Psikolojik destek almak isteyen vatandaşların bu branşla ilgili en sık sorduğu soru "Psikolojik destek alırken psikolog mu, psikiyatrist mi tercih edilmeli?" oluyor. Sosyal Hizmetler ve İletişim Uzmanı Akkuş, psikolog ve psikiyatrist arasındaki temel farklara dikkat çekerek psikologların ilaç yazma yetkisi olmadığını, bu sebeple ciddi psikolojik rahatsızlıkları olanların psikiyatriste, psikoterapiyle çözülebilecek rahatsızlığı olanlarınsa psikoloğa başvurmasının daha doğru olduğunu söyledi.
Günümüzde artan stres, kaygı bozuklukları ve çeşitli psikolojik rahatsızlıklar nedeniyle birçok kişi profesyonel destek arayışına giriyor. Türkiye’de 2023-2024 yılları arasında psikoloji branşı, en çok randevu alınan alanların başında gelirken bu artış akıllara önemli bir soruyu getiriyor: "Psikolojik destek alırken psikolog mu, psikiyatrist mi tercih edilmeli?" Yanlış uzman seçimi, bireylerin iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilirken kimi zaman sorunların daha da derinleşmesine yol açabiliyor.
'DESTEK ALMAK İSTEYENLER İHTİYAÇLARINI DOĞRU ANALİZ ETMELİ'
Sosyal Hizmetler ve İletişim Uzmanı Taner Akkuş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, psikolog ve psikiyatrist arasındaki temel farklara dikkat çekti:
"Psikologlar, bireylerin düşünce ve davranışlarını değerlendirerek psikoterapi yöntemleriyle çözüm yolları sunar. Psikologlar tıbbi eğitim almadıkları için ilaç reçete etme yetkisine sahip değildir.
Psikiyatristler ise tıp eğitimi almış doktorlardır. Ruhsal hastalıkların teşhis ve tedavisinde ilaç reçete etme yetkileri bulunur. Psikoterapi uygulayabildikleri gibi ihtiyaç halinde ilaç tedavisiyle de hastaları desteklerler."
Taner Akkuş, yanlış uzmana başvurmanın olumsuz sonuçlar doğurabileceğini vurgulayarak, "Psikolojik destek almak isteyen bireyler, ihtiyaçlarını doğru analiz ederek psikolog ya da psikiyatrist tercihi yapmalıdır. Aksi takdirde yanlış tedavi yöntemleriyle süreç uzayabilir ya da daha karmaşık hale gelebilir" dedi.
HATALI TERCİHLER SAĞLIĞINIZI TEHLİKEYE ATABİLİR
Yanlış uzman seçimi yalnızca tedavi sürecini uzatmakla kalmaz, aynı zamanda bireyin ruhsal sağlığını daha da kötüleştirebilir. Özellikle psikolojik sorunları olan bireylerin, bu süreçte kendilerini daha savunmasız hissettiklerini belirten Akkuş, "Psikologların ilaç yazma yetkisi yoktur, dolayısıyla ciddi ruhsal bozukluklar yaşayan kişilerin bir psikiyatriste başvurması gerekir. Tersine, ilaç gerektirmeyen ancak psikoterapiyle çözülebilecek sorunlarda ise psikologlar daha doğru bir tercih olacaktır" açıklamasını yaptı.
Yanlış tedavi süreçlerinin sosyal hayatta da yıkıcı etkileri olabileceğine dikkat çeken Akkuş, "Sinirsel rahatsızlıkların tedavi edilmemesi ya da yanlış yönlendirilmesi, bireylerde agresyon, sosyal uyumsuzluk ve suç eğilimi gibi olumsuz davranışlara yol açabilir" dedi.
PSİKOLOG DANIŞAN, PSİKİYATRİST HASTA TERİMİNİ KULLANIR
Akkuş, psikoloji alanında kullanılan "hasta" ve "danışan" terimlerine de dikkat çekerek şunları söyledi: "Psikologlar tedavi sürecinde başvuran kişilere 'danışan' derken, psikiyatristler tıbbi teşhis koyma yetkileri nedeniyle 'hasta' terimini kullanır. Bu ayrım, iki meslek grubunun görev ve sorumluluklarını net bir şekilde ortaya koyar."
Son yıllarda antidepresan ve diğer psikiyatrik ilaçların kullanımında yaşanan artışın endişe verici olduğuna da değinen Akkuş, bazı kişilerin bilinçsizce birbirlerine ilaç tavsiye ettiğini ve bunun sağlık açısından ciddi riskler doğurabileceğini vurguladı.
DOĞRU UZMANI NASIL ULAŞILIR?
Taner Akkuş, ruh sağlığı desteği almak isteyen bireylerin doğru uzmana ulaşmaları için şu önerilerde bulundu:
Sorununuzun Ciddiyetini Değerlendirin: Eğer ruhsal durumunuz günlük yaşamınızı ciddi şekilde etkiliyorsa ya da ilaç tedavisi gerektiğini düşünüyorsanız bir psikiyatriste başvurmalısınız. Hafif düzeyde kaygı, stres ya da ilişki problemleri gibi konularda ise bir psikolog ya da klinik psikolog ile çalışmak yeterli olabilir.
Uzmanın Yetkinliğini Araştırın: Seçtiğiniz uzmanın eğitim geçmişini, sertifikalarını ve alanındaki deneyimlerini inceleyin. Ruh sağlığı alanında yeterli eğitime sahip olmayan kişilere danışmak sağlığınızı riske atabilir.
Yasal ve Güvenilir Kurumları Tercih Edin: Psikolojik destek alırken ruhsatlı ve denetlenen sağlık merkezlerini tercih etmek, kötü niyetli kişi ve kurumların tuzağına düşmemenizi sağlar.
İlk Görüşmede Beklentilerinizi Paylaşın: Görüşmenin başında uzmanınıza yaşadığınız sorunları ve beklentilerinizi açıkça ifade edin. Bu, doğru tedavi sürecinin belirlenmesine yardımcı olur.
Yanlış Ellere Düşmeyin: Hem Sağlığınızı Hem Cüzdanınızı Koruyun
Akkuş, ruh sağlığı alanında yetkin olmayan kişilerden alınan hizmetlerin ciddi sonuçlar doğurabileceğine de dikkat çekti: "Maalesef günümüzde yeterli eğitime sahip olmayan kişiler, kendilerini psikolog ya da terapist olarak tanıtarak insanları kandırabiliyor. Bu kişilerden alınan yanlış yönlendirmeler, hem ruhsal hem de maddi açıdan bireyleri zarara uğratıyor. Psikolojik sorunları olan bireylerin bu tarz kişilere başvurmaktan kaçınması hayati önem taşıyor."
DOĞRU SEÇİM SAĞLIĞINIZI KURTARABİLİR
Sonuç olarak, ruh sağlığı alanında doğru uzmanı seçmek tedavi sürecinin başarısı için kritik bir öneme sahip. Psikolojik destek almayı düşünen bireylerin, sorunlarının niteliğini iyi analiz ederek, uygun uzmanı tercih etmeleri hem iyileşme sürecini hızlandıracak hem de olası yanlış tedavilerin önüne geçecektir.
Unutmayın, doğru uzman doğru tedavi demektir. Sağlığınızı riske atmamak için karar verirken dikkatli olun.