Kahveci: Önümüzdeki 1-1.5 yılda yaklaşık 3-4 milyon kişi işini kaybedecek. Harcamayın, biriktirin

KARAR TV ekranlarından yayınlanan Sadece Gündem programında, işsizliğe ve üretimdeki düşüşe dikkat çeken İbrahim Kahveci, 'Önümüzdeki 1-1.5 yılda yaklaşık 3-4 milyon kişi işini kaybedecek, vatandaş harcamasın, birikim yapsın' dedi.

MUSTAFA SİVİŞ

İsmet Berkan ve İbrahim Kahveci'nin yorumuyla KARAR TV ekranlarında yayınlanan 'Sadece Gündem' programı, ekonominin nabzını tutmaya devam ediyor.

12 Ocak 2024 Cuma günü izleyici ile buluşan bölümde, Türkiye'deki artan işsizlik oranı ve vatandaşın belini büken yoksulluk tartışıldı.

Azalan üretime karşın tüketimin artmasına dikkat çeken Kahveci, 'Tüketim etkilenmiyor, üretim düşüyorsa anlayın ki bu kemer sıkma politikası daha sert olmak zorunda. Bunun anlamı şu, aylı 200 binler ile başlayan istihdam kaybı, önümüzdeki 1-1.5 yıl içerisinde totalde en az 3-4 milyon kişinin iş kaybına sebep olacak. Seyircilerimize söylüyorum hazır olun, kenara para koyun, sakın tüketmeyin ve tasarruf edin. Çünkü 3-4 milyon kişi işini kaybedecek' şeklinde konuştu.

İşte, birbirinden önemli konuların tartışıldığı yapımdan kritik satır araları...

ARTAN İŞSİZLİK, AZALMAYAN TÜKETİM VE ÜRETİMDEKİ EKSİKLİK

KAHVECİ: Enflasyonun sadece parasal nedenli olduğunu düşünmüyorum ama ana ekseni parasal. Peki değerini faizle mi belirlersiniz? Evet kısa vadede faizi kullanırsınız ama orta ve uzun vadede beyinle belirlersiniz. Mesela, ABD’de negatif faiz varken dolar değer kaybetmedi. Türkiye'de bir kemer sıkma politikası var ama kemeri millet sıkacak. Neden bu hale geldik? Nas politikaları ile kemerleri aşırı gevşettiğimiz için.

Geldiğimiz noktada ne oldu? Tüketim yüzde 20 civarında reel arttı, üretim ise yüzde 3.5 arttı. Buradaki temel sorun şu, yüksek tüketim talebi var ama üretmeden tüketmişsin. Ak Parti döneminde Türkiye’nin üretim kabiliyetini içten içe bitirdiler. Bunun sonucu tüketim talebi var ama üretim sadece yüzde 3.5’da kaldı.

Son 3 aylık çeyrekte sanayi sektöründe 226 bin istihdam kaybı var ama toplamda işe alımlar hizmet sektörünün de etkisiyle 500 binin üzerinde artıyor ama Eylül’den sonra aylık istihdamdaki kayıp da başlamış.

yeni-proje-56.jpg

Kasım ve Aralık ayı dış ticaret verilerinden tüketim malı ithalatına baktığımız zaman tüketim malı ithalatı hız kesmiyor. Kemer sıkma politikası tüketimi hala yeterince etkilememiş. İthalat artmaya devam ediyor ama istihdam alanında kayıplar başladı.

BERKAN: Burada bir problem daha var. Türkiye’nin ürettiği üretimin önemli bir kısmını, tüketici satın almak istemiyor. Türkiye’deki tüketicinin ihtiyaçlarını karşılayan ürünler olmadığı için ihtiyaç duyulanlar ithal ediliyor. Yani asıl ihtiyacımız olan tüketim ürünlerini yurtdışından alıyoruz.

KAHVECİ: Tüketim etkilenmiyor, üretim düşüyorsa anlayın ki bu kemer sıkma politikası daha sert olmak zorunda. Bunun anlamı şu, aylık 200 binler ile başlayan istihdam kaybı, önümüzdeki 1-1.5 yıl içerisinde totalde en az 3-4 milyon kişinin iş kaybına sebep olacak. Seyircilerimize söylüyorum hazır olun, kenara para koyun, sakın tüketmeyin ve tasarruf edin. Çünkü 3-4 milyon kişi işini kaybedecek.

İş kaybetmeden olabilir mi? Olabilirdi, ekonomiye güveni yükseltmekle olabilirdi. Açığınız var, bunu iki şekilde kapatırsınız. Bu açık nasıl oldu, Nas politikaları ile Erdoğan yol açtı bu duruma. Ya harcamanızı düşürürsünüz ya da dışarıdan kaynak alırsınız. En ideali ikisini birleştirmektir. Ama açık o kadar yüksekti ki 128 milyar dolar için yapmayın diyerek yalvardık resmen zamanında, hepimizi mandacı ilan ettiler. Ama gördünüz mü bunun maliyetini, 40 milyar dolar para gelmesine rağmen kasada para yok, rezervler hala ekside. Can Atalay davasından görüyoruz, hukuk olmayan yere para da gelmez. Bütün bunları topladığımızda vatandaşın bilmesi gereken tek şey, işini kaybetme riskin var kardeşim.

Ortada, üstte bir risk var. Hükümet riski, Erdoğan riski var. Bu burada durduğu sürece sevgili vatandaşların ödeyeceği fatura büyük olacak.

BERKAN: Sonuç olarak bunlar siyasetçi, halktan oy istiyorlar. En sevmedikleri şey ise ekonomik yavaşlamadır yani işsizliğin artması. 2.5 ay sonra seçime gideceğiz ve bu ortamda seçime gitmek hiçbir hükümetin hoşuna gidecek bir şey değil, Erdoğan’ın da hoşuna gitmez. Bunun faturasını Mehmet Şimşek’e mi Gaye Erkan’a mı çıkartırlar bilmiyorum ama yarın sabah ikisini birden görevden alsanız bile durumu toparlayamazsanız. Böyle bir davranış durumu toparlamaz aksine büyük negatif etkisi olur. O yüzden Erdoğan’ın biraz eli mahkum gibi duruyor, bu siyaseti sürdürecek. Belki seçimden sonra uygulamaları daha serleştirecek, kamu maliyesinde uygulanmayan kemer sıkmama meselesini de yapacak. Ama işte geçen Dubai’deki iklim zirvesine Türkiye heyeti 1040 kişi ile gitti. Bu savurganlık ve kamuda tasarruf eksikliği ve itibardan tasarruf olmaz denilerek Dubai’ye 1040 kişi gitmek, enflasyon ile olan mücadele açısından pek iyi örnekler oluşturmuyor.