Ankara’da tatsız tuzsuz bir seçim dönemi yaşanıyor.

Adaylardan biri önceden belliydi. Geçen seçimden bir yarım kalmışlık vardı, üçüncü defa denemek her baba yiğite nasib olmaz…

Diğer aday başarılı belediye başkanlığından sonra bakanlıktan geçip başkanlığa talip oldu. Başka adaylar da var elbette. Belli ki yarış iki aday arasında geçecek.

Her iki başkan adayı da şu sıralar projelerini anlatıp duruyorlar.

Özhaseki selefi sakıt başkan gibi yine ayaktan başlıyor. Ankara’da çeyrek asır boyunca ayağa yatırım yapıldı, orta ölçekli çok sayıda stad ve semt sahası var. Başkan daha büyüğünü vadediyor ve her halde ayaktan ele yükselmek için baskete yatırım yapacaklarını söylüyor. Parklar bahçeler, hayvan barınakları, alt ve üst geçitler…

“Kafaya yatırım” konusunda bir bilgiye rastlayamadık! Başkanın kitaptan, kütüphaneden bahsettiğine şahit olmadık. Demek ki Ankara kültürel çöl olmaya devam edecek!

Ankaralı yapılacaklardan önce yapılanlar hakkında bilgi sahibi olmak istiyor. Ankara’nın çeyrek asrını heba eden kafadan hesap sorulması elbette bekleniyor. Fakat daha âcil işler var: Holivut dekoru çirkin şehir kapıları ne olacak? Olur olmaz yerlere dikilen komik saat kuleleri ne yapılacak. (Bunların en sakili Genelkurmay kavşağındadır. Büyütülmüş kol saati! Genelkurmay yetkilisi olsam bu sakillik anıtını bir top darbesiyle berhava ederdim).

Daha önemlisi şehrin bağrındaki büyük kazık, Ankapark ne olacak?

* * *

Ankara’nın geleceğini çalan bu oyun ve eğlence merkezine yapılan ölçüsüz yatırımla ilgili daha önce ilgililer neden gerekeni yapmadı?

“Ey başkan, sen dünyanın en büyük oyun ve eğlence tesisini yapacağına metro yap, kütüphane yap, kültüre yatırım yap neden denilmedi?”

Bu sakil icraatlarla ilgili yazdıklarımız bir kitap doldurur. Ne bu icraatı yapandan ses çıktı, ne de partisinin üst kademesinden tık.

Şehrin meydanları robot ve dinozor heykelleriyle donatılırken itirazlarımızı dile getirdik. Neyse ki dünyada benzeri görülmemiş bu saçmalık abideleri ortadan kaldırıldı.

Başkanlar seçimi kazanıp koltuklarına oturunca önlerine ilk olarak Ankapark faturası konulacak. Bu proje için 2 milyar harcanmış. Daha ne kadar harcanırsa işler hale geleceği belli değil. Ankapark’ın işletmeye açılabilmesi için 3 bin eleman gerekiyormuş. Personel giderleri, elektrik, 100 bin metrekarelik gölet ve fıskiyenin işletme gideri, 100 bin metrekarelik kapalı alanın ısıtılması, oyuncakların bakım ve onarımı hesaplandığında, işletme giderleri yıllık bir milyar liraya varacakmış…

Belediye bu kadar büyük eğlence merkezi yapabilir mi? Daha doğrusu belediyenin asli işi eğlence merkezi yapmak mıdır?

Ankapark açılamıyor, açabilmek için gerekli yüksek meblağ temin edilemiyor. Bu arada devasa oyuncaklar da paslanıyor. Yakın bir gelecekte burası bir teknoloji çöplüğü haline gelecek.

Başkan adayları Ankapark’ın girişi kapısını ne yapacaklar? 20 milyon liraya yakın para hacanarak inşa edilen devasa giriş bizim bin yıllık kutsallık imajlarımızı yerler bir ediyor. Bir oyun ve eğlence merkezi düşünün ki, girişinde Mevlana türbesinin yeşil kubbesi var, Anadolu’da yapılmış camilerin, türbelerin kubbeleri, kümbetlerin konileri ve minarelerin benzerleri var. Mevlana türbesinin kubbesini görünce Fatiha okuyanlar, minare görünce ezan bekleyenler, kubbe görünce ibadeti hatırlayanlar burada ne yapacaklar?

Adayların açıklamalarını muntazırız!