Sedat Peker'den 7. video: Kokain trafiğini anlattı

Sedat Peker'den 7. video: Kokain trafiğini anlattı

Sedat Peker, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya cevap vereceğini açıkladığı videoyu da yayınladı. "Süleyman Soylu, uyuşturucu satıcısıyla resmimi koymuş. İnsanlara 'Bunlar yeni bir teşkilat kurdu' diyorsun" diyen Peker, yurt dışına kaçış serüvenini anlattı. Kokain trafiği ile ilgili de çarpıcı detaylar paylaşan Peker, Mehmet Ağar'ın Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım ile kokain rotasını organize ettiğini söyledi.

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, 7. videosunda mekan değişikliğine gitti. Peker, bu kez bir toplantı odasından yayın yaptı. Peker "Mekanı değiştirdiğimizi farketmişsinizdir. Türkiye'den kalabalık misafirlerimiz geldiği için değiştirdik" dedi.

Peker'in ayrıca arkasındaki bir panoda üst başlığında İran ve alt başlıklarında Mersin-Sabiha Gökçen-?S.D. yazması dikkat çekti. Beyaz panoda ayrıca şu 3 kitap yer aldı:

*Oral Çalışlar: Hazreti Ali

*Mümin Sekman: Her Şey Seninle Başlar

*Dostoyevski: Ezilmiş ve Aşağılanmışlar

Mehmet Ağar'ın Antalya'da ameliyat olduğunu belirten Peker "Centilmenlik gereği bu kez onun için yoklama almayacağım" dedi.

"ÇOCUĞUN CİĞERİ YANMIŞ SORU SORUYOR"

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'a soru sorduğu için AA'dan kovulan muhabir Musab Turan hakkında konuşan Peker "Anadolu Ajansı muhabiri Soylu ile ilgili soru sordu. Çocuğun abisine hemen FETÖ'cü suçlaması yaptılar. Orada soru sorduğu Bakan'ın abisi FETÖ'den içeride yatıyor. Yaptıkları savunmanın mantıksızlığı ortada. Çocuğun ciğeri yanmış soru soruyor. Devletin ruhunu yok ettiler" ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Soylu'nun kendisine yönelik açıklamaları da cevap veren Peker "Süleyman Soylu, uyuşturucu satıcısıyla resmimi koymuş. İnsanlara 'Bunlar yeni bir teşkilat kurdu' diyorsun. Doğrudur o şahısla fotoğrafım var fakat bu adam uyuşturucu taciri ise neden cezaevinde değil" diye sordu.

"O GÖRÜNTÜLERİ NEDEN VERMİYORSUNUZ?"

Peker, şöyle devam etti: "Bir İçişleri Bakanı, televizyondan bana 'Karısının iç çamaşırının altına saklanıyor' diyor. Ben ona böyle cevap vermem. Biz, edep ahlak biliriz. İlk geldiklerinde kadın polis yoktu, daha sonra geldi dedim. Eşime ve çocuklarıma silah doğrultan polislerin görüntülerini neden vermiyorsunuz. Daha sonra aramaya katılan iki kadın polise teşekkür etmedin mi? Şimdi milletin aklıyla dalga geçiyor.

'KÖFTECİ YUSUF' İDDİALARINA CEVAP

Bir de Köfteci Yusuf iddiası var. Nedir anlatayım. Ahıska Türkleri'nin sürgünüyle ilgili Bursa'da bir anma yapılacak. 15 bin kişi parkın içinde, konuşma yapacağım alanda bekliyor. Oraya gitmeden önce, beni aradılar. Köfteci Yusuf’ta oturduklarını ve benim hayranım olduğunu söylediler. Gittik ve tanıştık. Orada 4 arkadaş var, iş insanları. Bu arkadaşların et kesim tesisleri varmış. Köfteci Yusuf'a 'Burayı satın alır mısın' diye teklifte bulunmuşlar.

"KÖFTESİNİ BİLE YEMEDİM AMA ŞİKAYETTE BULUNMUŞ"

Bankanın eksper değeri şu kadar ama 'Sana daha ucuza vereceğiz' diye konuşmuşlar. Bankaya kredi borcumuz var o nedenle demişler. Bunlar da benim yakınım oldukları için çekinip emniyete gitmişler, olaydan haberim bile yok. Bu arkadaşlar gözaltına alınmış sonra hepsi serbest kalmış. Bu şahıs daha sonra Emniyet'e gidiyor; 'Sedat Peker'den de davacıyım' diyor. Köftesini bile yemedim ama şikayette bulunmuş. Benim bu dosya ile ilgili aranmam yok, hiçbir şeyim yok. Benim Köfteci Yusuf’la ne ihtiyacım olur, ben köfte satmak istesem zaten satarım."

İçişleri Bakanı Soylu'yu bir kez daha hedef alan Peker "Süleyman Soylu akrabama baskı yapıyormuş. Reşat Baba severim sayarım, paran var mırın kırın ediyormuşsun. Sakın bir hataya düşme…" ifadelerini kullandı.

Peker, yurt dışına kaçış macerasını da detaylıca anlattı.

Peker'in açıklamalarının devamı şöyle:

"Türkiye'den çıktım, kitaplarımı aldım ve arada eşim, çocuklarım geliyor. Kimseyle işim olmadan sakin bir hayat yaşıyorum. 8 ay sonra bana Türkiye'den bir davet geldi. Bana 'Resmini ve parmak izlerini alacağız' dediler. 'Ama bu suçlulara yapılıyor' dedim. Onlar da 'Uygulamamız böyle, bu şekilde' dedi, ben de verdim. Tabii yılların kurduyuz bunun ne anlama geldiğini biliyoruz. Meğer Türk Interpolü'nden istek gelmiş. Sonra Sırbistan gazetelerinde haberler yapılmaya başladı. Sırbistan'la kimin arası iyi tabi Türkiye'nin. Hemen işi anladım. Orada çok seviliyoruz, deli oluyorlar.

"YÜZLERCE ASKER KALDIĞIM EVİ BASTI"

Sonra Kosova'ya geçtim, orada da benim için deli oluyorlar. Savaş zamanı yaptığımız yardımlardan dolayı bana plaket veriyorlar. Baktım orda da sıkıntılar oluyor Makedonya'ya geçtim. Oradaki Türk partisinin başkanı Enes Orhan 'Burada kal' dedi. Kendisi iktidarın ortağı. 3 ay sonra Amerika, Saddam'ın sarayına öyle girmedi. Yüzlerce asker kaldığım evi bastı. Tabi bizim büyükelçilikten aktarmışlar orada silah olur diye. Geldiler, evde çoluk çocuk var. Ne oldu dedim; vize ihlali yapmışsın dediler. Bunun cezası 50 euro.

"NEREYE GİTSEM DEPORT"

Bana bir belge imzalatmak istediler. Baktım Üsküp-İstanbul uçağı. Orada bir blöf yaptım. 'Ben siyasi bir kişiliğim, hepinizi AİHM'de mahkum ettireceğim' dedim. Orada bir kadın tanımıyorum kendisini, o da 'Suç falan' dedi. Bana Kosova'ya gider misin dediler ve gittim. Kosova da karışacağı için Arnavutluk'a geçtim. Oturup kitap okuyordum bir rahat bırakın da… Ukrayna'ya gittim orada deport. Nereye gitsem deport.

"CUMHURBAŞKANLIĞI ÖZEL YAZIŞMALAR YAPMIŞ"

Arnavutluk'ta beni havalimanında gözaltına almak istediler, orada çok güçlü bir aile var ve onlar araya girdi. Daha sonra Emniyet Müdürü geldi 'Bırakın' dedi ve bu şekilde Fas'a geldim. Fas'ta da 3 gün sonra polisler geldi. Bir nefes aldırmadılar bana. Arkadaşım aradım 'Böyle bir şey yok’ dedi. Peşinden Ukrayna'daki arkadaşı aradım, o oradaki gizli yazışmaları bulmuş. Cumhurbaşkanlığı benimle ilgili özel yazışmalar yapmış. Cumhurbaşkanlığı normalde böyle işlere bakmaz. Oradan da 3 yıl deport almışım. Gidecek ülkeler bitti.

Fas'tan çıkacağım zaman, uçuş iznim iptal edilmiş. Ben de uçak yerine kalabalığa karıştım. Telefon telefon kimsenin haberi yok, sabahın 5'inde Birleşik Arap Emirlikleri'ne geldik. Bizim Dışişleri Bakanı'mız bayramlaşmak için burayı arıyor. Bizimki daha kıdemli neden o aramıyor da bizimki arıyor. Rusya'ya da gidemem Çeçenistan meselesi yüzünden.

"AÇIKLAMA YAPIN ÜLKEDEN AYRILACAĞIM"

Bana taahhüt versinler; Sedat Peker videoları yapmayı bıraksın, hemen yarın ülkeden çıkacağım. Ben sözünde duran bir adamım. Almanya'ya gitsem Can Dündar orada da onunla anlaştı, Amerika'ya gitsem FETÖ orda, onla anlaştı, İsrail'e gitsem Yahudilerle anlaştı, Yunanistan'a gitsem 'tarihi düşman'la anlaştı. Gidecek ülke mi var nereye gideyim? Bir insana bu zulüm olmaz. Ama beni uyandırdılar. Beni seven insanları toplayıp zulüm etmek istiyorlarmış. Şimdi uluslararası hukuk öğreniyorum günlerdir. Yapın bir uluslararası açıklama sabah buradan ayrılacağım."

KUTLU ADALI NASIL ÖLDÜRÜLDÜ?

Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı'nın öldürülmesi ile ilgili de konuşan Peker, şunları kaydetti:

"1996 yılında Kutlu Adalı'nın öldürülmesini anlatacağım. Eskiden Mehmet Ağar, Korkut Eken hep beraberiz. Korkut abinin odası, Ağar'ın odasının yanında. Genciz, vatanseveriz. Genelde iş adamlarını gönderiyorlar bana. Bana dediler ki; Kıbrıs'ta bir adam var, Kıbrıs'ı Yunan'a satmak istiyor. İki tane profesyonel adam ver. Ben de 'Abi, sana kendi öz kardeşimi vereceğim' dedim. Biletlerden bakabilirler. Korkut Eken, Atilla Peker bu cinayetten ne kadar önce gittiler? Meğer adam bugünlere hazırlanmış, Kıbrıs'ı falan sattığı yok ama bizi kendi insanımıza düşman ettiler.

Bunlar bir şey yapamadan döndüler ama daha sonra Eken'in adamları Adalı'yı öldürmüş. Daha sonra Korkut abiyle karşılaştık. Korkut abi 'O iş halloldu' dedi. Atilla Peker kanser oldu, evde yatıyor. Namuslu adamdır doğruları anlatır. Biladerim korkmaz doğruları anlatır; öldürseydi öldürdü derdim. Zaman aşımına girdi zaten. Meğer adam Denktaş'ın mücadele arkadaşıymış. Karısının mücadelesini hep uzaktan izledim. Bana diyorlar ki; bu zamana kadar neden anlatmadı? Siz her gördüğünüzü anlatıyor musunuz? Hepimiz birbirimizin aynısıyız. Şimdi anlatacağım."

PEKER KOKAİN TRAFİĞİNİ ANLATTI

Kokain trafiğini de anlatan Peker, şu ifadeleri kullandı:

"Kokain, en son Kolombiya üzerinden geliyordu. Kolombiya'da en son Haziran ayında 4 ton 900 kilo yakalandı. Rota sıkıntıyı düşünce, Venezuela üzerinden taşımaya başladılar. Bu güzergahı kurmak için Venezuela'ya Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım gitti. Caracas'tan kuru yük gemileri direkt Türkiye'ye gelebiliyor ama konteyner gemileri Dominik üzerinden gelmek zorunda. Kokain bu şekilde Türkiye'ye geldikten sonra yatlarla 500 kiloluk sevkiyatlarla limanlara dağıtılıyor.

Suriye'nin Lazkiye üzerinden de yapılıyor. Kıbrıs'ta Halil Falyalı üzerinden para trafiği yürüyor. Halil Falyalı Kıbrıs'ın sahibi gibi artık. Devletimiz Kıbrıs'tan FETÖ'cüleri alıyor. Peki, Türkiye'de 10 tane dosyası olan adam neden alınamıyor? Kıbrıs'ın şu anki Cumhurbaşkanı iyi adam, o bu işin içinde mi bilmiyorum. Erkam Yıldırım Kıbrıs'a gittiğinde Halil Falyalı'nın misafiri oluyor. Binali Bey’in böyle bir organizasyon içinde olduğunu düşünmüyorum. Tüm organizasyonun ağları bu şekilde. Mehmet Ağar da bu organizasyonun tam içinde."

"MEHMET AĞAR İLE SAVAŞ BULDAN İYİ ARKADAŞTI"

Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ile 1994'te öldürülen HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın eşi Savaş Buldan'ın arkadaş olduğunu belirten Peker, Ağar ile ilgili iddialarını sürdürdü:

"Mehmet Ağar'ın Emniyet Müdürlüğü döneminde en iyi arkadaşları; Behçet Cantürk, Hüseyin Başbaşin ve Savaş Buldan. Bütün bu işadamları onun arkadaşı. Kürt iş adamı diyorlar ya hepsi uyuşturucu işi yapıyordu. Ağar hepsinden para aldı. Çünkü adamın Cumhurbaşkanı olmak hayali vardı. Geçmişini temizlemek için Milli Güvenlik Kurulu'ndan 'Devlet bu tip adamları temizler' diye sözlü bir karar çıkarttırdı. Uğur Mumcu'nun görüşüne katılmasanız da bu adam şehittir.

Öldüğü zamanda terörden beslenen uyuşturucu lord'ları bunu yazıyordu. Uğur Mumcu şehit ediliyor yanına ilk gelen kim Mehmet Ağar. Katil cinayet yerine ilk gelendir. Mumcu’nun eşine diyor ki; 'Bir tuğlayı çekersek duvar yıkılır…' Bana işadamını arattırıyorlardı PKK ile iş yapıyor diye. 'Abi, bu adam nasıl PKK'lı olur Çorumlu' diyorum. Ya iş yapıyormuş deyip bana adamı arattırıyorlardı. Sonra adam, bunun yanına gidiyor Bond çanta ile neler neler…"

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI'NDA NELER OLUYOR?

Peker, Bakan Soylu'nun yakını Sadık Soylu ile ilgili de çarpıcı iddialarda bulundu:

"Senin bir akraban var Ankara'da Sadık Soylu. Bir iş merkezi var, Next Level diye geçiyor devletin bir yeri. Devletin bütün adamları buraya geliyor. Bütün iş adamları orada. Burayı devlet mi yönetiyor yoksa Sadık Soylu mu? Bir de Erdal Kayapınar diye biri var. Çevre Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürü'ymüş kendisi. Bununla ilgili FETÖ soruşturması var, nasıl kapandı? Bu kişi devletin binasında bakan gibi nasıl oturuyor? Savcılar delil istiyor. Kamera kayıtları var gidin, bakın. İnanın, bakanlık personeli Murat Kurum'u o adam kadar aramıyordur."

KENDİSİNİ SİLEN ÜNLÜ İSİMLERE SESLENDİ

"Parti, gazete ve basın desteği ile bu kadar insan topluyorsunuz. Basın desteği yok, teşkilat yok, bir satır yazıyla... O sevimsiz suratınla mahallede okey masası kuracak adam toplayamazsın" diyerek Soylu'ya eleştirilerini sürdüren Peker, videoyu şu sözlerle noktaladı:

"Türkiye'de en çok resmi olan insanım. Bazıları resimleri siliyorlarmış. Yüce Allah ne diyor biliyor musun süslü Süleyman? Abese Suresi 17. ayet 'Ey insanoğlu! Sen ne kadar da nankörsün' diyor. Sen zaten nankörsün o ayrı, o eski dostlarımızın içinde de varmış. Ben demiyorum yüce Allah diyor. Vicdan ya, yarım saat orada uyuşturucu konusunu anlatmışsın. Hayatım uyuşturucu satanların ölümüyle suçlanmakla geçti. Benim seni rezil edeceğimi düşünemedin mi? BTK'dan devamlı yazdırıyorsunuz ya, siteler kapansın diye. Ne oldu kapattınız bir tanesini, ne oldu?"

NE OLMUŞTU?

Organize suç örgüt lideri Sedat Peker, 2 Mayıs'ta yayınladığı ilk video ile Türkiye'nin gündemini değiştirdi. Hem kamu görevlileri hem eski ve yeni siyasetçileri hedef alan Peker, yayınladığı ilk videosunda Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ile kamuoyunda 'Pelikancılar' olarak grubu hedef almıştı.

Peker, ikinci bir videoda da Mehmet Ağar ve oğlu AK Parti milletvekili Tolga Ağar ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu. Peker, 3. videoda da yine siyasetçileri hedef almıştı. 3. videonun ardından Peker'in iddiaları ile ilgili İçişleri Bakanlığı ilk kez açıklama yapmıştı.

Peker, yayınladığı 4. videoda ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu hedef almıştı.

Soylu, Peker'in kendisine yönelik iddialarına Twitter'dan cevap vermişti, "Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa Aziz milletimizin gözü önünde idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım" ifadelerini kullandı.

17 Mayıs'ta da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sedat Peker'in kendisiyle ilgili tüm iddiaların araştırılmasını istemişti.

Son videosunu Peker, 20 Mayıs'ta yayınlamıştı. Soylu'ya yönelik "Sabıkalı Erdal Araz'ı 14 farkla genel başkan seçildikten sonra MYK'ya sen üye yapmadın mı?" diyen Peker, Hürriyet gazetesine yapılan saldırı ile ilgili de itirafta bulunmuştu.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (27)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
27 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN