[Karar]
IŞIN ÇALIŞKAN
Türkiye’de 25 yıldır yapılan bir yarışma var: Japonca Konuşma Yarışması. Benzerleri dünyada nadiren gerçekleştirilen bu etkinlikte adaylar Japonca konuşarak hünerlerini sergiliyor. Türkiye, bu konuda başka ülkelere de ilham verdi; Japonya son birkaç yıldır Fransa ve Azerbaycan’da da benzer etkinlikler düzenliyor. Bu yarışmada birinci olanlar Japonya’ya seyahatle ödüllendiriliyor.
Geçtiğimiz günlerde 25’incisi yapılan ve 20 adayın maharetini sergilediği yarışmayla ilgili olarak Japonya İstanbul Başkonsolosluğu Kültür Sorumlusu Keiichi Kosaki “Hedefimiz Türkiye’de Japoncayı seven, Japonca konuşabilen genç insanları keşfedip onların sayılarını artırmak” dedi. Kosaki, Japonca konuşma konusunda Türklerin çok başarılı olduğunu söyledi: “Türkler Japonca konuşma başarısında dünyada birinci sırada yer alıyor. Çünkü iki dilin gramer yapıları benzer.”
Kosaki, ekonomik ve kültürel ilişkilere vurgu yaparak, “Coğrafi olarak çok uzak olmalarına rağmen Japonya ve Türkiye arasındaki bağ çok kuvvetli. Kültürel olarak da birçok benzer yönümüz var. Son yıllarda Türkiye’ye yatırım yapan şirketlerin sayısı ciddi oranda arttı. Bu bağlamda Türkiye’de Japonca bilenlerin olmasını avantaj olarak görüyorum” dedi.
YARIŞMADA İKİ YIL ÖNCE KAPI GÖREVLİSİYDİ
Japonca Konuşma Yarışması’nın bu yılki birincisi Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Muhammed Ali İnci’nin bu organizasyona katılma hikayesi ise çok ilginç. Yaklaşık iki sene önce bu yarışmada kapı görevlisi olarak görev yapan İnci, Japoncaya olan ilgisinin yaklaşık dört yıldır sürdüğünü söylüyor. İnci “Dört yıllık çalışma sonucunda kendimi yeterli hissettiğimi düşündüm ve yarışmaya katılmaya karar verdim” dedi.
ŞUAN KONSOLOSLUKTA ÇALIŞIYOR
Gelenekselleşen yarışmada dereceye girenler bugün Japon eğitim kurumları ve firmalarında çalışıyor. Örneğin 2002 yılı birincisi Şaziye Polat Çelik, şu an Japonya’nın İstanbul Konsolosluğu’nda resepsiyonist olarak çalışıyor. Çelik, yarışmayla ilgili şunları söyledi: “14 yıl önceydi, Japon kültürüne ve Japonya’ya karşı ilgim çok fazlaydı. Yarışmadan kazandığım Japonya seyahatı ilk yurt dışı deneyimim oldu. İlk kez uçağa binmiştim. Bu bana verilen çok anlamlı bir ödül oldu. Japonya seyahati sırasında bir Türk olarak farkettiğim en büyük kültürel benzerlik aile yapılarıydı. Bunun yanı sıra Japonlar da eve ayakkabılarını çıkararak giriyor ve yerde oturuyor. Çok uzak ülkeler olmamıza rağmen çok benzer özelliklerimiz var.”
