Ah bir de Öcalan ihalesini MHP’ye verebilseler...

7 Haziran sonrasında koalisyon senaryolarının en aykırı opsiyonlarından birisi kuşkusuz dışarıdan HDP destekli CHP+MHP koalisyonudur. CHP böyle bir koalisyon için baştan elini açık etti. Esas itibariyle de gönlündeki gerçek koalisyon da budur.

Ancak MHP böyle bir tehlikeyi daha ilk günden gördüğü için ‘erken seçim’ kartını açtı ama şimdi o noktada değil. Çünkü HDP’nin içeriden ya da dışarıdan desteklediği bir fotoğrafta yer almak MHP açısından kelimenin tam anlamıyla intihardır.
Makul koşullarda MHP’nin böyle bir formüle rıza göstermesi eşyanın tabiatına aykırıdır ve hiçbir şartta gerçekleşmesi mümkün değildir. Nitekim Devlet Bahçeli gazetelere verdiği mülakatta HDP’li bir formül içinde asla yer almayacaklarını açıkça söyledi.

Ancak yine de farklı mahfillerden MHP’ye HDP’li bir koalisyon baskısının gelmesi ihtimal dahilindedir. Seçim sonuçlarını bir intikama dönüştürmek isteyen aynı çevreler MHP'yi ikna için her türlü yöntemi deneyeceklerdir.

Önce bir gerçeğin altını çizelim, yüzde 41 oy almış AK Parti’nin yer almadığı bir koalisyon 7 Haziran sonuçlarının gerçek matematiği ve de mesajı açısından mümkün değildir. Milletin arzusu hilafında zorlama yöntemlerle oluşacak bir koalisyon daha baştan ölü doğmaya mahkumdur.

Makul ve mantıklı olan AK Parti+CHP ya da AK Parti+MHP koalisyonudur. Ama biliyoruz ki siyasetin hafızası her zaman sandığın işaret ettiği mantığa göre işlemeyebiliyor. Siyasi tarihimize baktığımızda parti liderlerinin kendi taraftarlarını bile hayrete düşüren kararlara imza attıklarını unutmayalım. Mesela 2002 seçimleri öncesinde Devlet Bahçeli’nin erken seçim söylemiyle ortaya çıkmasının nasıl bir ferasetsizlik örneği olduğunu bugün daha iyi anlıyoruz.

Yani siyaset bazen sandığı referans almayan siyaset dışı bir akla göre de pozisyon alabilmektedir. Şimdi herkesin merak ettiği soru şu; geçmişteki DSP-ANAP-MHP koalisyonunda Öcalan'ın idamdan kurtulmasına vesile olan MHP acaba şimdi de CHP+MHP+HDP koalisyonunda yer alarak bu kez de Öcalan'ın özgürlüğüne vesile olacak bir ihaleye girer mi?

Yani tarih tekerrür eder mi?

Peki neden böyle bir soru?

Malum, Kandil Baronu Cemil Bayık Perşembe günü bir açıklama yaparak, "Bundan sonraki gelişmelerin nasıl bir seyir izleyeceği önder Apo'nun özgürleşip özgürleşmeyeceğine bağlıdır" dedi.

Yani HDP'nin vesayet merkezindeki patronları demek istiyor ki, "Kemalistlerin, ulusalcıların, liberallerin, sosyalistlerin ve bilumum beyaz Türklerin oylarıyla coşkulu bir şekilde barajı aşan HDP artık bir Türkiye partisidir. Bundan sonraki ilk hedefimiz, HDP'li bir koalisyonla Öcalan'ın özgürleşmesidir."

Gördüğünüz gibi Kandil pazarlığı çok yüksekten açmış bulunuyor. Eğer 7 Haziran'da Kemalistlerin desteği ile uçuşa geçen HDP, şimdi de Kemalistlerin, ulusalcıların o bildiğimiz derin senaryolarıyla CHP-MHP ve dışarıdan HDP destekli bir koalisyonu kotarabilirse Öcalan yaşadı demektir...

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum