Taşgetiren: Kaftancıoğlu'na yönelik tavır İstanbul hesaplaşması

Ahmet Taşgetiren ve Mehmet Ocaktan KARAR TV'de yargının Kaftancıoğlu kararından Demirtaş'ın ortak paydalar çıkışına kadar gündemin öne çıkan başlıklarını değerlendi.

KARAR Yazarları Ahmet Taşgetiren ve Mehmet Ocaktan KARAR TV'de gündemi değerlendirdi. Ocaktan, Kaftancıoğlu'nun aldığı ceza, Sayın Cumhurbaşkanının 1997'de aldığı ceza ile hemen hemen aynı, ikisi de devleti tahkir etmekten, aşağılanmaktan ceza almış oldular, bu ilginç bir durum derken Taşgetiren de, ''Erdoğan'ı o dönem mahkum eden ve siyasi yasaklı hale getiren kararda siyasi bir karardı. İktidarın gerek İmamoğlu'na gerek Canan Kaftancıoğlu'na yönelik tavrı bir anlamda İstanbul hesaplaşmasını ister istemez gündeme getiriyor'' ifadelerini kullandı.

Özgürlükler sadece bizim için değil herkes için olmak zorunda olduğunun altını çizen Ocaktan, ''Maalesef geldiğimiz noktada şöyle bir kanaatim var, Türkiye'nin solundaki ve sağ muhafazakar İslamcı kesimlerdeki her iki tarafın yobazları hiç değişmiyor. Bu ülke adına kaygılıyım. Canan Kaftancıoğlu'nun yıllar önce attığı tweetlerden ceza aldı. 2 tanesi Sayın Cumhurbaşkanı'na hakaretten bir tanesi de devlete yönelik aşağılamadan dolayı. Asıl suçu teşkil eden Sayın Cumhurbaşkanının 1997'de aldığı ceza ile hemen hemen aynı, ikisi de devleti tahkir etmekten, aşağılanmaktan ceza almış oldular bu da ilginç bir durum'' dedi.

KAFTANCIOĞLU'NA YÖNELİK TAVIR İSTANBUL HESAPLAŞMASI

''Erdoğan'ı o dönem mahkum eden ve siyasi yasaklı hale getiren kararda siyasi bir karardı. Tayyip Erdoğan şimdi de o şiiri okuyor ama hakkında dava filan açılmıyor. O iklimde o tür kararlar veriliyordu ve savunanlar da vardı.'' ifadelerini kullanan Taşgetiren şu anda aynı iklimin olduğuna vurgu yapıp sözlerine şunları ekledi:

''İktidarın gerek İmamoğlu'na gerek Canan Kaftancıoğlu'na yönelik tavrı bir anlamda İstanbul hesaplaşmasını ister istemez gündeme getiriyor. İstanbul Tayyip Erdoğan'ı Tayyip Erdoğan yapan sembol bir şehir. Belediye başkanlığından başlayıp Cumhurbaşkanlığına gelen süreçte İstanbul bir sıçrama tahtasıydı. Canan Kaftancıoğlu siyasi yasaklı hale getirildi. İstanbul'un başkanlık seçimi başarısında önemli bir rolü var.''

Selahattin Demirtaş davasında ''Seni Başkan seçtirmeyeceğiz'' sözünün etkili olduğunu hatırlatan Taşgetiren, ''İktidar Abdullah Öcalan'la son yerel seçimlerde iletişimi sürdürüyor onun mektubunu televizyonlarda okutuyor ama terörün bedelini Selahattin Demirtaş'a soruluyor. HDP oyları şu anda çok belirleyici olacak. Bütün bunlar haklı ve adil bir yönetimin uzantısı olarak görünmüyor. Bence yargının bu ölçüde muhafazakar bir iktidar döneminde siyasallaşmış olması muhafazakar çizgiye yönelik çok önemli bir bagajdır. Geleceğe taşınacaktır. Yarınlarda da hep bu hatırlatılacak sizin iktidarınızda en güçlü oldunuz dönemde yargıyı çok kötü kullandınız denilecektir'' dedi.

DİNİN İDEOLOJİK HALE GETİRİLMESİ HEPİMİZ İÇİN ÇOK TEHLİKELİ

Ocaktan, ''Dinin bu kadar ideolojik hale getirilmesi hepimiz için çok tehlikeli bir şey. Ak Parti içindeki bu parti bağlılığı ya da lidere bağlılık öyle bir dini motiflerle süslenir hale geldi ki bunu konuştuğunuz zaman insanların dini duygularını rencide edecek. Aynı zamanda da dinin üzerinde büyük bir yük oluşturduğunu nedense insanlar görmek istemiyor. Dini burada promosyon malzemesi olarak kullanmanın kime ne faydası olabilir, maalesef böyle bir noktaya geldik'' şeklinde konuştu.

SELAHATTİN DEMİRTAŞ İLETİŞİM KURULABİLİR BİR İNSAN

Selahattin Demirtaş'ın "Büyük değişime hazır olun. Kimseyi dışlamayın. Herkesin el ele, yan yana durması için uğraşın. Ortak paydamız demokratik cumhuriyettir, ortak evimiz Türkiye’dir, ortak devletimiz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir" sözlerine ilişkin konuşan Taşgetiren:

''Selahattin Demirtaş iletişim kurulabilir bir insan diye bakıyorum ben yine HDP iletişim kurulması gereken bir siyasi yapıdır. Bunu ben vatandaş olarak söylüyorum. Hatta aynı siyasi görüşü benimsemediğimiz için ben de rahatlıkla dışlayabilirim. Bu insanlar bu memlekette yaşıyor. Meclisin 3. büyük partisi 6 milyon oy alıyor. Ben bir yazar olarak nasıl bunları elimin tersiyle itebilirim. Asıl yadırgaması gereken 84 milyonun Cumhurbaşkanı olan birinin onu dışlamasıdır iktidar ortağı MHP'nin görüşmeye paydaş olmaması görmemesidir bu akıl alır bir şey midir? Asıl ayrımcılık orada yapılıyor. Bunu demez mi HDP'ye oy veren vatandaşlar.''


Demirtaş'ın sözlerini anlamlı bulanları hedef gösteren medya kuruluşlarını eleştiren Ocaktan, ''Ahlaki üstünlük kaybedilince muhafazakar dindar gazetelerde Demirtaş'ın ortak evimiz Türkiye'dir sözünden rahatsızlık duyuyor. Bu sözler önemli sözler dediğimiz zaman hedef alıyorlar ve her türlü hakareti yapabiliyor bir medya kuruluşu. Nedense O muhafazakârlık anlayışı Öcalan'ın mektubu TRT'de okunurken rahatsız olmuyor ya da Öcalan'ın kırmızı bültenle aranan kardeşi TRT'de konuştuğu zaman rahatsız olmuyor. Hiçbir zaman gazetelerinde ve televizyonlarında bu ne kepazelik demediler, bunu MHP de demedi'' ifadelerini kullandı.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (6)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
6 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN