir. Devlet, vatandaşından devletin merhametini esirgiyor.

YORUMLAR (14)
14 Yorum
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.