Avcı’nın kaderi

Abdullah Avcı, için çarşamba akşamı oynanan Süper Kupa maçı, değişik düşünceler ile çıktığı bir sınavdı. Bir tarafta 10 yıl çalıştırdığı, benimsediği Başakşehir, diğer tarafta ‘başarısız’ olarak tabir edilen Beşiktaş macerasını unutturmak için geldiği Trabzonspor... 

“Trabzonspor her yönüyle yakından tanıdığımız ve bildiğimiz, ayrıca samimi duygular beslediğimiz bir kulüp. Türk futboluna kazandırdığı felsefe ve elde ettiği büyük başarıların yanı sıra yetiştirdiği oyuncular ve spor adamlarıyla da bizlere her zaman öncü oldu. İmza anındaki bu sözler Trabzon halkına  ve taraftarının yüreğine su serpti.” Sözleri Avcı için yeni başlangıcın ilk sayfasıydı. 

Kendisi Trabzonspor’a imza attığında camia içinde soru işaretleri vardı, Geçen sezon saha dışı etkenlerden dolayı kaybedilen şampiyonluk, sezona kötü başlangıç, formsuz bir hocanın göreve getirilmesi… 

Abdullah hoca oyuncular ile iletişimi iyi olan bir insan. Beşiktaş ve kısa süren Milli Takım başarısızlığı şanssızlık ve sabredilememe oldu. Medyası ve taraftarı az olan bir kulüpten (Başakşehir) Türkiye’nin 3 büyük kulübünden birine gelmek kendisi için zor oldu, bu ortama uyum sağlayamadığından erken ayrılmak zorunda kaldı. 

Geldiği takım Trabzonspor’da da işler yolunda gitmiyordu. Çok gol yiyen bir takım görünümdeydi. Avcı’nın felsefesinde ilk unsur savunma güvenliğidir, bu işi hemen çözüp zaten bir şekilde gol bulurum mantığı ile alışma devresini az hasarla atlattı. (12 maç 8 galibiyet 1 mağlubiyet) 

Zaman içerisinde hücumda da daha organize olan bir yapıyla sonuçlar ortaya çıkmaya başladı. Bu da Nwakaeme , Ekuban ve Djaniny uyumu ile gerçekleşti. Beşiktaş macerası hocanın ufkunu başka anlamda açmış, bazı zamanlar kendi oyununu bırakıp rakibin zaaflarını değerlendiren planları sahaya sürdü. Süper Kupa’da Başakşehir’e karşı alınan zafer de bu planla geldi. 

Abdullah Avcı için eğitici, öğretici ve geliştirici bir teknik adam olarak sektörün ‘farklı’ isimlerinden olduğu da herkesin kabulü bir durum. Şu ifadeleri de Avcı’nın karakterini okumak için yeterli: “Ben hep saha içerisinde kalarak sahanın içini konuşmaya çalıştım ve bu mesleği yaptığım sürece bildiklerimi ve planladıklarımı paylaşmaya devam edeceğim.”  

Final maçı Avcı için kaderin bir cilvesi oldu. Yıllardır benimsediği öğrendiği, öğrettiği eski takımına karşı profesyonel kariyerinin ilk kupasını kazanmış oldu. 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.