Dünya bizi nasıl etkiliyor?

Türkiye’deki gelişmeler tarihin hiçbir döneminde dünyadaki gelişmelerden bağımsız olmadı. Belki de iç politikası dış politik gelişmelerden en çok etkilenen ülkelerin başında Türkiye geliyor. İmamoğlu’nun gözaltına alınması ile yeni bir evreye ulaşan Türkiye siyasetini dünyadaki yeni güç trendleri bağlamında okumaya çalışalım. İlk önce İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına ‘‘bizi ilgilendirmez‘‘ minvalinde tepki gösteren ABD’ye bakalım.

Türkiye’nin en önemli muhatabı ABD Trump yönetimiyle birlikte, daha önce tahayyül edilemeyecek bir otoriterleşmeye doğru gidiyor. Trump, iktidara gelmesinin üzerinden henüz iki ay geçmişken, kanun hükmündeki kararnamelerle anayasa teminatı altındaki haklara dahi müdahale etmeye başladı. Demokratik bir ülkede değil ifade edilmesi, düşünülmesi bile sakıncalı olacak bir çıkışla, icraatlarına engel çıkaracak hakimlerin görevine son vereceğini açıkça beyan etti.

Trump hükümeti adalet, istihbarat ve önemli kontrol dairelerini kendisine biat etmiş kişilerle doldurdu ve kontrol altına aldıkları kurumlarla, siyasi rakiplerine baskı kurmaya başladı. Medyada, üniversitelerde ve sivil toplum örgütlerindeki Trump karşıtları, iktidarın değişmesinden birkaç hafta geçmeden sindirilmeye başlandı bile. Trump sadece iç politikada değil dış siyasette de mevcut kurumlar ve genel teamüllere riayet etmeyeceğini hem beyan etti hem de bunu gösterdi. Kısaca ABD dünyada artık demokratik haklar konusunda bir ‘’merci’’ değil bilakis otoriterleşme peşindeki ülkeler için bir esin kaynağı.

***

Türkiye’nin en önemli komşusu Rusya’da ise Putin, iktidarının 25. yılında gücünü kaybetmedi. Trump’ın da desteği ile yeni dönemde daha güçlü ve etkili bir Rusya söz konusu olacak ve iki liderin adı konulmamış işbirliğinden doğan sinerji, dünyadaki demokratik gelişmeleri teşvik eder bir mahiyet taşımayacak.

Trump’ın esin kaynaklarından birisi olan Macaristan başbakanı Viktor Orban da Avrupa’nın ortasında tüm AB yaptırımlarına rağmen, 2010 yılından beri halk desteğini de alarak otoriter bir yönetim tesis etmeyi başardı. Almanya’da aşırı sağcı AfD’nin ikinci parti haline gelmesi, İngiltere’de Reform İngiltere Partisi’nin Nigel Farage başkanlığında kamuoyu yoklamalarında birinci parti olması, Avrupa’nın artık demokrasi için bir esin ve etki kaynağı olamayacağı yönünde önemli işaretler. Aşırı sağın ya iktidar ya da ana muhalefet olduğu AB, sahip olduğu psikolojik üstünlüğü kaybetmiş durumda ve kısa vadede kendine gelmesi kolay gözükmüyor.

Çin’in dünyanın her bir yanına özellikle Afrika ve Ortadoğu’ya kadar uzanan etkisi henüz tam anlamıyla kavranamadı. Suudi Arabistan ve İran arasında yıllardır süren anlaşmazlığa arabuluculuk yapacak kadar dış politik güce erişen Çin’in Gazze’ye dahi müdahil olacak hamleler yapması, Ortadoğu’da çok daha etkin bir konuma geleceğinin önemli işaretleri. Çin faktörünün çok şeyi değiştireceği ortada ancak Çin siyaseti henüz Türkiye gündeminin radarlarına girmediği için etkileri konusunda bir hissiyat oluşmuş değil. Ama dünya üzerinde Çin’i hesaba katmamak gibi bir opsiyon artık yok.

****

Yine Türkiye gündeminde yer edinmeyi başaramayan Hindistan da yeni dünyada yadsınmayacak bir etkiye sahip. Narendra Modi dinci ve ulusalcı söylemini ekonomik başarılar ile taçlandırarak, Hindistan’ın kendisine nerdeyse kutsiyet izafe edilen bir lideri olmayı başardı. Hindistan artık son tahlilde dahil olduğu Batı ittifakının etkisinde kalmadan, politikalar geliştirecek güce ulaştı. Hindistan modeli de hiç şüphesiz birçok ülke için bir esin kaynağı

Trump’lı, Putin’li, Cinping’li, Modi’li yeni bir dünya oluşuyor. Bu liderlerin ortak özelliği, ulusalcılık ve hamasete dayanan siyaset yapmaları. Söz konusu liderler, ülkelerinin maruz kaldığını düşündükleri haksızlıklara karşı ödünsüz bir mücadele etme motivasyonuna sahip. Bireysel haklar ve demokratik özgürlükler bu liderlerin önceliği değil. Bu hissiyat dünyayı ve elbette Türkiye’yi de etkiliyor. Muhtemelen bu etkileşim karşılıklı gelişiyor.

Dünyadaki gelişmeleri Türkiye’deki anti demokratik uygulamaların mazereti olarak görmek elbette yanlış. Ancak dünyada oluşan siyasi dalgalanma ve trendler farkında olmasak bile bize etki ediyor. Bu etkilerin farkında olmak, zararlarından korunmak için önem arz ediyor.

YORUMLAR (3)
3 Yorum
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.