Türkiye yollarında direksiyon sallayanların hayalleri son model SUV'lar ve teknoloji harikası otomobiller olsa da, acı gerçekler kendini her köşe başında hissettiriyor. Artık yollarımızda otomobillerden çok, vatandaşın ekonomik hikayeleri dolaşıyor. Son veriler, Türkiye'deki otomobil parkının yaşlandığını ve alım gücündeki düşüşün bu durumu nasıl perçinlediğini gözler önüne seriyor.
YAŞLANAN YOLLAR, ESKİYEN UMUTLAR: RAKAMLAR ACI GERÇEĞİ KONUŞUYOR
Türkiye'deki otomobil sahipliği tablosu, endişe verici istatistiklerle dolu. İşte o çarpıcı rakamlar:
- Ülkemizdeki otomobil parkının ortalama yaşı tam 14,2 yıl!
- Yollardaki otomobillerin yüzde 56’sı 10 yaşın üzerinde. Bu, her iki araçtan birinden fazlasının on yıllık bir geçmişe sahip olduğu anlamına geliyor.
- Daha da endişe verici olanı, otomobil parkının yüzde 25’inin, yani her dört araçtan birinin 20 yaşın üzerinde olması!
YOLLARIN HAKİMİ DEĞİŞMİYOR: "KUŞ SERİSİ" HÂLÂ ZİRVEDE!
Peki, bu yaşlı filoda en çok hangi modellerle karşılaşıyoruz? Cevap, pek çoğumuz için nostaljik olsa da mevcut durumu özetliyor:
- Türkiye'de en çok trafikte olan otomobil modeli, üretimi tam 23 yıl önce sona eren Doğan–Şahin–Kartal, yani efsanevi "Kuş Serisi"!
- Listenin 6. sırasında yine bir klasik olan Renault R12-Toros modeli yer alırken, 10. sırada ise bir dönemin gözdesi Renault R9 Broadway bulunuyor.
- Bu durum, yeni model araçlara erişimin kısıtlı olması nedeniyle milyonlarca vatandaşın, üretimi yıllar önce durmuş araçları kullanmaya devam etmek zorunda kaldığını gösteriyor.
PERDE ARKASINDAKİ ASIL SEBEP: ERİYEN ALIM GÜCÜ

Tüm bu tablonun arkasındaki temel gerçek ise ne yazık ki çok net: Alım gücü düşüyor! Artan araç fiyatları, yüksek vergiler ve genel ekonomik koşullar, vatandaşların hayallerindeki otomobillere ulaşmasını giderek zorlaştırıyor. Yeni bir otomobil almak bir yana, mevcut eski aracını daha yeni bir modelle değiştirmek bile pek çok kişi için lüks haline gelmiş durumda.


