Statükonun çaresizliği

Amerika’nın demokratları popülizmle nasıl mücadele edilemeyeceğini gösterdi. Trump’a karşı mücadelede, Trump yöntemleri kullanarak mevzi kazanmaya çalışmak, makul olarak savunulması mümkün olmayan akıl dışı argümanların genel geçerlilik kazanmasından başka bir işe yaramadı. Seçildiği günden beri, ironi, alay, ciddiye alınmama vs. gibi yaklaşımlar, Trump’ı zayıflatmadı bilakis güçlendirdi. 

Kendilerini kanaat önderi olarak görmeye alışık olanların ciddi bir meydan okumayla karşılaştığı zaman yaşadığı klasik çaresizlik bu. Trump ve muadillerinin fikirlerinin saçma olması, ciddiye alınmaması için bir gerekçe değil. Trump başkanlık yaptığı dört yıl boyunca, mizahın her türlüsüne konu oldu. Ama günün sonunda 74 milyon seçmenin teveccühünü kazanan bu adamın, kitleleri nasıl olup da ikna edebildiği sorusuna ciddi bir cevap verilemedi. 

Seçimleri kaybettiği halde, 74 milyonun desteğini almış bir kişinin Twitter hesaplarının kapatılması ise şüphesiz Trump’ın giderayak kazandığı başka bir zafer oldu. Gerçek bir demokrat olduğu şüpheli ancak demokratik meşruiyeti şüphe getirmeyen bir adamın Twitter hesaplarının kapatılması, statükoyla mücadele ettiğini söyleyen bir kişinin komplo teorilerine sağlam bir argüman taşıdı. 

* * *

ABD,  Trump ve muadilleri ile mücadele kabiliyetine sahip olmadığını gösterdi. Trump gitti ama, düşüncesi kalıcı bir şekilde yaşayacak gibi gözüküyor. Trump’a karşı bir zafer kazanılmadı sadece bir mevzi kazanıldı. Kalıcı zafer ancak Trump’un peşinden gidenlerin ikna edilmesi ile elde edilebilir. 

Trump gitsin ne olursa olsun mantığı altında birleşenler, kendi siyasi tezlerinin de tartışmaya, onarılmaya, düzeltilmeye ve yenilenmeye ihtiyaç duyduğu gerçeği ile yüzleşemediler bile. Oysa Trump’un iktidara geliş nedenlerinin en önemlisi merkez siyasetin toplumun beklentilerini karşılayamaması idi. Siyasi gerilimin yaşandığı her ülkede ve tarihi dönemde aktörler ne pahasına olursa olsun iktidara gelmek ya da iktidarı korumanın, sorunların yegane çözümü olduğu düşüncesine kapılıyor.  Oysa kalıcı çözümler  ancak siyasi gerilimi ortaya çıkaran nedenlerin ortadan kaldırılması ile mümkün . 

Bu dirayeti her toplum gösteremiyor. Avrupa’da yükselen aşırı sağ da ABD benzeri bir seyir izliyor. Siyaset Avrupa’da da gün geçtikçe daha fazla aşırı sağın cazibeli söyleminin esiri haline geliyor. En şöhretli örneği Brexit olan bu siyasi dalganın diğer Avrupa ülkelerinde neden olacağı yapısal değişimleri önümüzdeki yıllarda muhtemelen daha somut  yaşayacağız. 

* * *

Arzulanmayan siyasi gelişmeleri, popülist liderlerin söylemi kitleleri cezbediyor formülüyle izah etmeye çalışmak, toplumsal dinamikleri kavramayı imkansız hale getiriyor. Bizim "uygun” bulduğumuz liderleri tercih edince sağduyulu bulduğumuz seçmenleri, ‘’yanlış’’ bir parti seçince, popülizmin cazibesine kapılmış şuursuz kitle olarak değerlendirmek sadece duygusal bir tatmin sağlayabilir. 

ABD seçimleri ile tüm dünyada yaşanan paradigma değişiminin en somut örneğini gördük. Artık eski söylem ve teorilerle bugünün dinamiklerini kavramak ve anlamlandırmak mümkün değil. Dönüşümü elde hazır şablonlarla değil, kendi dinamikleri ile kavramak gerekiyor. Bu ezberlerin bozulduğu konforsuz bir alana girmek anlamına geliyor. Değişim denilen şey de zaten bu cesareti göstermekle mümkün.

YORUMLAR (8)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
8 Yorum