Vatandaş dağılmaz mı?

İBB Başkanı İmamoğlu hapiste yatacak mı?

Hukukçuların söylediklerine göre yatmayacak. Şartlı tahliye düzenine göre yatmak için 3 yıl ceza almak gerekiyormuş.

Yani bu cezayı verenler Ekrem İmamoğlu hapislerde sürünsün de Belediye seçiminde Cumhur iktidarını alt etmek neymiş görsün diye düşünmediler.

Siyasi yasaklı olmasını istediler.

Siyasi yasak İmamoğlu’nun belediye başkanlığı görevine devam etmesine de mâni.

Cumhurbaşkanı adayı olmasına da…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hikayesinin aynısı bu.

Aynı fabrikada imal edilmiş gibi.

(Devlette devamlılık esastır lafı doğruymuş demek ki…)

Hafızalardaki mutlu sonla bitmiş eski mağduriyet hikayeleri bir an muhalefeti canlandırdı.

Erdoğan kendisine yapılanın aynısını İmamoğlu’na yaptı diye düşündü birçokları.

Belki de tarih tekerrür eder.

İmamoğlu’nun mağduriyeti muhalefete iktidar yolunu açar.

Fakat anlık bir canlanmaydı. Arkası gelmedi.

Daha doğrusu gelemedi.

‘Hikaye’nin doğal etkisini tesahüp etmekte aksadılar.

Evet, İyi Parti lideri Akşener yeterince coşkulu ve heyecanlıydı.

6’lı Masa’nın diğer bileşenleri, Karamollaoğlu, Davutoğlu, Babacan, Uysal, Akşener kadar heyecanlı değildiler belki ama yakından ilgilendiler.

Fakat, bu tam teşekküllü mağduriyet hikayesinin muhtemel ‘semere’sine CHP’nin tüzel kişiliği çok kontrollü yaklaştı.

İlgilendiler. Bir takım duygulu cümleler kurdular.

Hatta CHP lideri Kılıçdaroğlu “Baba oğul” benzetmesi bile yaptı.

Ama sanki CHP bu ‘mağduriyet’ten istihsal edilebilecek siyasi avantaja talip olmak istemedi.

“Tamam, adamımız mağdur edildi ama o kadar da abartmayalım” der gibiydiler.

Akşener’in ‘coşku’suna üstü bazen kapalı bazen açık ihtirazi kayıtlar düştüler.

CHP’nin Kılıçdaroğlu’nun ‘ortak aday’lığına odaklanmış olması mıydı bu ikircikli tutumun sebebi?

Bir hedefe odaklanınca tali olduğunu düşündüğün meseleleri gözden kaçırabilirsin.

Siyaset, böyle hadiseleri ıskalamamanın yolunu bulabilirdi.

Bulmadı.

Gerçekten, ‘ortak aday’ mı Kılıçdaroğlu?

Herkes mutabık mı?

Sorulsa, ilgililer Kılıçdaroğlu’nun adaylığının faydalarını ve sakıncalarını anlatabilirler.

Konuşsalar, birbirlerine de anlatabilirler.

Bilmiyorum, dün Kılıçdaroğlu ile Akşener bir araya gelecekti. Bu yazı buluşmadan çok önce baskıya gitmiş olacak.

Belki konuşurlar.

Uzlaşmayı lüzumlu görüyorsan, konuşunca uzlaşırsın.

Lüzumlu görmüyorsan uzlaşmazsın.

Akşener’in ‘seçilecek aday’ vurgusu Kılıçdaroğlu’nun ortak aday olamayacağını mı ima ediyor?

“Bu şarkı burada bitmeyecek” demesi ortak adayın Ekrem İmamoğlu olması gerektiği anlamına mı geliyor?

İyi ama, İmamoğlu siyasi yasaklı?

Henüz değil.

Ama her an olabilir. Siyaset zamanlamayı öyle ayarlar ki seçim günü ortalıkta adaysız kalırsın. Böyle bir riski göze alabilir misin?

Yoksa Akşener Masa dağılmaksızın, mutabık kalınan konularda mutabakat devam ettiği halde ortak adaysız, herkes kendi adayıyla seçime girmeyi mi planlıyor?

Ya da Kılıçdaroğlu, eğer ben ortak aday olmuyorsam ayrı ayrı girelim fikrini piyasa tabiriyle ‘satın almış’ mı?

Muhalefet İmamoğlu’nun mağduriyetini çarçur etmeye çok yakın.

Sonuçta, 6’lı Masa kendisini sıcak, heyecan uyandırıcı bir mevzuya raptetmeyi başaramadı.

Dışarıdan bakınca dağınık görünüyorlar.

Ortak adayda anlaşamazlarsa hepten dağılmazlar mı?

Diyelim onlar dağılmadı…

Vatandaş dağılmaz mı?

YORUMLAR (34)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
34 Yorum