Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi kaçakçılığıyla mücadele kapsamında çığır açan bir adım atarak Mekansal Veri Analizi Sistemi (MEVA) uygulamasını başlattı.
Bu sistem, özellikle gayrimenkul alım satım işlemlerinde tapuda düşük beyan edilerek oluşan vergi kayıplarını engellemeyi hedefliyor.
İstanbul'da pilot olarak hayata geçirilen MEVA, konutların gerçek piyasa değerlerini tespit ederek haksız kazançların önüne geçilmesini amaçlıyor.
9 BİN KİŞİ İNCELENİYOR, MİLYONLARCA LİRALIK CEZA ÖDENDİ
Haber Global'den Sibel Gülersöyler'in haberine göre, sistemin devreye girmesiyle birlikte tapu beyanı ile piyasa değeri arasında önemli farklar bulunan 9 bin 150 kişiden yazılı açıklama talep edildi.
Şimdiye kadar ise 2 bin 475 mükellef, gönüllü uyum sürecine katılarak 5,9 milyar liralık alım-satım bedel artışı üzerinden 113,9 milyon liralık tapu harcını cezasız bir şekilde ödedi.
Bakanlık, bu incelemeler sonucunda toplamda 16 bin mükellefi mercek altına aldı. Bu rakamlar, sistemin etkinliğini ve potansiyel vergi gelirlerini gözler önüne seriyor.
MEVA SİSTEMİ NASIL ÇALIŞIYOR?
Mekansal Veri Analizi Sistemi (MEVA), modern teknolojik altyapısını kullanarak gayrimenkullerin gerçek alım satım ve kira bedellerini çeşitli algoritmalarla tespit ediyor.
Sistem, tapu ve gerçek değer bilgilerini hem görsel olarak harita üzerinden sorgulama ve analiz etme imkanı sunuyor.
Bu sayede, emlak piyasasındaki fahiş veya düşük gösterilen değerler kolayca belirlenebiliyor.
UZMANLARDAN SİSTEME DESTEK VE ÖNERİLER
Tüm Emlak Danışmanları Birliği Başkanı Hakan Akçam, MEVA sisteminin vergi kaçaklarının önlenmesi açısından kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti.
Hakan Akçam, yıllardır tapu harcının yüksek olması nedeniyle birçok vatandaşın gerçek satış fiyatını düşük gösterdiğini ve bunun ciddi vergi kayıplarına yol açtığını vurguladı.
Hakan Akçam, sistemin başarısı için gayrimenkul değerleme uzmanlarının aktif olarak devreye girmesi ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Ayrıca, banka hesaplarının incelenmesi yoluyla da vergi kaçaklarının tespit edilebileceğine dikkat çekti.
Örneğin, 10 milyon liraya satılan bir konutun tapuda 2 milyon lira gösterilmesi durumunda, banka hareketleri incelenerek gerçek ödeme tutarı ile tapu beyanı arasındaki farkın ortaya çıkarılabileceğini ve bu fark üzerinden hem vergi farkının talep edilmesi hem de yaptırım uygulanması gerektiğini dile getirdi.
TAPU HARCI DÜŞÜRÜLMELİ Mİ?
Hakan Akçam, sistemin daha etkin çalışması ve vatandaşların gayrimenkulün gerçek değerini beyan etmelerini teşvik etmek amacıyla tapu harcının yüzde 4'ten yüzde 1'e düşürülmesi gerektiğini savundu.
Hakan Akçam'a göre, harç oranının düşürülmesi, vatandaşların gerçek piyasa değerlerini beyan etmekten çekinmemesini sağlayacak ve bu durum hem devletin daha fazla vergi geliri elde etmesine hem de sektörde şeffaflığın artmasına katkı sunacak.
DİJİTAL DÖNÜŞÜMLE KAYIP VERGİLERİN ÖNÜNE GEÇİLİYOR
Türkiye Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu Başkanı Hacı Ali Taylan ise Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın dijital dönüşümle vergi kayıplarını engelleme çabasını takdirle karşıladığını belirtti.
Hacı Ali Taylan, konutların gerçek piyasa değerlerini belirlemede yaşanan zorluklara değinerek, "Bir bölgede fiyatı artıranlar oldukça diğerleri de fiyat arttırıyor. 3 milyonluk eve 5 milyon isteyenler oluyor. Bu da tapu harcını da düşürüyor ve devlet vergi kaybına uğruyor" dedi.
Hacı Ali Taylan da harç oranlarının yüzde 1'e düşürülmesi ve bir sefere mahsus beyan etme ve gelir vergisinden muafiyet hakkı tanınması gibi uygulamaların vergi gelirlerini artıracağını ve vatandaşların bu yola başvurmasını azaltacağını ifade etti.
