Ormanı kim ve niye yaktı?

İhtiyacımız olan sadece ve sadece 1 ağaçtı... Ama maalesef ormanı yaktık.

Şu anda ormanımız harıl harıl yanıyor.

Yangını ise kimse söndüremiyor.

Bu hengamede yangını kimin çıkardığı ve neden çıktığını soran yok.

Gelin biz hatırlayalım:

***

Yatırım ve üretim için düşük faiz istedik. Faiz düşünce yatırımlar ve üretim daha ucuz olacak ve ekonomi canlanacaktı.

Yatırım ve üretim için istediğimiz düşük faizin meğerse yan etkileri oluyormuş. Faizler düşünce kurlar ve ardından enflasyon patlıyormuş. Hatta enflasyon önce kurlar ile patlıyor ama sonra kurlar dursa bile enflasyon yoluna devam ediyormuş.

“muş” diyorum çünkü biz bunları ülke olarak yeni yeni öğreniyoruz.

Gerçi iktisat hocaları okula gidenler için bu bilgileri eskilerden öğretmişlerdi. Ama ülke olarak yeni öğreniyoruz maalesef.

***

Önceki gün İTO iftarında H&M Bakanı Nureddin Nebati “Gerekirse gemileri karadan yürütürüz” demiş.

Bence gemileri karadan yürütmek yerine ‘akıl yürütmek’ yeterli olabilir.

Gelin beraber düşünelim:

BDDK verilerine göre bankaların toplam kredileri 5 trilyon 168 milyar lira. Bu kredilerin içinde en büyük kalem 1 trilyon 067 milyar lira ile işletme kredileri yer alıyor. İkinci ve üçüncü kredi kalemleri ise, 784 milyar lira ile tüketici kredileri ve 709 milyar lira ile taksitli ticari krediler yer alıyor.

Merkez Bankası geçen haftanın son günü aldığı karar ile artık kredilerden de karşılık almaya başlayacağını ilan etti.

Açıklamaya göre işletme kredileri kesilmek isteniyor: Yatırımlar sürsün ama işletme kredileri ile şirketler rahat işlem yapmasın.

Şimdi düşünelim:

Bankalar geçen yılın toplamında bütün ama bütün kredilerden “toplam faiz+(kar payı)” gelirleri 641,5 milyar TL oldu. (TL kredi faizleri ise 532,5 milyar TL)

Buradan yatırım kredilerine gidebilecek faiz gider olsa olsa 50-100 milyar lira arası bir şey olur.

Geçen hafta bir başka veri açıklandı: Türkiye’nin dış borçları...

Söyleyelim hemen: 441 milyar 064 milyon dolar. Bunun TL karşılığı ne ediyor?

Eylül 2021’de faiz indirimleri başlamadan önce kur 8,20 liraydı. 8,20*451.064 = 3 trilyon 617 milyar TL

Ama kur artışı sonucu bugün ne ediyor? 14,77*451.064= 6 trilyon 515 milyar TL

Sadece ve sadece dış borcun kur zararı 2,9 trilyon lira.

Hiç aklınız alıyor mu? Üretim-yatırım için bütün faizleri sıfırlasanız maliyetiniz 50-100 milyar lira. Ama siz gidip faizleri suni şekilde indirip kurları zıplatıyorsunuz ve sadece dış borçta 2,9 trilyon lira zarara yol açıyorsunuz.

Sorarım size: Bu politikanın neresinde ne akıl var? Gerçekten bir akıl var mı? Ben en başından beri hiç anlamış değilim.

***

Bu rakamları politikaya ilk geçtikleri günlerden beri veriyorum. Yatırım-üretim kredisi ucuzlasın ve ekonomi rahatlasın isteniyorsa bunun yolu tüm ülkeyi yakmaktan geçmiyordu.

Kredi tahsisi ile bu alanlara verilen kredilere kamu desteği veya diğer kredilerden alınacak pay desteği ile sağlanırdı.

Altı üstü ormandan 1 ağaç almaya kalkıyoruz ve ormanı yakıyoruz.

Sonra da gerekirse gemileri karadan yüzdürürüz diyoruz.

İyi ama bunlara hiç ama hiç gerek yoktu. Biz bu işi çok rahat kırmadan dökmeden halledebilirdik.

Neden ormanı yaktık ki?

YORUMLAR (31)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
31 Yorum