Arslantepe’de 3 bin yıllık fırın ortaya çıkarıldı

Arslantepe’de 3 bin yıllık fırın ortaya çıkarıldı

UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Arslantepe Höyüğü’nde, Geç Hitit dönemine ait 3 bin yıllık bir fırın gün yüzüne çıkarıldı. Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli, zeminin altına yerleştirilen bu özel yapıların ekmek değil, et yemeği pişirmek için kullanıldığını söyledi. Restelli, fırınların kağıt kebabına benzer bir yöntemle çalıştığını, “Eti içine koyuyor, toprak kapakla kapatıyor, saatlerce hatta tüm gece pişiriyorlardı” sözleriyle aktardı.

UNESCO Dünya Kültür Mirası Kalıcı Listesi’nde yer alan Arslantepe Höyüğü'nde yürütülen arkeolojik kazılarda, Geç Hitit dönemine tarihlenen yaklaşık 3 bin yıllık bir fırın gün yüzüne çıkarıldı. Malatya’daki höyüğün kuzey kesiminde yoğunlaşan bu yılki çalışmalarda, et yemeklerinin hazırlanmasında kullanılan tandıra benzer üç farklı yapı tespit edildi.

2-002

Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli, Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, daha önce de benzer yapılar bulduklarını ve bunların yemek pişirmek amacıyla kullanıldığını belirtti. Restelli, bu yıl ortaya çıkarılan üçüncü yapının da bu serinin devamı olduğunu aktararak şu bilgileri verdi:

“Geç Hitit dönemine ait bir binanın içinde 2 tandır benzeri yapı bulduk ancak bunların normal tandır olmadığını fark ettik çünkü zeminin altına yerleştirilmişlerdi. İçlerinde pişmiş toprakla yapılmış ocak ayakları ve çok sayıda hayvan kemiği bulduk. Bu bize bu fırınların ekmek için değil, yemek pişirmek için kullanıldığını gösterdi. Bu yıl üçüncü bir örneği ortaya çıkardık. Milattan önce 1100-1000 yıllarına tarihleniyor.”

1-002
Prof. Dr. Francesca Balossi Restelli

Kazıların yemek tarihine de ışık tuttuğunu belirten Restelli, söz konusu fırınların kullanım yöntemine ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

“Bence tam kağıt kebabına benzer bir yöntemdi. Eti içine koyuyor, pişmiş toprak kapakla kapatıyor, saatlerce hatta tüm gece pişiriyorlardı.”

Restelli, bugünün yemek alışkanlıklarıyla antik çağ mutfağı arasında dikkate değer benzerlikler olduğuna dikkat çekerek, özellikle Malatya yöresinin gastronomisiyle kazı alanı arasında güçlü bağlar olduğunu ifade etti. Bölgedeki mutfak kültürünün izlerini binlerce yıl öncesine dek sürmenin mümkün olduğunu vurgulayan Restelli, “Malatyalı şefleri buraya davet ediyorum. Çünkü burada çok yakın bir yemek kültürü var. Kazı yaptığımız yerle bugünkü hayat arasında net bağlantılar bulunuyor. Bu da oldukça önemli,” dedi.

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN