Savcıların sessizliği

Savcıların sessizliği

Suç işaretlerini barındıran vahim ifşaatlar haftalardır gündemden düşmezken suç örgütü lideri Sedat Peker yeni iddialar ortaya attı. ‘Siyaset- mafya- ticaret’ ekseninde dolaşan ve anında soruşturmaya konu olması gereken ithamlar karşısında Ankara’dan kuşkuları giderecek açıklama gelmedi. ‘Yargı neden Türkiye’yi yıpratan süreci izlemekle yetiniyor?’ sorusu kamuoyunun ortak görüşü oldu.

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in her pazar yayınladığı videolar 83 milyon için ‘sıradan’ hale geldi. Milyonların izlediği paylaşımlarda ortaya atılan iddialar hakkında bugüne kadar ne kapsamlı bir soruşturma başlatıldı ne de Ankara toplumun kafasındaki soru işaretlerini giderecek bir yaklaşım sergiledi. ‘Bu işin sonu nereye varacak’ tartışmaları devam ederken Peker yeni ifşaatlarda bulundu.

‘SEZGİN BARAN KORKMAZ’I ÇAĞIRIP YURT DIŞINA ÇIK DEDİLER’

Soylu’nun söylediklerine değinen Sedat Peker “10 bin dolar yolladığım bir milletvekili yok, çanta çanta daha çok yolladıklarım var” ifadesini kullandı.

Hakkında arama kararı bulunan firari iş adamı Sezgin Baran Korkmaz’ı işaret edip “İçişleri Bakanlığı’na çağrıldı. Yurt dışına çık denildi. O da 5 Aralık’ta gitti” iddiasında bulundu. Yargı mensuplarının, arandığı dönemde Korkmaz’ın otelinde kaldığını savundu.

karar-manset-7-haziran.jpg

Peker, vahim iddiaları gündeme getirdiği ifşaatlar serisinin dokuzuncu videosunu yayınladı. AK Partili Külünk’e seçim dönemlerinde para aktardığını, Soylu’nun firari iş insanı Korkmaz’a operasyon öncesi “Yurt dışına çık” dediğini ileri sürdü. Milyonlar ‘rutin bir pazar sabahı etkinliği’ haline dönüşen içeriğe kilitlendi. Suç unsuru oluşturan iddialar karşısında yargının 35 gündür harekete geçmemesi tepki çekiyor.

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in 2 Mayıs’tan bu yana YouTube üzerinden yayınladığı videolar ülke gündemini belirliyor. Vahim iddia ve suçlamalar yönelten, ifşaatlarda bulunan Peker’in anlattıklarını milyonlar takip ediyor. Siyaset, mafya, ticaret üçgenine ilişkin dikkat çeken iddiaları gündeme getiren Peker’in anlattıkları kamuoyundaki çağrılara karşın yargıyı harekete geçiremedi.

Tek soruşturma Kıbrıs’ta katledilen gazeteci Kutlu Adalı cinayeti hakkında başlatıldı. Peker’in diğer iddialarıyla ortaya çıkan sorular ise yanıt bekliyor. Adeta rutin bir pazar etkinliğine dönüşen videoların sonunun nereye varacağı merak ediliyor.

“Peker’den aylık 10 bin dolar alan siyasetçi kim?” sorusunun gündemde olduğu süreçte Peker yeni video yayınladı. Dokuzuncu içerikte yine İçişleri Bakanı Soylu’yu hedef aldı, “Diyordu ya ‘Ben poliçe sesini çok seviyorum’. Şirketin 57 kat büyümüş. O poliçenin sesine ben de uyurum, herkes uyur” dedi.

Peker, 10 bin dolar alan siyasetçi hakkında da konuştu “Bu rakamı bana nasıl yakıştırırsınız, daha fazlası var... Benim her ay 10 bin dolar yolladığım bir milletvekili yok ama daha çok yolladıklarım var” dedi. Peker, AK Parti MKYK üyesi Metin Külünk’ün kendisini arayarak Biden-Erdoğan görüşmesinden önce video çekmemesi istediğini de ileri sürdü.

Belediyelerde ve ihalelerde dönen rüşvet sistemine işaret eden Peker “Bir belediyeye gittiğinde, belediye başkanı senden para almıyor, huylanıyor, ‘Ya bir kelek yaparsa’ diyor. ‘Bizim bir derneğimiz var. Git oraya bağış yap, 1 milyon-3 milyon-5 milyon’ diyor. Sen gidip oraya parayı yatırıyorsun. Hayır işi için güya. Sen ne yapmak istiyorsan, kaçak kat mı çıkacaksın, hani ne yapmak istiyorsan onu yapıyorsun. Hani Süleyman’ın akrabası var ya Ankara’da onun yaptığı iş gibi. Bu onun belediye aksamı.

Onun yaptığı dev iş. O bakanları falan herkesi yönlendiriyor. Şimdi sen parayı oraya yatırdın, belediye başkanına veya adamlarına para gitmedi diyeceksin. O ne yapıyor? Diyelim ki; gerçek maliyeti 100 bin liralık bir iş var. Birine diyor ki, arkadaşına mesela ‘1 milyonluk fatura kes’ diyor. Ona bir 1 milyona iş veriyor.

Zaten istediği kişiye verme yetkisi var. Sonra o 1 milyon liralık işi alıyor. Ama 100 bin liraya yapıyor. 100 bin lira da vergi mergi çıkarsa, geri kalan 800 bin lirayı cebe indiriyor. Şaka yapmıyorum. Sistem bunun üzerine hiçbir polis takibine de uğramıyorlar” dedi.

‘Taşeron sistemi’ni anlatan Peker “Şimdi diyoruz 5’li çete, 10’lu çete. Onlara ihaleyi veriyorlar. Kaç lira 1 milyar dolar. Bunların siz zannediyor musunuz, işçileri var. Yok. Bunların alt taşeron sistemi var. 1 milyarı kendisi alıyor. 400’ü alt taşerona veriyor. 600 milyon kılçıksız bu tarafta kalıyor. Alt taşeronun da alt taşeronu var” diye konuştu.

Peker, Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım ile ilgili iddialarını tekrarladı: “Binali Yıldırım beyefendi bir adam. ‘O uyuşturucu işinde değil’ dedim. Oğlunu korumak için o çıkmış meydana. Sayın Başbakan senin oğlunu korumak için ortaya çıkmana gerek yok ki...

Adam 15 senede kaç milyar dolarlık servet yapmış. Biz sadece Hollanda ayağını biliyoruz, onu da Hollanda devleti açıkladı. Diğer ülkelerde kaç milyar dolar daha var? Bu adam süper dahi olmaza milyar dolarları nasıl kazansın? Bırak senin çocuğun kendini savunsun. Kit getirmiş.”

Soylu’nun ‘Sedat Peker’den ayda 10 bin dolar alan siyasetçi var’ iddiası hakkında konuşan Peker, şunları kaydetti: “Kardeşlerim, bu 10 bin dolar meselesine gelelim. Benim her ay 10 bin dolar yolladığım bir milletvekili yok ama daha çok yolladıklarım var. Bana hakaret ettiniz, bana 10 bin doları nasıl yakıştırırsınız? Süleyman var ya, tak tak her şeyi söylüyor. 10 bin dolar işi yalan. Ama ben daha büyüklerini yolladım. Çanta çanta yolladım. Şimdi Metin Külünk’ten konuşacağız. Metin abiden.

Metin abi beni aradı, “Biden, Tayyip Erdoğan’a karşı senin şeyini... “ ‘Metin abi ne diyorsun sen’ dedim. Biden işi gücü bırakmış Sedat Peker’e mi bakacak? Hepten delirmiş bunlar. Adam dünyayı yönetiyor. Dedim abi, ‘Ben Biden falan anlamam’ dedim. ‘Abi benim kendi meselem var’ dedim. Benimle konuştu, konuştu sakinleştirdi.

Başında konuştum, beni yolda bırakanı rezil edeceğim. Metin abiyi rezil etmeyeceğim ne yaşadık onları konuşacağız. Bir de bana diyorlar, ‘Pislik mafya’. AK Parti’nin seçim zamanı dağıttığı kahve var ya, o benim kahvemdi. Hani ben pisliktim? Onlarca milyonluk kahveyi benden alıp dağıtmadınız mı? Bir lira para mı verdiniz? Verdiyseniz hani fatura? Bir özür bekledim, benim işim Mehmet Ağar ileydi. İşi buraya siz getirdiniz.”

Külünk ile ilgili birçok iddiada bulunan Peker, şunları söyledi: “Almanya’daki dernekler var, rica ederdi onlara el altından para yollardım. Ama öyle her ay giden bir on bin yok, seçim zamanı geldiğinde arabasına para bırakırdım. Şimdi ben böyle deyince diğer milletvekilleri de bizi de söylemesin diye konuşacaktır. Biz kimseyi satmayız ama Biden falan diyerek beni sakinleştirmek için film yapıp sonra karalama kampanyasına abilik yap. Daha çoğunu verdim. 10 bin değil, 150 bin değil daha fazlasını verdim.”

Aydın Doğan’ın sahip olduğu Hürriyet gazetesinin satış süreci ile ilgili de çarpıcı iddialar öne süren Peker, Demirören Grubu’nun Ziraat Bankası’ndan aldığını 750 milyon dolarlık krediyi hala ödemediğini iddia etti. İmar rantı iddialarını da anlatan Peker, Soylu’nun, SBK Holding’in sahibi iş insanı Sezgin Baran Korkmaz’a, “Senin hakkında tahkikat yapıldı, yurt dışına çık” dediğini iddia etti.

Korkmaz’ın İçişleri Bakanlığı’na gittiği söyleyen Peker “İçişleri Bakanı, Organize Suçlar Daire Başkanı’nı telefonla arayıp, hakkında 6 aydır dosya hazırlanan adamı İçişleri Bakanlığı’na çağırıyor ve görüşüyor ve yurtdışına çıkmasını söylüyor” dedi.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (17)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
17 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN