Ticaret Bakanlığı, çocuk sağlığını koruma ve kayıt dışı ürün akışını engelleme hedefiyle ithal oyuncak denetimlerinde yeni bir aşamaya geçiyor. 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren Türkiye’ye getirilen oyuncaklarda, imalatçı ve ithalatçı firmalara ait ticari isim ve adres bilgilerinin ürünün kendisinde, ambalajında ya da ilişiğindeki bir belgede bulunması zorunlu hale geliyor. Eksik işaretleme tespit edilen başvurular "işaretleme eksikliği" gerekçesiyle reddedilecek.
Söz konusu düzenleme, Oyuncakların İthalat Denetimi Tebliği ile Oyuncak Güvenliği Yönetmeliği uyarınca Dış Ticarette Risk Esaslı Kontrol Sistemi (TAREKS) üzerinden yürütülecek denetimlerde uygulanacak. Bakanlık, daha önceki ürün güvenliği denetimlerinde, piyasada imalatçı bilgisi eksik çok sayıda oyuncak tespit edilmesi üzerine bu adımı attı.
TÜKETİCİ HAKLARI DERNEĞİ: HAYATİ BİR DÜZENLEME
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Ergün Kılıç, uygulamayı "çocuk sağlığını koruyan kritik bir düzenleme" olarak nitelendirdi. Kılıç, üretici bilgilerinin şeffaf şekilde yer almasının, tüketicinin güvenli ve riskli oyuncak arasındaki farkı kolayca ayırt etmesini sağlayacağını belirtti:
"Üretici bilgisinin açıkça belirtilmesi, güvenli olmayan ürünlerin piyasaya girişini ciddi şekilde azaltacaktır. İzlenebilirlik artacağı için bir sorun çıktığında ürünün geri çağrılması da çok daha kolay olacaktır. Aynı zamanda, tüketicinin ayıplı üründe iade ve tazminat gibi haklarını kullanabilmesi için muhatabını netleştiren hukuki bir zemin oluşturulmuştur."
Bu adımın, kayıt dışı ürünleri azaltarak, güvenli ve kaliteli üretim yapan markalar lehine sağlıklı rekabeti teşvik etmesi de bekleniyor.
SEKTÖR TEMSİLCİLERİNDEN "GEÇİŞ SÜRECİ" TALEBİ
Düzenleme sektörde olumlu karşılanmakla birlikte, Toptan Oyuncakçılar Birlikteliği Toplu İş Yeri Yapı Kooperatifi Başkanı Ender Mıcık, ithalatçı firmalar açısından bazı çekincelerin bulunduğunu dile getirdi. Mıcık, ithalatçıların siparişlerini yıllık verdiğini ve ürünlerin halihazırda üretilip, etiketlenmiş ve kolilenmiş olduğunu belirterek, uygulamaya yönelik geniş bir hazırlık ve geçiş süresi tanınmasını talep etti.
Mıcık, ürün güvenliğine dair yasal sorumluluğun etiket bilgisine rağmen ithalatçıya ait olduğunu vurgularken, düzenlemenin tüm paydaşların görüşleri alınarak hayata geçirilmesinin sektör açısından daha faydalı olacağı görüşünü savundu.
