Erdoğan seçim tarihini açıkladı: Bu millet 14 Mayıs'ta gereğini yapacaktır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunurken, genel seçimlerin tarihini duyurdu. Seçimler için daha önce '14 Mayıs'ı işaret eden Erdoğan, tarih için yine 14 Mayıs kararlılığını devam ettirdi. Erdoğan, yargıyı kendilerinin yönlendirdiğine dair eleştirilere yanıt vererek, "Bugün yavru muhalefet çıkmış yargıyı bizim yönlendirdiğimizi, bizim adeta yön verdiğimiz söylüyor. Sen önce kendini düzelt. Bu millet inşallah 14 Mayıs'ta gereğini yapacaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin olağan grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın konuşmasının ana maddeleri ise Kahramanmaraş depremleri ve genel seçimlerdi.

6 Şubat'ta 7.7 ve 7.6 şiddetlerindeki depremleri konu alarak konuşan Erdoğan, depremden sonra birkaç saat içinde koordine olduklarını söyledi. Bölgede görevli personel sayılarını tek tek duyuran Erdoğan, ülke genelinde kentsel dönüşümün sinyallerini verdi.

SEÇİM TARİHİ: 14 MAYIS

Ocak ayında, önümüzdeki birkaç ay içinde yapılması planlanan genel seçimler için 14 Mayıs'ı işaret eden Erdoğan, net şekilde seçim tarihini duyurmuş oldu. Kararlılığını koruyan Erdoğan, yine aynı şekilde seçim tarihi için, "14 Mayıs" dedi.

Erdoğan'ın cümlelerinin satırbaşları şu şekilde:

"11 bin 400'ün üzerinde artçı sarsıntılar yaşadık. Artçı sarsıntıların yol açtığı tedirginlik sürüyor. Türkiye bir çeşit deprem fırtınasına tutulmuştur.

Seliyle, heyelanıyla, yangınıyla heyelanıyla depremden daha farklı afetlerle de yüzleştik. Ama 6 Şubat'ta 11 ilimizi birden vuran deprem hepsinden daha büyük bir acı yaşattı. 6 Şubat'ta 11 ilimizi birden vuran deprem fırtınası milletimize hepsinden büyük bir acı yaşattı. 500 km'lik çapa sahip bir alandaki 14 milyon insanımızı etkiledi.

'BİRKAÇ SAAT İÇİNDE KOORDİNE OLDUK'

Ağır kış kartlarının etkili olduğu bir günde karşı karşıya kaldık. Buna rağmen depremden sadece birkaç saat sonra bakanlarımız deprem şehirlerine giderek çalışmaları koordine etmeye başladı.

Son tespitlere göre depremde yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı binalarda 583 bin 628 bağımsız bölüm var.

Bölgede görevlendirdiğimiz kamu personeli sayısı 271 bin iş makinesi sayısı 15 bin, uçak sayısı 78. Sahada ihtiyaç duyulacak herkesi seferber ettik, 90 ülkeden farklı ekipleri de devreye aldık.

Bu rakamlar değil ülkemizde, dünyanın tamamında can kaybı itibarıyla böylesine geniş çaplı bir afete aynı anda müdahale edecek arama kurtarma ekibi bulmanın mümkün olmadığına işaret ediyor. Biz herhangi bir bahanenin arkasına sığınmıyoruz.

'BİRİLERİNİN BEKLEDİĞİNİ BİLİYORUZ'

Kimi eksiklikler, aksaklıklar ve gecikmeler yaşanmıştır. Var gücümüzde olabilecek en hızlı şekilde depremzede vatandaşlarımızın yanına koştuk. Birilerinin devletin ve milletin yıkıntılar arasında kalmasını beklediğini biliyoruz. Arama kurtarmadan enkaz kaldırmaya, kalıcı konutların inşasına kadar acilen yapılması gereken tüm işler yoluna girince bunlar da hemen kendi kimliklerine büründüler. Bütün bu sirk cambazları, felaket tellalları acaba bölgeye bu zamana kadar kaç kez gittiler? Şahsım olarak iki kez gittim. Sürekli bölgeyi tarıyoruz. Ne oluyor ne bitiyor takip ediyoruz.

Bölge halkının devletin tüm unsurlarıyla harekete geçtiğini bizzat yaşayarak görüyorum. Depremin ilk anlarından itibaren sahada canla başla çalışan herkese teşekkür ediyorum. Ülkemizin yardım çağrısına destek veren ülkelere teşekkür ediyorum. Gösterilen gayretin büyüklüğünü çok iyi biliyorum.

'14 MAYIS MESAJI'

Bugün yavru muhalefet çıkmış yargıyı bizim yönlendirdiğimizi, bizim adeta yön verdiğimiz söylüyor. Ya ayıptır. Türkiye'de Erdoğan'ın bu konuda nasıl davrandığını Rabbim bilir. Sen önce kendini düzelt. Bu millet inşallah 14 Mayıs'ta gereğini yapacaktır. Bu tür kuru sıkı atanlara da prim vermeyecektir. Birileri için oturduğu yerden atıp tutmak kolay.

Onlar, deprem bölgesine gidip sadece konuşacak, poz verecektir. Çünkü bunların sırtında milletin yükü, vebali yok. Biz yaptığımız her şeyin hesabını vermekle mükellefiz.

Enkazları kaldıracağız, yaraları sarıyoruz. Gönülleri alacağız. İnsanımızın önüne yeni bir gelecek sereceğiz. Helallik istemek bizim zafiyetimiz değildir. Milletimizle aramızdaki samimiyetten, muhabbettendir. Deprem turisti edasıyla bölgeden gelip geçen bu muhabbeti anlayamaz. Depremin başından beri bunlara cevap vermeye tenezzül etmedik. Biz can onlar mal derdinde.

Oluşturulmak istenen her algıyı not ediyoruz. Vakti gelince bu notları açıklayacağız. Şimdi tek gündemimiz depremdir. Depremin yol açtığı acılardır. Bunların telafileridir. Sözümüzü sadece millete söylüyoruz. Vatandaşımızın mağduriyetini giderene kadar başka bir şey ile ilgilenmeyeceğiz. Bu zor günlerde bile iç hesaplaşmadan başlarını kaldıramayıp ülkenin gerçek gündemine dönemeyenleri milletimize havale ediyoruz.

Hatay'da 145 bin 650 konut- 15 bin 224 köy evi, Maraş'ta 83 bin - 18 bin 681 köy evi, Malatya'da 62 bin konut - 16 bin 714 köy evi, Adıyaman'da 43 bin 400 konut, Osmaniye'de 11 bin 600 konut ve 1598 köy evi, Diyarbakır'da 6 bin konut - 634 köy evi, Elazığ'da 4500 konut - 588 köy evi, Şanlıurfa'da 3 bin konut - 700 köy evi, Adana'da 1800 konut - 293 köy evi, Kilis'te 1250 konut - 1681 köy evi yapacağız.

Biz yaparız, biz iş üretiriz. her seferinde bize başaramazsınız dediler ama biz verdiğimiz sözleri yerine getirdik. insanımızın bize olan inanç ve güvenini boşa çıkarmadık. 6 şubat depremlerinin izlerini kısa sürede inşallah sileceğiz. deprem bölgesini dayanışma içerisinde ayağa kaldıracağız.

Artık hiçbir şekilde yatay ve bölgenin kültürüne uygun özgün mimariden taviz vermeyeceğiz. Fay hattında yapılaşma olmayacak. Zemine uygun yerlerde ise düşük yoğunluklu az katlı sağlam binalar inşa edilebilecek.

Deprem bölgesinde insanımızın vergiden sigortaya kadar pek çok yükümlülüğünü erteledik. Deprem sonrasında şehirlerin hızlıca ayağa kaldırılması için Afet Yeniden İmar Fonu kurulacak.

Yeni bir stratejik ortak akıl oluşturmak istiyoruz. Seçimle ilgisi olmayan bu konunun polemik malzemesi yapılmasına kesinlikle karşıyız. Ülkemizin heyelan, sel, kuraklık, maden kazası, orman yangını gibi bu başlıklardaki öncelikli risk alanlarını belirliyoruz. Kendi alanındaki yetkin bilim insanlarımızı, teknik kadrolarımızı yabancı uzmanlarla destekleyecek bu çalışmaya cuma günü bir araya gelerek devam edeceğiz. Ön toplantısı yapılacak. Böylece Türkiye için bir Ulusal Risk Kalkanı Modeli oluşturmayı, şehrilerimizi depreme dirençli yerler haline getirmeyi hedefliyoruz. Cuma günü yapılacak bu çalışmanın koordinasyonunu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum bey yönetecektir.

'MUHALEFET DÖNÜŞÜME KARŞI'

Ana muhalefet de yavru muhalefet de dönüşüme karşı. Bunlar kentsel dönüşümden anlamaz. Bunlar depremi görmüyorlar, bilmiyorlar.

Ülke genelindeki kentsel dönüşüm alanlarını bir an önce bitirecek yeni bir çalışma alanı geliştireceğiz. İstanbul'da 93 bin konutun dönüşümü sürüyor. Kentsel Dönüşüm Projelerini birkaç yıl içinde neticelendirme sözünü de milletimize veriyorum. Türkiye için hemen şimdi diyerek ülkemizi afetlere karşı hazırlıklı hale getirmeyi en önemli taahhüdümüz olduğunu söylüyorum."

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (19)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
19 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN