Kıvırcık saçların en büyük düşmanı sahiplerinin kullandıkları ürünler... Bu ürünler içindeki kimyasallar özellikle kıvırcık saçların yapısına zarar veriyor. Ancak doğru ürünler kullanıldığında elektriklenmeyen kıvır kıvır saçlarla göz almak mümkün. İşte kaçınmanız gereken o içerikler ve ürünler...
Kıvırcık saçların bakımı zordur. Doğru ürünler kullanılmadığında elektriklenen, kuruyan ve düzleşen saçlarınızda dökülmeler bile başlayabilir. İyi beslenmeyen saçlar zamanla dökülerek tepki verir. Hem saçınız hem de saç deriniz için bazı kimyasallardan uzak durmanız şart.
İşte kıvır kıvır buklelerinize düşman olan o ürünler...
SÜLFATLAR
Kıvırcık saçların yanı sıra diğer saçların da düşmanı olan kimyasalların başında sülfat geliyor. Sülfat, farklı adlar altında şampuan içeriklerinde görülebiliyor. Sodyum laurel sülfat, sodyum lauret sülfat gibi...
Peki sülfat ne işe yarar? Sülfatlar şampuanın köpürmesini ve yağların parçalanmasını, böylelikle de temizlik hissinin oluşmasını sağlar. Ancak bu madde kirleri parçalarken saç derisinin doğal yağını da parçalar ve derinizin kurumasına sebep olur. Bu da özellikle kuruluğa meyilli kıvırcık saçları olumsuz etkiler. Saçlarınızın kabarmasına ve elektriklenmesine sebep olan sülfat, kaşıntı, kepeklenme ve dökülmeyi de beraberinde getirir. Bunun için tuzsuz/sülfatsız şampuan seçmek önemlidir.
FORMALDEHİT
Formaldehit koruyucu bir bileşiktir ve satın aldığınız ürünün bozulmadan uzun süre dayanmasını sağlar. Ancak özellikle hassas ciltlilerin saç derisinde alerjiye sebep olmasıyla da bilinir. Saç derisinde tahriş ve saç dökülmesine sebep olan formaldehitin aynı zamanda kanserojen olduğu düşünülüyor.
İçerik listesinde yer almasa bile yüksek ısı altında formaldehite dönüşen metilen glikol ve glioksilik asit gibi başka kimyasal bileşikler de formaldehitin taşıdığı riskleri barındırıyor.
Formaldehitin saç bakımında kullanıldığı bir diğer alan ise kimyasal düzleştiriciler. Formaldehit, kimyasal düzleştirme işlemi sırasında bukle yapısına zarar vererek düzleştirmekte ve bukle milini kırılgan hale getirerek saça uzun vadeli zarar verdiği biliniyor. Zaten daha kuru ve hasara karşı daha hassas olan kıvırcık saçlar üzerinde formaldehitin etkisi kat kat büyüyor.
PARABENLER
Parabenler, koruyucu ve mantar öldürücü özellikleri sebebiyle birçok kozmetik üründe kullanılıyor. Parabenlerin bu işlevi her ne kadar yararlı görünse de deriyi tahriş etme potansiyellerini ortaya koyan araştırmalar da var. Parabenler kozmetiklerde mikrobiyal kontaminasyonu önlemede etkili olsa da alerjik kontakt dermatite yol açabilir. Bu nedenle cilt bakım ve saç bakım ürünlerinde kullanımı git gide azalmaktadır.
Parabenler östrojeni taklit ettiği için, kadınlarda hormonal işlevleri kesintiye uğratarak, saç dökülmesini artırabileceğine dair araştırmalar mevcut. Aynı zamanda meme kanseri ve diğer üreme sorunları ile ilgili de risk barındırdıkları düşünülmektedir.
SİLİKONLAR
Bazı şampuanlarda ve saç kremlerinin tamamına yakınında dimethicone adıyla içerikte listelenen silikonlar, saçı pürüzsüzleştirme ve yumuşatma özellikleri nedeniyle kullanılır. Saç kremlerinin saç derisine sürülmemesi için yapılan uyarıların başlıca sebebi de silikonların derideki gözenekleri tıkamasından dolayıdır.
Saçın etrafında ince, kaygan ve pürüzsüz bir tabaka oluşturan ancak suyun saç gövdesine girip çıkmasını engelleyen bir yapıya sahip olan silikon, "doğal yağlar gibi davranan sentetik yağlar" olarak tanımlanıyor.
Silikonlar, nemi hapsedip elektriklenmeyi de önlemesiyle başta kıvırcık saçların güzel görünümüne ve taranmasına katkıda bulunur. Ancak zamanla saçta birikir ve saç tellerinin nefes almasını engeller. Saçları ağırlaştırması nedeniyle uzmanlar silikonlu ürünleri sık kullanmamakta fayda olduğunu belirtiyor.
