Hatipoğlu anladı martavalcılar hâlâ anlamadı
Ünlü ekran vaizi, dün anhasını, minhasını ortaya koyup taşları oturttu.
TV hocası Nihat Hatipoğlu’nun Sabah gazetesindeki Cuma mesajlarını, medyadaki siyaset cazgırları için açtım. ‘Öfke Cuması’ protestoları ışığında, güncel anlam ve karşılıklarını çıkararak uyarladım.
“Dünya Müslümanları özeleştiri yapmalı” diye başlıyor.
Yukarıdaki illüstrasyon eşliğinde, sadece yazıyla değil çizgiyle de resmederek devam ediyor.
BUYURUYOR Kİ: “Dünyadaki emperyal güçler, insanlığın kimyasını bozdu. Fakat Müslümanlar, İslam’ın asla onaylamayacağı yanlış bir tevekkülle, sadece duaya sığınıp fiili bir toparlanma içine girmiyorlar...”
AÇILIMI: Yani Trump muhipliğinde deniz bitti. ‘Trump iyi, Amerika kötü’ şeklindeki zorlama Amerikan karşıtlığının foyası çıktı.
‘Trump dost, Amerika düşman’ diyen göstermelik anti-emperyalizm duvara dayandı, laf cambazlığının makyajı dökülüyor.
Hele Kudüs provokasyonundan sonra, yanıltıcı ve oyalayıcı propaganda mızrağı artık çuvala hiç sığmıyor.
Gazap Cuması gösterilerindeki kalabalıkları Trump’ın aslında İslam düşmanlığı yapmadığına, sistemin bu melaneti ona zorla yaptırdığına inandıramazsınız.
Trump’ı yanımıza alıp Amerikan sistemine karşı çıkma fantazileri tutmaz. Kendimizi kandırmayalım, ‘çevir kazı yanmasın’ edebiyatını bırakalım.
Medyada tıraşı kesip gerçekçi tepkiler verme zamanı. Siyasi sözler de lafta kalmasın, eyleme geçirilsin.
Trump, kendisine laf söyletmeyen muhiplerini bile ofsayta düşürdü. Kimseye anlatamazsınız buradaki güya ‘ince siyaset’i. Top çevirerek algıya oynama sevdalarından vazgeçin ve acilen selamı sabahı kesmek dahil, bu provokatörü dışlama seçeneklerini gündeminize alın.
BUYURUYOR Kİ: “Temkinli ve akıllı olmalıyız...”
AÇILIMI: Amerika’yı toptan karşımıza almak yerine, ferasetli davranıp Trump’a direnen sistemi doğal müttefik görelim. Ekonomik ve diplomatik ambargo imkânlarımızı aşacağından, Trump’la ilişkilere amborga koymaya bakalım. Hatta dünyanın geri kalanıyla da ortaklaşıp hep birlikte bu kifayetsiz kaçığı nasıl izole edeceğimize odaklanalım.
BUYURUYOR Kİ: “Kardeşliğimiz nereye gidiyor?
Eskiden “müminler kardeştir” esasına bağlıydık. Şimdi karşımızdaki Müslüman’ın imanını sorgular olduk.
Karakter ve menfaatimizin uyuştuğu kişileri dinlerine bakmadan dost edindik...”
AÇILIMI: Size kusurlarınızı gösteriyor, hatalarınızı söylüyor, iyiliğiniz için eleştiriyor diye dostlarınızı, kardeşlerinizi... Yüzünüze güldüğü için hoşunuza giden ve nefsinizi okşayan riyakârlara değişmeyin. Etrafınızı ve toplumunuzu iki yüzlülüğe, münafıklığa zorlamayın. Sizi bölen ve zayıf düşüren asıl fitne, tek ses olmak adına içinizdeki farklı seslerin ihanetle suçlanıp bastırılmasını istemektir. Şeytana uyup bu yanılgıya düşmekten sakının.
BUYURUYOR Kİ: “İbadet yaptık. Ahlakını unuttuk. Komşu hakkı, tüyü bitmemiş yetim hakkı konusunda hassasiyetimizi yitirdik.Günahlarımız kudretimizi kemirdi...”
AÇILIMI: Çatalı, bıçağı sağ elle tutup yemek yeme sünnetine gösterdiğiniz hassasiyeti, haram yememe, kul hakkı yedirmeme konusunda da göstermedikçe hakiki takva sahibi olamazsınız, iki yakanız bir araya gelmez, dünyanızla birlikte ahiretinizi de kaybedersiniz.
BUYURUYOR Kİ: “Özeleştiri bir tevbedir. Hatadan ders almak demektir...”
AÇILIMI: Uyarılara kulak asın, eleştiriye açık olun. Başka türlü ümmetin beli doğrulmaz, iflah olmazsınız vesselam.