Fenerbahçe saha içinde kalabiliyor

Spor gündeminde konu Fenerbahçe olunca haberlerin seyri farklı hâller alıyor. Televizyon kanalları kesintisiz yayın akışına geçiyor, gazete baskıları artırılıyor, hatta nakliye araçları bile bekletiliyor.

İşin daha ilginç yanı, gizli yürütülen bir soruşturma konusunun, normalde yalnızca savcının bilmesi gereken bir bilgi olmasına rağmen, önemli bir haber kanalında muhabirler tarafından halka sunulması oluyor.

Suç varsa adalet gereğini zaten yerine getiriyor.

Sonuç: Sadettin Saran serbest kaldı.

Fenerbahçe Spor Kulübü başkanı olmak zordur; yolu dikenlidir, patikalıdır, çilelidir. Dostu azdır, düştüğünde düşmanı çok olur.

Sadettin Saran, Eyüpspor galibiyetinin ilk iki golünü savcının yanında izleyebildi; son golü ise kendi imkânlarıyla arabasında takip edebildi. Maçın son dakikalarında takımının yanına gitmeye çalıştı ve bunu başardı.

Tribünü selamladı, taraftarı 2011 yılına götürdü. Söylediği ise Fenerbahçe Spor Kulübü başkanı olmaktan dolayı çok mutlu olduğuydu.

“Taraftarımızın bana sahip çıkmasını ömrüm boyunca unutmayacağım. İnşallah şampiyon olacağız ve onları mutlu edeceğiz.”

Sadettin başkan, maç sonu oyuncularıyla selamlaşırken birlik ve beraberlik mesajı veriyordu.

Ben dünyanın en iyi insanı mıyım? Hayır. Kusursuz muyum? Hayır.

Devlet çağırırsa, nerede olursak olalım hemen gelirim. Verilmeyecek hesabımız yok. Başkaları gibi gelmemezlik yapamayız. Bu ülke bizim.”

Saha içine dönersek; Domenico Tedesco, “Oyuncularımdan bu maçta maksimum performans göstermelerini istedim.” Maksimum performansın sonucu ise sarı lacivertlilerin net galibiyeti oldu. Talisca yıldızlaştı, Asensio klasını gösterdi, Duran ise “Kiralık olsam da buradayım.” mesajını verdi.

Fenerbahçe, sezonun ilk yarısı sona ererken zirve takibini sürdürdü. Ligin ilk yarısını namağlup tamamladı; derbilerde ise mağlubiyet yaşamadı.

Bakıldığında sarı lacivertliler, eylül ayında başkanını değiştirdi. Giden başkan ülkenin en zengin üç insanından biriydi, ayrılan teknik direktör ise dünyanın en iyileri arasında gösteriliyordu. Gelenler ise iktidarla kavgalı bir başkan stajyer olarak görülen bir teknik direktör.Hedef, on bir yıl sonra özlenen şampiyonluğa ulaşmak.

İsmail Yüksek, “Son altı ayda bu camiada yaşanmayan hiçbir şey kalmadı. Her şeye rağmen ayaktayız. Ligin ilk yarısını namağlup bitiren tek takımız. Bu taraftar ve bu camia kenetlendiği sürece önümüzde kimse duramaz. Bu camiayı mutlu edeceğiz. İnşallah her şey çok güzel olacak.”

Kerem Aktürkoğlu ise, “Son zamanlarda üst üste çok olay yaşandı fakat biz her zamanki gibi güçlenerek çıkıyoruz. Alnımız ak, başımız dik. Türkiye’nin en şerefli, en temiz, en büyük kulübü burası. Kazanmaya devam edip yolun sonunda şampiyon olacağız, inşallah.” ifadelerini kullandı.

Nihat Kahveci: Fenerbahçe'de Alman disiplini var, İtalyan defans taktiği ve disiplini var, ön tarafta Brezilya, İspanya vari topa dokunuş ve pas trafiği var.

Domenico Tedesco maç sonu; “Bugün bizler için özel bir gündü. Haberleri görünce hepimiz şok olduk. Biz bir aileyiz ve aile bireylerini önemsiyoruz. Çalışanlar için de kolay değildi. Ancak bugün doğru cevabı verdiğimizi düşünüyorum. Sahaya odaklandığımızı gösterdik ve bunu oyuna yansıttık. Oyuncular da bunu sahada gösterdi. Şartlar ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın ‘Biz buradayız.’ mesajını verdik. Maçtan sonra soyunma odasındaki atmosfer de oldukça pozitifti.”

Sonuca dönersek yılların kırılgan takımı olan Fenerbahçe uzun yıllar ( 8 yıl sonra) artık saha içi ve dışında kalabiliyor, eskiden olduğu gibi güçlüyüm diyebiliyor.

Dün akşam üzeri oynanan maçta, Beşiktaş tribünü bir pankart açtı şöyle yazıyordu;

Hak yiyenler değil,hakkı yetenler kazanacak.

Ülkenin futbol gündemi yine değişik durumlardan geçiyor, bakalım bu sefer haklı olan kazanacak mı?

YORUMLAR (2)
2 Yorum
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.