Fenerbahçe şampiyonluğuna inanan var mıydı?
Futbol tuhaf bir oyun! Çok para harcayıp, onca borca onca tanınır oyuncuya, küresel tanınır bir teknik adamı olan bir takım bile kümede kalmaya çalışan takımlar karşısında zorlanmalar yaşıyor. Sezon boyunca birçok kez bu olaylara şahit olduk.
Cuma akşamı lider Galatasaray, Osimhen maaşı ile kurulmuş Bodrumspor karşısında net bir galibiyet aldı. Farklı bir durum değil. Ancak diğer gün basına yansıyan haberlere bakıldığında, Galatasaray gövde gösterisi yaparak kazandı. Maç boyunca 27 şut çekti. Çoğu zaman Fenerbahçe maçları sonrasında da aynı başlıklar atılıyor. Bu iki takımın harcadığı paralara göre bu maçlar ölçü değil.
Farklı kazanmaları çok normal. Asıl gövde gösterisi yapmaları gereken iki takımıda yenen, Az Alkmaar olmalı.Young Boys gibi takımlara elenmemeli.
José Mourinho'nun,Samandıra klasöründen dün akşam 4-2-3-1 sistemi çıkmıştı. Takımın en formda iki oyuncusu Oğuz Aydın- Kostic diğer klasörün içinde kalmıştı.
Bazen elde fazla oyuncu olmasıda ters etki yaratıyor.Baskı haftalarının arttığı ortamda Jose Mourinho denemelerinden vazgeçmemişti.Rakip ceza alanına süratle top götürecek,Maxim den başka oyuncusu olmayan takımı ilk 15 dakikada doldur boşalt larla kalabalık Kayserispor defansını aşmaya çalıştı,bundada başarılı olamadı.
Bu denemelerinde birinde golü kalesinde gördü. Sahada maç boyunca akıllı oynayan bir Kayserispor, akılsızca,şuursuzca oynayan bir Fenerbahçe vardı. Topu yere indirip,Tadic pozisyonunu değişince sarı lacivertliler oyuna hükmetmeye başlamıştı.Aranan gol ise kaleci Bilal hatası,Talisca fırsatçılığı ile gelmişti.
Saint Maxim getirdiği toplar dışında takımın hiçbir yeri işlememiş, Kalabalık defans hattını aşmak için kenar ortalarına gerek vardı. Tadic ve Szymanski sadece elini kaldırıyordu, doğrusu olan topu kaldırıp kulelerine pozisyon hazırlamaktı. Bunu sadece El Nesyri için yaptılar,ondada başarı çıkmadı.
Kayserispor disiplini elinden bırakmadığı gibi,hızlı çıkışlarıyla rakibini korkutmuştu. Sahanın en istekli oyuncularından olan Gökhan Sazdağı 30 metre taşıyarak çıkardığı ortasını, Nazon çok rahat kafa golü ile bitirdi. Gol sonrası gelen yetiş Dzeko - Oğuz - Kostic değişikliği sonrası, Saint Maxim bu sefer kendi atarak olası sıkıntıyı erteledi.
Osayi Samuel dışında bütün oyuncular baskı kurmaya gitmişlerdi. Kalabalık defans bloğunu aşmak için kullanılan tek çözüm kenar ortalarıydı. Organize ataklar unutulmuştu. Maç önü ve sonrası konuşulacak olan hakem Oğuzhan Çakır, VAR kararı ile verdiği penaltı, sarı lacivertlileri maçta ilk defa öne geçirdi.
250 milyon Euroluk takımda olsanız rakibiniz sizin bir oyuncunun maliyeti kadar olsa dahi birde Mourinho iseniz son ana kadar temkinli giriyorsunuz. Bu temkinli düşünce yanı sıra, Galatasaray kazandıkça artan baskı dün akşam iyice belirginleşti son dakikada gelen Taha golü Fenerbahçe'nin çok şeyini aldı.
Mabed tekrar bir yıkım ile karşılaştı.
Sonuç olarak başta Jose Mourinho, Ali Koç, Acun Ilıcalı ve bir çok oyuncu baştan beri şampiyonluğa inanmamışlardı. Galatasaray altı hafta kala 5.inci yıldızını dün akşam takmış oldu.
Fenerbahçe taraftarı Ali Koç istifa diyemez mi?
Ülke olarak geldiğimiz durum, yanlış olan bir duruma itiraz edemediğimiz. Sesin biraz yükseldiği durumda kolluk kuvvetleri yada mekan sahibinin sert müdahalesi ile karşılaşılması.
Oysa Ali Koç başkan geldiği günden itibaren açıklamalarında istenmediğim yerde durmam sözü vardı! Ortada yedi yıldır başarısızlık var suçlu hiçbir zaman başkan olmadı, oldurulmadı. Kimler tarafından; sosyal medyada seçtiği troll yorumcuları,futbol takımı basın sözcüleri tarafından.
Dün akşam azda olsa taraftar sesini yükseltti onda da çevik kuvvet ile karşı karşıya kaldı. Şampiyonluk için yönetime getirilen Acun Ilıcalı ise açıklamasında; Bizim için çok çok üzücü bir akşam. Burada kaybedilen 2 puan son derece ağır bir hasar. Bununla ilgili de hem şahsım hem yönetimimiz adına sorumluluğu alıyoruz. Sorumluluk derken!
Sonuç olarak yedi yıldır kriz anlarını yönetmek de başarılı olamayan Ali Koç dün akşam yine sessiz kalarak durumu geçiştirdi. Serdar Ali Çeliker söylemi ile part time çalışan bir başkan ile başarı gelmez, gelmedi. Bu sene Aziz Yıldırım’ı suçlayamazsın, Federasyon diyemezsin, hakemler diyemezsin. Ne diyeceksin…
Takımı ile ilgili uzun zamandır açıklama yapmayan sayın başkanı bu hafta içi başka siyasi partilere ziyaret ederken, yada mağaza açılışlarında görür müyüz?
