Gelecek ekranda değil geçmişinde

Gelecek ekranda değil geçmişinde

Teknolojiye dair ürkütücü senaryolarıyla şok eden distopik bilim kurgu dizisi ‘Black Mirror’ın dört yıldır beklenen 6. sezonu yayımlandı. İnsanlığın dijitale mahkum olduğu pandemi sürecinin ardından beş yeni bölümle dönen dizi gerçek suç belgesellerini eleştiren ‘Loch Henry’, aşırı dramatize biyografik dizileri yeren ‘Joan İğrenç Biri’ bölümleriyle kendi yayın platformu Netflix’i trollüyor.

SALİHA SULTAN

Her bölümde teknolojinin hem birey hem de toplum üzerindeki etkilerini inceleyen farklı hikayelere yer veren, son yılların en başarılı bilimkurgu dizilerinden Black Mirror, dört yıldır beklenen 6. sezonuyla geri döndü. 2011’de İngiliz Channel 4 kanalında yayınlanan dizi, kazandığı başarı sonrasında 2015’ten itibaren Netflix’te yayınlanmaya başladı. İlk bölümünde izleyicisini büyük bir etik tartışmasının içine sürükleyen, insanın hayal bile edemeyeceği ancak zaman ilerledikçe ‘Aynı Black Mirror’daki gibi’ deyimiyle karşılanan teknolojik gelişmeleri ekrana getiren dizi, her bir sezon bittiğinde teknoloji tutkunlarını günlerce sürecek bir travmayla baş başa bıraktı.

İlk beş sezonunda ‘teknoloji kahini’ olarak boy gösteren dizi, dünyayı gözündeki dijital lensten izleyen insanlar ya da vatandaşlarını uygulamadaki beğeni derecesine göre sınıflandıran yönetimler gibi akla hayale gelmeyecek senaryolara sahne olmuştu. Dizinin yaratıcısı Charlie Brooker’ı yeni sezon için durduran, senaristlerine ‘biz bile bu kadarını hayal edemezdik’ dedirten pandemi sürecinde ise, gerçek dünyada şahit olduğumuz Çin hükümetinin WeChat uygulaması, birçok ülkenin vatandaşlarının telefonuna indirttiği çeşitli uygulamalarla insanlığın her adımını kontrol etme çabası gibi olaylar ise dizinin yeni sezonunu daha da heyecanla beklenir hale gelmişti.

İZLEME ALIŞKANLIĞINDAN BAŞARI HIRSINA 5 ACAYİP ÖYKÜ

Dizinin yeni sezonu ‘yüzünü satan’ oyunculardan, uzaydaki görevleri sırasında kopyaları yeryüzündeki aileleriyle yaşamını sürdürmeye devam eden 5 acayip öykü ile takipçilerinin karşısında. Ancak Black Mirror bu kez ‘teknoloji kahini’ rolünü bir kenara bırakmış, yani izleyicinin geleceğine değil daha önce hiç olmadığı kadar geçmişine odaklanmış durumda. Dizi yeni sezonunda hikayelerinin çoğunda özellikle pandemi sürecinde dünyanın izleme alışkanlıklarını yeniden şekillendiren, abonelerini katlayan Netflix’i trollüyor, teknolojiye neredeyse hiç yer vermeyerek, seyircisini bu kez izleme alışkanlıkları üzerinden sarsıyor.

Netflix’in popüler ‘gerçek suç belgeselleri’ni eleştiren ‘Loch Henry’, Salma Hayek’in ‘yüzünü satan bir oyuncu’ olarak yer aldığı, aşırı dramatize edilmiş biyografik dizilerini ve teknolojiye erişim uğruna hiç okumadan imzalanan elektronik sözleşmelerin insanın hayatını gasp edişini irdeleyen ‘Joan İğrenç Biri’ şimdiden dizinin yeni sezonunun üzerinde en çok konuşulan iki bölümü. Sezonun en zayıf halkası olarak görülen ‘Denizin Ötesinde’de uzaydaki iki astronotun kopyaları üzerinden yeryüzündeki varlık mücadelesini izlerken, ‘Mazey Day’ bölümü ise günümüzdeki bu teknolojik bağımlılığın arkasında geçmişte TV’lerde, gazetelerde büyük rağbet gören paparazzi haberlerinin yattığını fısıldıyor. Son bölüm olan ‘Şeytan 79’ ise, bir kişisel gelişim kitabının bir insanı başarı uğruna bir katile bile dönüştürebileceğinin etrafında geziyor.

Özetle, heyecanla beklenen yeni sezonda ‘teknoloji kahini’ rolünü bir kenara bırakan Black Mirror, izleyicisine ‘geleceğini görmek istiyorsan, ekrana değil geçmişine bak’ mesajı veriyor.

21kr02man.png

Yeni sezonun ilk bölümü ‘Joan İğrenç Biri’nde gerçek Joan karakterine Annie Murphy (solda), onu drama dizisinde canlandıran Joan karakterine ise Salma Hayek hayat veriyor.

O ÜYELİK SÖZLEŞMESİNİ OKUMADAN İMZALAMAYACAKTIN!

Black Mirror’ın yeni sezonun ilk bölümü ‘Joan Is Awful’ (Joan İğrenç Biri) şimdiden altıncı sezonun en popüler bölümü. İspanyol ressamın hayatını ele alan biyografik filmde ‘Frida’ya hayat veren Salma Hayek’in rol aldığı bölüm, ironik bir şekilde yayınlandığı Netflix’teki biyografik dramaları eleştiriyor. Hayek dizide, yapay zeka ile üretilecek bir film için sadece ‘yüzünü sattığı’ küresel yayın platformunun aynı zamanda hayatını da filme dahil ettiğini görünce şaşkına dönen kendini canlandırıyor.

‘Joan İğrenç Biri’, sıradan bir kadın olan Joan’ın Streamberry adlı Netflix benzeri bir platformda kendisinin ve o gün yaşadığı her şeyin bir dizinin ana malzemesi haline geldiğini gördükten sonra hayatının alt üst oluşunu izleyiciye aktarıyor. Dijital mecraların giriş anahtarı olan sayfalar dolusu üyelik sözleşmelerini irdeleyen bölüm, ‘kabul ediyorum’ kutucuğunu işaretlemeden önce neyi kabul ettiğinizi iyice okumadığınız takdirde başınıza gelebilecekleri gözler önüne seriyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN