Kavga algısı olmazsa her yol AK Parti’ye yazar...

AK Parti bir yandan 7 Haziran seçimlerinin işaret ettiği iç muhasebesini yapıyor, bir yandan da koalisyon çalışmalarını yürütüyor. Öyle anlaşılıyor ki Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun şu ana kadar sandığın ortaya koyduğu fotoğrafın aksine erken seçim söylemini dillendirmemesi toplum nezdinde pozitif bir algı oluşturmuş bulunuyor.

Bayram vesilesiyle farklı toplum kesimleriyle yaptığım hasbihallerden edindiğim izlenim bu... İnsanlar siyasi istikrarın yara almasından derin bir ızdırap duyuyorlar ama AK Parti’nin kendisine çeki düzen vermesi konusunda da kararlılar.

Çünkü Türkiye’nin bölgesinde güçlü bir ülke olması ve son 13 yılda yürütülen kalkınma ve demokratikleşme hamlelerinin tamama erdirilebilmesi için ancak ayağı yere sağlam basan bir AK Parti iktidarıyla gerçekleşebileceğine inanıyorlar.

Öyle ki AK Parti’ye oy vermemiş insanlar bile hali hazırdaki muhalefet partilerinin Türkiye’yi şu anda içine düştüğü istikrarsızlık ortamından selamete çıkarabileceğine inanmıyorlar.

Aslında kimse erken seçime sıcak bakmıyor ama mevcut muhalefet partileriyle kurulacak bir koalisyonun memleketin derdine çare olabileceğinden de emin değiller. Anadolu’da insanlar öylesine isabetli tespitler ve analizler yapıyorlar ki, doğrusu bu toplumun basiretine hayran olmamak mümkün değil.

Mesela AK Parti-CHP koalisyonu için “Evet bu koalisyon kısmi de olsa Türkiye’ye bir istikrar getirebilir ama bu CHP yolun bir yarısında mutlaka maraza çıkarır ve bu iş yürümez” görüşü hakim. Kanaatimce belki de çıkarmaz... Ama muhtemelen toplumun hafızasında CHP’nin geleneksel kodlarıyla ilgili bir takım endişeler var.

Koalisyon ya da erken seçim, Türkiye hangi tercihle karşı karşıya kalırsa kalsın, ahalideki yaygın kanaat AK Parti’nin bir şekilde ülkeyi istikrarlı bir limana taşıyacağı yönündedir. Ancak burada özellikle AK Parti’ye gönül verenlerin altını çizdiği konu, AK Parti’nin mutlaka bir iç muhasebe yapması ama kendi içinde asla bir kavga algısı oluşturmadan bunu gerçekleştirmesidir. Burada özellikle farklı zamanlarda AK Parti içinde yer almış, ter akıtmış, oy vermiş insanların ortak bir kanaati var ki onu burada paylaşmak durumundayım.

Mesela yıllarca sahada adeta siyaset doktorası yapmış bir esnaf aynen şu cümleler bir AK Parti analizi yapıyor: “Biz Tayyip Erdoğan’ı da Ahmet Hoca’yı da çok seviyoruz. Tayyip bey bu partiyi ilmek ilmek işleyerek bugünlere getirdi ve icraatlarıyla Türkiye’yi hep bir üst lige taşıdı. O şimdi cumhurbaşkanı, AK Parti’nin de manevi lideri. Partinin yeni lideri ise Ahmet Davutoğlu. Malum 7 Haziran’da millet AK Parti’ye ciddi bir ikazda bulundu. Şimdi bunun gereğini yapma zamanı. Ama bir korkum var; partinin kendi içinde yapacağı muhasebe sürecinin bir takım fitneciler tarafından ifsat edilmesi... Daha açık söyleyeyim, eğer bu süreçte Tayyip Beyle Hoca arasında tam da AK Parti karşıtlarının beklentisi doğrultusunda bir kavga algısı oluşursa hepimiz kaybederiz. İkisi otursunlar ve problemleri çözsünler...”

Galiba bu partiye gönül verenlerin en büyük isteği, AK Parti’yi 2010’lara taşıyan o kucaklayıcı ruhun yeniden iş başı yapması... Eğer bu gerçekleştirilebilirse, ister AK Parti-CHP ya da AK Parti-MHP koalisyonu kurulsun, isterse erken seçim olsun her yol AK Parti’ye yazar...

YORUMLAR (3)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
3 Yorum