Kadınlar okumasın lütfen
Yarın 8 Mart
Batılı kadın emekçilerin nasıl övgüyedeğer bir mücadele vererek çalışma hayatlarındaki koşulları daha insanî hale getirmeyi sağladıklarını bilmeyenler, o mücadeleyi bir yerlerden mutlaka okusun çünkü o kadınlar, belki sadece batıda değil tüm dünyada kadınların çalısma koşullarının iyileşmesine önder oldu
Peki sonra ne oldu
Yazmadan önce başlığı bir kez daha hatırlatayım, eğer 'ya sen niye böyle diyorsun, bir kadın böyle yazar mı hiç' falan diyecekseniz, hiçbirinizi çekemem, yazıyı okumayın
Mesela eline evin dışında olma imkânı geçen bir kısım kadın ilk önce evini beğenmez oldu, eskiymişten tutun küçükmüşe kadar, kaynanaya yakın lüks muhite uzakmışa dek çeşit çeşit sebepler dizdiler beğenmezliklerine ve kimi borç harç kimi bir şekilde başka evlere çıktı, çocuklar hısım akraba ile değil yabancı bakıcılarla yeni evlerde büyüdü çok şükür
Kimi evin içine taktı, renk renk döşemelik kumaşlar, perdelikler, sağlam, güzel mobilyalar, dantelli örtüler vb, al maaşı ver mağazaya tarzı bir şeydi bu çalışma anlayışı, olsun, evler hep son moda döşeliydi çok şükür
Kimi iş çıkışı, iş arkadaşlarıyla bir yerlerde oyalanmaya pek daldı, evde bekleyen anaymış, babaymış, eşmiş, evlatmış, e ama o da işin bir gereğiymiş, çalışmasaymış bunca masrafa kim yetecekmiş
Kimi sabah kalktı, önce akşamın yemeğini yaptı, sonra kahvaltıyı hazırladı, işe gitti, mesai çıkışı pazarı da yapıp koştur koştur eve geldi, sorfra kur, kaldır, çamaşırlar makinaya, ütü, çocukların çantasını da bir hazırlarsa uyuyacak inş, o da tam belli değil
Kimi de çalışan hemcinslerine köşeden köşeden kıs kıs güldü 'çalışmak da neymiş' diye, adamları adam olsa karılarını çalıştırmazmış, zaten haram mıymış mekruh muymuş her neyseymiş işte dinimizde de yeri yokmuş kadının çalışmasının, falan hoca da öyle söylemişmiş
Bunların bir kısmı dost sohbetlerinde birbirlerine 'adamın bir kaşığı varsa ikincisini kıracaksın ki hep çalışsın, fazla vakti, varlığı olmasın' diye öğütler verdi
Bir kısmı ise o misafirlik senin, bu misafirlik benim gezip durduğu için her gün çalışan bir hemcinsiyle karşılaştığında 'bizim işimiz de çok zor şekerim, ev işi çok nankör, yap yap bitmiyor, senin en azından bir düzenin vardır, çabucak bitiriyorsundur ev işlerini, ne güzel' diyerek tabirimi mazur görün höykürdü
Kadınların çalışma şartlarının daha iyi hale gelmesi için mücadele veren kadınlar, bazı hemcinslerinin bugünkü hallerini görseler ne derlerdi bilmiyorum
Kadının çalışması-çalışmaması konusuna dinden referans bulanlar, bazı kadınların konuşmalarına şahit olsalardı ne derlerdi bilmiyorum
Bildiğim tek şey, bir yerde ölçü kaçarsa her şeyin tadı kaçıyor
Kadın zaten yaradılış özellikleri gereği narin bir varlık, bu narinlik 'kadın, çalışma hayatında yer alamaz, hiçbir şey yapamaz' anlamına gelmiyor ama 'pehlivan gibi kadın, baksana her şeyin üstesinden gelir' anlamına da gelmiyor
Z kuşağı, pandemiden sonra, evden çalışma, yarı zamanlı çalışma vb yeni çalışma modelleri deniyor, umarım hem kendilerinin hem ailelerinin mutlu ve huzurlu olabileceği bir model bulurlar