6 Ocak 2020 Milliyet Gazetesi.
Eski TBMM Başkanı ve Ak Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırm (Eskinin Başbakan’ı demeyi unutmuşlar) :
“Bugün havacılığın merkezi, Amerika’dan Türkiye’ye, İstanbul’a gelmiştir. Projelerimizi küçümsemeye çalışanlar oldu. ‘Pahalı yapıldı, şu kadar para alınıyor.’ İstanbul Havalimanı aralık ayı sonu itibarıyla garanti edilen yolcunun üzerinde yolcuya ulaştı, yıllık. Biz bundan dolayı da 30 milyon avro fazla para aldık, bırakın para vermeyi. Artık bunun üzerine de her yıl, 1 milyar 50 milyon avro artı KDV de para alacağız, 25 yıl boyunca. İşte iş bilen de konuşuyor, bilmeyen de konuşuyor. Kanal İstanbul’u nasıl yapacaksın?’ diyorlar. İstanbul Havalimanı’nın 5 yıllık kirası Kanal İstanbul’u yapar. Hiçbir yüke de ihtiyaç yok.”
Sorular: İstanbul 3. Havalimanı IGA 2019 kirasını ödedi mi? Böyle bir ödeme haberi hiçbir yerde yok. Zaten Binali Yıldırım “Bundan sonra her yıl 1 milyar 50 milyon euro para alacağız” diyor. Bakın bilgilere göre sadece 22,4 milyon euroluk garanti üzeri yolcu ödemesi var. O kadar...
Hatta pandemi nedeniyle 2020 kira ödemesi mücbir sebeple 25 yıl sonrasına ertelendi. 2021-22 ödemeleri de yüzde 50 düşürüldü. Ama devletin IGA’ya garanti ödemesi devam ediyor. Orada mücbir sebep hiç yok.
Ayrıca şu anki Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu Kanal İstanbul maliyetini 15 milyar dolar olarak açıkladı. Gelin Binali Yıldırım’ın matematiği üzerinden hesap edelim.
3. Havalimanı ihalesini CENGİZ, LİMAK, KALYON, KOLİN, MAPA ortak girişimi -IGA 22,15 milyar euro bedelle aldı. 25 yıl içinde KDV dahil 26 milyar 142 milyon euro ödenecek. Kısaca yıllık kira ödemesi 1 milyar 045 milyon euro.
Diyelim ki bunu IGA ödüyor... (Çok bekleriz)
5 yılda 5 milyar 225 milyon euro eder. Binali Yıldırım Ocak 2020’de konuştuğunda parite 1,11; yani 5 yılda 5,8 milyar dolar eder.
Şu matematiği görüyor musunuz?
Ulaştırma Bakanı Adil Bey’in 15 milyar dolar dediği Kanal İstanbul maliyetine Binali Bey 5,8 milyar dolar diyor. Eğer 3. havalimanı fazla yolcu ödemesi ile bu farkı kapatacak ise devlete yılda 1.045 milyar euro kira ödemesi yanında, bir de 1.650 milyar euro fazlalık ödeme yapmalı.
Mesela 2019’da sadece fazlalık yolcu ödemesi var, o da 22,4 milyon euro.
Hadi bu para ile Kanal’ı kazın ve yapın. Milletten tek kuruş almayın. Kimseye de Milletin parası ile Hazine garantisi vermeyin.
***
Önceki hafta Kanal İstanbul üzerine yapılacak 6 köprünün tümünün toplam maliyeti 1,4 milyar dolar olarak açıklandı.
Sizce bir gariplik yok mu?
Osmangazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Çanakkale Köprüsü milyarlarca dolara yapılıyor ve on milyarlarca dolar Hazine garantisi veriliyor. Ama iş Kanal İstanbul köprülerine gelince 6 köprü toplamı sadece 1,4 milyar dolara mal oluyor. Köprü başına maliyet 233 milyon dolar...(İhaleler hep ucuz başlıyor zaten)
Elbette büyüklük vs farkı var ama YSS Köprüsüne 3,5 milyar dolar diyorsanız (çevre yolu çok kısa) bu işte birim başına maliyetleri de elbet çıkartırız...
Zaten Kanal İstanbul için o kadar farklı rakamlar var ki, hangisine inanacaksınız.
Uğur Emek hoca Karar’da ilk yazısında gemi sayılarını verdi. Sürekli azalan bir gemi sayısı var ama bizimkiler o gemi sayısının hızla artacağını varsaymış. Gerçek sayı düşüyor ama bizimkilerin matematik varsayımında yükseliyor...
Uğur Emek hoca Kanal İstanbul yapım maliyetinin de 60,1 milyar dolar olacağını ifade ediyor.
Sizce Binali Yıldırım’ın İstanbul-İzmir otoyolu ve Osmangazi Köprüsü için söylediği maliyet hesabı burada da işler mi? Ne demişti “Yapım maliyeti 6,7 milyar dolar ama finansman maliyeti ile 15 milyar dolar.”
Kanal İstanbul’un da yapım maliyeti 15 milyar dolar ama finansman maliyeti ile 60,1 milyar dolar olur mu?
Dün ki yazıda ve yukarıda verdiğim açıklamalar ve gerçekleşeme rakamlarına bakınca neden olmasın?
İktidarın ihaleler sonrası matematik hesabı çok hızlı değişebiliyor.
***
Şimdi Kuzey Marmara Otoyol’unda neler olduğuna bakalım:
Kuzey Marmara Otoyolu-KMO 3 ana bölümden oluşuyor. 3. Köprünün olduğu Odayeri-Paşaköy...(Bunu dün detaylıca verdik).
Anadolu yakasında kalan uzun bölüm ise (Kurtköy-Akyazı-169 km) LİMAK-CENGİZ yapıyor. 6 yıl 9 ay 12 gün.
Binali Yıldırım ne demiş (17 Mayıs 2016 -AA): “Bundan 3 yıl yapım süresini düşerseniz geriye temiz (4 yıla yakın) 3 yıl 9 aylık bir işletme süresi sonunda yol, KGM’ye (Devlete) devrolacak.”
Evet, Binali Yıldırım’ın açıklamasına göre yapım+illetim süresi 6 yıl 9 ay 12 gün.
Proje yapımı Temmuz 2016’da başlıyor. Hadi üzerine 6 yıl 9 ay 12 gün ekleyelim: En geç Mart 2023’de bu bölüm de Devlete devredilmiş olacak. Yok biz kabaca 7 yıl ekleyelim derseniz Temmuz 2016+ 7yıl =Temmuz 2023 eder.
Ama Çiğdem Toker 11 Haziran 2021’de burada da şirkete ek işletme süresi verildiğini yazmış. Hem de 7 yılllll.
Nasıl matematik ama...
Evet, CENGİZ-LİMAK fazladan 7 yıl daha Milletin parasını alacaklar bu yolda... (İnşallah ama inşallah doğru değildir.)
Çiğdem Toker ayrıca bu yolda ihalede verilen araç garantisinin de artırıldığını yazıyor.
İnsan hayret ediyor.
İhale sonrası yeni şartlar şirketlere veriliyor ve bu hiçbir şey olmamış gibi açıklanmıyor bile.
Ezanlar susmaz
bayraklar inmez
vatan bölünmez
ama CENGİZ-LİMAK-KOLİN-KALYON için dolarla paralar ödenmeye devam eder. Kim mi öder? Tabi ki Türk Halkı....
Cumhurbaşkanı Erdoğan ne demişti: Ülkenin kaderi ile Ak Parti’nin kaderi birbiriyle bütünleşmiştir.
Kaderimizi sandıkta belirleyebiliriz ama kader işte!
