Kriptonun kara pazartesisi

“Kara pazartesi” deyimi finans piyasalarında çok sık kullanılır. 1987’de ABD borsalarındaki ani ve çok sert düşüş bu ifade ile anlatılmıştır. Ardından bu tarz tüm çöküşleri betimleyen bir mazmun halini almıştır.

Bu yazı kaleme alındığında tüm kripto varlıklarda çok ciddi düşüşler yaşanıyordu. Kriptonun kara pazartesisini yaşanıyor denebilir. O kadar ki Luna adlı kripto paranın değeri 120 dolar seviyelerinden 1 doların altına düştü. Bu bir düşüş değil tamamen yok oluş. O para birimde yatırımı olan tüm okurlarımıza sabırlar diliyoruz.

Benzer bir durum Bitcoin, Etherium gibi piyasanın önde gelen kripto varlıklarında da yaşanıyor. Ancak onlarda hacim daha yüksek olduğu için düşüşler bu denli şiddetli olmuyor.

Daha önce kripto paralara dair çok fazla makale kaleme aldık. Bu tarz varlıkların bu çağın kaçınılmaz bir parçası olduğunu ve giderek hayatımıza daha çok gireceğini belirttik. Ancak şunu da hep vurguladık. Bu yeni furya henüz resmi bir temele oturmuş değildir. Ülkelerin bankaları tarafından alınıp satılmamaktadır ya da çok kısıtlıdır. Sadece bir ödeme aracı olarak görülmektedir. Şu an için kripto paralar bir nesneye -örneğin deniz kabuğu- değer veren insanların o nesnenin ticaretini kendi aralarında yapmaları gibidir.

Zamanında, İngiltere Merkez Bankası (BOE) Başkanı Andrew Bailey, kripto para birimlerinin "gerçek bir değeri olmadığını" söylemiş, bu varlıklara yatırım yapan kişilerin tüm paralarını kaybetmeye hazırlıklı olması gerektiği ikazında bulunmuştu. Bailey'in açıklamalarına İngiliz Finansal Yönetim Otoritesi (FCA) de destek vermiş ve vatandaşları uyarmıştı.

İngiltere Merkez Bankası gibi çok ciddi ve Dünya çapında ağırlığı olan bir kurumun başındaki kişinin bu sözü söylemesi son derece manidardır. Zira bu kurumların yöneticileri çok sık konuşmazlar ve söyledikleri sözlerin arkasında geniş bir araştırma ve birikim vardır.

Kripto paraları, stablecoin (sabit coin) olarak sabitleme girişimleri her zaman vardı. Bu son furyada onlar da darbe görmüşe benziyor. Sadece fiyat olarak değil güvenilirlik olarak da çok ciddi bir zarar gördüler. Piyasada konuştuğumuz bir uzman işin içerisinde bir takım hacklemeler ve şüpheli işlemler olduğunu da belirtiyor.

Uzmanın dediğine göre; bir hesap, Luna’nın ABD Doları’na bağlı sabitleyici hesabı olan Ust’den bir milyar dolarlık alım yapıp sonra da Bitcoin’den bir milyar dolarlık short pozisyon açmış. Bu tarz iddialar kripto paraların dalgalanmalarını arttırarak onları güvenli bir yatırım aracı olmakta uzaklaştırıyor.

Yabancı menşeili bazı Twitter hesapları ise kripto para borsalarının bazılarının müşterilerin emirlerini girmediklerini ve birbirleri arasında dolaştırdıklarını yazdı. Dedikodu kazanı büyüdükçe yaşanan sarsıntı da şiddetlenecektir.

Hatırlarsınız zamanında ülkemizde Thodex soygunu olmuş ve kripto para borsalarından para çekme paniği başlamıştı. Bazı kişiler kaçmış, bazı borsalar para verme işlemini askıya almıştı. Bunlar her ülkede yaşanmaz gerçi ama bir nokta var ki gözlerden kaçmasın; kripto paraları savunanlar büyük bir keyifle bu paraların devletlerden bağımsız, merkezi olmayan paralar olduğunu iddia ettiler. Ama Thodex gibi hadiseler yaşandığında herkes devletlerin savcılarına, polislerine koştu. Interpol devreye girdi. Bağımsızlık efsanesi yerle bir oldu.

Şu an Netflix’te “The Hunt for the Crypto King” adlı bir belgesel var. Kanada menşeili bir kripto borsası sahibinin şüpheli ölümünü veya ölüm haberi yayarak ortadan kaybolmasını anlatıyor. Sorun sadece Türkiye ya da gelişmekte olan ülkeler ile sınırlı değil.

Parayı kazanmak zor, kaybetmek kolaydır. Yatırım kararları alırken gerçekçi olmak ve uzmanına danışmak o yüzden en iyisidir…

YORUMLAR (15)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
15 Yorum