Hükümet, çiftçilerin yanında yer alarak güçlü hibelerle destek veriyor. Çiftçilerin sosyal güvenlik alanındaki yardımlarını teşvik etmek ve emekliliklerini kolaylaştırmak amacıyla yeni uygulamalar devreye alınacak. Milyonlarca çiftçinin sigortalı çalışmasını teşvik edecek olan bu uygulamalar, özel prim dönemi uygulamasının ardından sosyal güvenlik prim desteği ile devam edecek. Ayrıntılar haberimizde...
Türkiye hükümeti, tarım sektöründeki çiftçilerin sosyal güvenliğini güçlendirmek ve emekliliklerini kolaylaştırmak için çeşitli adımlar atıyor. Bu adımların başında, özel prim dönemi uygulamasıyla kayıtlı istihdama geçişi teşvik etmek ve sosyal güvenlik prim desteği sağlamak geliyor. Ayrıca, çiftçilerin girdi maliyetlerini düşürmek için su kullanım hizmet bedelinde yüzde 50 indirim yapılması planlanıyor.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı AK Parti seçim beyannamesinde yer alan diğer adımlar da oldukça önemli. Örneğin, tarımda istihdam edilen genç nüfusun sosyal sigorta prim tabanı genişletilerek, sisteme girişleri kolaylaştırılacak ve çiftçinin gelirini garanti altına almak için belli ürünlerde fark ödemesi yapılacak.
11 MİLYAR HİBE VERİLECEK
Gelecekteki hedeflerine yönelik adımlar atmaya devam eden Türkiye, tarım sektörüne yönelik önemli yatırımlar yapmayı planlıyor. 100 adet tarıma dayalı ihtisas sanayi bölgesinin kurulması planlanıyor ve bu bölgede yaklaşık 200 bin kişiye iş imkanı sağlanacak. Yatırımların yanı sıra, Avrupa Birliği destek programları kapsamında 20 milyar liralık yeni yatırım yapılacak ve bu miktarın 11 milyarı hibe şeklinde çiftçilere sunulacak. Ayrıca, çiftçilerin sosyal güvenlik primlerine destek sağlanacak ve stratejik ürünlerde kuraklığa dayanıklı çeşitlerin çiftçilere tohumluk olarak temin edileceği açıklandı. Bu tarım sektörüne yönelik yapılan yatırımların, hem ülke ekonomisine katkı sağlaması hem de çiftçilerin gelirlerini arttırarak yaşam standartlarını yükseltmesi hedefleniyor.
Hububatta mazot ve gübre gibi iki temel girdi için uygulanan destekler ekim öncesi ödenmesi uygulaması diğer girdi ve ürünleri de kapsayacak. Stratejik ürünlerin yeterliliğini izlemek amacıyla arz güvenliği takip sistemi kurulacak ve herhangi bir nedenle üretim yapılmayan, boş bırakılan tarım alanları üretime kazandırılacak. Tüm bu adımlar, Türkiye'deki milyonlarca çiftçinin sosyal güvenliğini artırmak ve tarım sektörünü güçlendirmek için atılıyor.
Hükümet, tarım sektörüne destek olmak için birçok adım atıyor ve çiftçilerin gelirlerini garanti altına almaya yönelik yeni modeller hayata geçiriyor. Arz güvenliği ve sürdürülebilirlik açısından önemli olan çiğ süt ve kırmızı et üreticilerinin gelirlerinin korunması için yeni bir model geliştiriliyor.
Bu kapsamda, sözleşmeli üretim uygulamaları yaygınlaştırılacak ve yerinde üretim, yerinde tüketim anlayışıyla kent tarımı projeleri hayata geçirilecek. Organik tarım ve iyi tarım uygulamaları da iki katına çıkarılacak.
Üretici birliklerinin kurumsal kapasitelerinin güçlendirilmesi de hedefler arasında yer alıyor. Bu sayede, çiftçilerin müşterek sorunlarına çözüm bulunması ve daha etkin bir şekilde örgütlenmeleri sağlanacak.
Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati tarafından yapılan açıklamaya göre, tarımsal sulamadaki enerji maliyetlerinin azaltılması için yeni bir adım daha atıldı. Çiftçilerin yoğun talepleri üzerine, 2023 tarımsal sulama tarifesinin tarımsal destek bütçesinden yüzde 50 oranında desteklenmesi kararı alındı. Bu sayede, su kullanım hizmet bedelinde yüzde 50 indirim yapılacak ve çiftçilerin girdi maliyetleri düşürülecek.
2023 yılında su kullanım hizmet bedelinin bir önceki yılın seviyelerine, hatta altına inmesi bekleniyor. Bu kararın çiftçiler için önemli bir destek olduğu ve tarım sektörünün daha da güçlenmesine katkı sağlayacağı düşünülüyor.
