Kapuçin maymunları bile adaletsizliğe isyan ederken…
Maymunların da adaletsizliğe isyan ettiğini biliyor muydunuz?
Bilim dünyasında önde gelen iki önemli etolog ve primatolog Sarah Brosnan ve Frans de Waal 2003 yılında kapuçin maymunları ile 'adalet' kavramı üzerine bir deney gerçekleştirmişler.
Deneyde ortadan bölünmüş bir kafeste yan yana duran ve birbirini gören iki kapuçin maymununa beyaz bir taş karşılığında birer parça salatalık veriliyor. Maymunlar beyaz taşı veriyor karşılığında salatalık alıyor. Her iki maymun birbirine bakıyor, aldıkları salatalığı yiyorlar. Maymunlar her seferinde birbirlerine bakıyor ve ikisi de salatalık aldığı müddetçe bir sorun çıkmıyor, büyük bir keyifle yiyorlar.
Daha sonra primatolog, ilk kafesteki maymuna salatalığı gösteriyor, maymun elindeki beyaz taşı veriyor, salatalığını alıyor ve yine yanındaki kafese bakıyor. Primatolog ikinci kafesteki maymuna beyaz taş karşılığında salatalığa göre daha değerli olan, maymunların daha çok sevdiği bir yiyecek olan üzüm veriyor.
İki maymun arasındaki eşitlik duygusu bozuluyor.
İkinci kafesteki maymun aldığı üzümü iştahla ve keyifle yiyor. Bu ayrıcalıktan mahrum bırakılan ilk kafesteki maymun önce elindeki beyaz taşı kontrol ediyor ve sonra kafesi hırpalamaya başlıyor, kafesi deliklerinden tutup sallıyor, kafesin içinde öfkeyle dört dönüyor ve elindeki salatalığı bakıcının kafasına fırlatıyor!
Bakıcı sağdaki maymuna yine beyaz taş karşılığında (para) ikinci kez üzüm veriyor. İlk kafesteki maymun elindeki beyaz taşı kontrol ederek bakıcıya uzatıyor ve üzüm almak istiyor. Ama bakıcı yine ona salatalık uzatıyor. Yan kafesteki maymunun ikinci kez üzüm yediğini kendisine salatalık verildiğini görünce çıldırıyor, öfke sesleri çıkartarak kafesi kırarcasına sallamaya başlıyor ve homurdanmalarla bakıcıyı protesto ediyor. Ve asla salatalığı kabul etmiyor, bakıcının yüzüne fırlatıyor.
Normalde salatalık da kapuçin maymunlarının sevdiği bir yiyecek olmasına rağmen kendine verilene razı olmuyor, asla kabul etmiyor, uğradığı adaletsizliğe hem de kafesin camlarını hiddetle sallayarak karşı çıkıyor. Frans de Waal, deneyi anlattığı sunumda durumu "burada gördüğünüz aslında Wall Street protestoları!" diyerek nitelendiriyor.
***
Adaletsizlik tiksintisini ortaya koyan bu deneyden Engin Topuzkanamış’ın Hukuku Anlamak İçin Kısa Bir Giriş: Kapuçin Maymunları Neden Salatalık Sevmez başlıklı kitabı sayesinde haberdar oldum. Engin Topuzkanamış’ın kitabından da ülkemizin saygın anayasa hukukçularından Prof. Dr. Kemal Gözler hocamızın kitap üzerine yazdığı "Kapuçin Maymunları bile adaletsizliğe isyan ederken insanlar neden isyan etmiyor?" başlıklı yazısı aracılığı ile…
Evet, yazımın başlığı Prof. Gözler hocamıza ait… Uzunca zamandır okumayı düşündüğüm bir kitaptı şimdilerde yeni okuyabildim.
Hukuk kavramının doğasını, hukuk felsefesinin önemini anlatan, adaletin gerçekle bağını, ilişkisini irdeleyen muhteşem bir kitap. Kitap bizde yargı sisteminin neden bu kadar kolay siyasallaştığının cevabını veriyor. Ülkemizdeki adalet dağıtıcıları olan yargıçlarımız hukukun doğasını anlamış olsalardı, hukuk felsefesini bilselerdi ülkemizde çok daha farklı bir tablo ortaya çıkabilirmiş.
Adalet duygusu ile adaletin mevcut fiili durumuna ilişkin çelişkili tablonun sebeplerini ortaya koyması açısından zihin açıcı bir eser olduğunu ifade etmeliyim.
***
Dizi sektörüne yönelik "tekelleşme" suçu (ortada suç falan yok da) gerekçesiyle gözaltına alınan Ayşe Barım "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçu" gerekçesiyle, davası bitmiş, kapatılmış olan Gezi Parkı davasından tutuklandı. Savcılık 12 yıl önceye geri giderek medyayı yeniden incelemeye aldı, RTÜK’ten medya kuruluşlarının yayın kayıtlarını istedi. RTÜK 27 Mayıs 2013 tarihinden itibaren Gezi Parkı olaylarının propagandasını yapan medya kuruluşlarının yayınlarının örneklerini savcılığa ulaştıracakmış!
***
Son haftalarda yaşananlar akıl alır gibi değil. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ cezaevinde. CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın gözaltına alındı, adli kontrol şartıyla bırakıldı. Özlem Gürses ev hapsinde. Nevşin Mengü hakkında, PYD eski eş başkanı Salih Müslüm ile yaptığı röportaj gerekçe gösterilerek 7,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
İstanbul Başsavcılığı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun deşifre ettiği "biricik bilirkişi"ye yazılı ve görsel medyada yer verenlere soruşturma başlattı. Halk TV genel yayın yönetmeni Suat Toktaş tutuklandı.
Türkiye nefes alamaz durumda.
Peki bu duruma bir anda mı geldik?
Prof. Dr. Kemal Gözler Hocamızın “kapuçin maymunlarıyla yapılan adalet deneyi” üzerine yaptığı değerlendirmede şöyle diyor:
“Bu deney, maymunlarda adalet duygusunun olduğunu ve adaletsizliğe razı olmadıklarını ve adaletsizliğe karşı isyan ettiklerini gösteriyor. Hiç şüphesiz aynı adaletsizlik insanlar arasında da var. İnsanların çoğu salatalığa talim ederken, bir kısmı üzüm yiyor. Aslında salatalığa talim eden insanlar, bir azınlığın üzüm yediğini bal gibi biliyorlar. Ama buna rağmen, bu adaletsizliğe karşı isyan etmiyorlar. Peki ama neden? Acaba insanlarda doğuştan gelen bir adalet duygusu mu yok? Hayır var. Belki de kapuçin maymunlarının sahip olduğu adalet duygusundan daha fazla. Peki ama salatalığa talim eden insanlar, neden bu adaletsizliğe karşı isyan etmiyorlar, neden kapuçin maymunları gibi kafeslerine vurmuyorlar?
Hâliyle adaletsizliğe uğramış bunca insan, kapuçin maymunlarını örnek alıp kafeslerine vursaydı, kafesler çoktan yıkılırdı. Adaletsizliğe uğramış insanların ezici çoğunluğu kafeslerine vurmadıklarına göre, demek ki, adaletsizliğin normal bir şey olduğuna ikna edilmişler.”
Engin Topuzkanamış kitabındaki kapuçin maymunlarıyla ilgili verdiği linki izlemek isteyenler için ben de buradan iletmiş olayım.
https://www.youtube.com/watch?v=4gy06sP6ZJc
***
Adalet kavramı biliyorsunuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hakkında konuşmayı, sunumunu yapmayı, manalarını, tefsirini anlatmayı en çok sevdiği bir başlık.
Yerini, zamanını bulduğu her fırsatta adaletin ne anlama geldiğini anlatıyor. En çok da yargıçlara adaletin ne anlama geldiğini anlatmayı seviyor.
Beştepe’de düzenlenen "hakim ve savcı" kura töreninde de "birileri bu ifadelerimizi hamaset olarak algılayabilir, birileri dudak bükerek, küçümseyerek bakabilir. Ama asırlar boyu süzülüp bizlere ulaşan muhteşem ve muazzam bir birikim bahsettiğimiz gerçeği değiştiremez. Adalet haklıyla haksızı ayırmak, haklıya hakkını teslim etmek, ölçü ve nizama kayıtsız, şartsız riayet etmek anlamına geliyor" diyerek uzun uzun adaletin önemini anlattı, yargıçlarımıza.
Ve AK Parti iktidarının "adaleti diğer her şeylerden üstün gören, onu devletin temeline yerleştiren bir geleneğin bugünkü temsilcileri" olduğunun altını kalın kalın çizdi.
Soru gerçekten şu:
Kapuçin maymunları bile adaletsizliğe isyan ederken, adaletsizlik bizde neden hiç sorun değil?














