Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, ABD Merkez Bankası Fed’in olası faiz artışının gelişen piyasalara yönelik sermaye akışlarında oynaklıklara neden olabileceğini belirtti.
Moody's açıklamasında, “Fed’in olası faiz artışı ABD ekonomisinin gücünü ortaya koyarken, gelişmekte olan ekonomilere yönelik sermaye akışlarında potansiyel oynaklıklara neden olabilir” ifadesini kullandı.
Fed’in bugün faiz artışı yapmaması durumunda, önümüzdeki aylarda bu yönde adım atmasının beklendiğini belirten Moody’s, “Faiz artışının yapılması ABD ekonomisinin trendin üzerinde bir büyüme ile yolunda olduğu yönündeki düşüncemizi güçlendirecek. Büyüme trendinin 2016 yılında döngüsel zirveye ulaşması olası. ABD’de yüksek büyüme gelişmiş ekonomilerdeki büyüme beklentilerini artırırken, olası faiz kararının gelişmiş ekonomilerdeki faizler ve para birimleri üzerinde dikkate değer etkisi olmasını beklemiyoruz” ifadesine yer verildi.
Aşağı yönlü risklerine katkıda bulunabilir
Moody’s Fed’in olası faiz kararının özellikle ağırlıklı olarak dış finansmana ihtiyaç duyan bazı gelişmekte olan ekonomilerin aşağı yönlü risklerine katkıda bulunabileceğini vurguladı.
Gelişmekte olan ekonomilerin Fed’in olası faiz artışına tepkilerinin çeşitlilik göstereceğini belirten Moody’s, “Gelişmekte olan ekonomilerin kredileri Fed’in olası faiz artışına belirli ölçülerde maruz kalıyor. Sınırlı tamponları ve politika alanı olan ekonomiler sermaye akışındaki ve yatırım algısındaki ters dönüşlere ilişkin en riskli durumda olanlar” değerlendirmesinde bulundu.
Gelişmekte olan ekonomilerde değer kaybı
Bu yıl gelişmekte olan ekonomilerin para birimlerinde büyük çaplı değer kayıplarının yaşandığının altını çizen Moody’s, Fed’in olası faiz artışının yanı sıra Çin’in büyümesindeki yavaşlamanın da gelişmekte olan ülkeleri etkileyebileceğinin altını çizdi.
Açıklamada gelişmekte olan ekonomilere ilişkin şu ifadeler kullanıldı:
“Gelişmekte olan ekonomiler içerisinde 2015 yılında para birimi piyasalarında en büyük aşağı yönlü hareketler Brezilya, Türkiye, Rusya, Güney Afrika, Meksika ve Endonezya’da görüldü. Bu para birimlerinde dolar karşısındaki değer kaybı yılından başından bu yana ortalama yüzde 17 olarak gerçekleşti.
Malezya kur oranında düşüş kaydetti
Enerji ihracatçısı Malezya, kur oranında büyük çaplı düşüş kaydetti. Para birimindeki değer kayıpları genelde ihracatın artacağına dair bir işaret olsa da, genellikle yerel piyasalarda türbülansa neden olarak toplam büyümeyi etkiliyor.
Özellikle Türkiye için, liranın daha fazla değer kaybı döviz cinsiden borçlanmanın maliyetini dikkate değer şekilde artırabilir.”
Daha düşük emtia fiyatlarının ve sermaye akışında yaşanabilecek oynaklıkların gelişmekte olan ekonomiler önünde zorluklar oluşturabileceğini belirten Moody’s, rezerv tamponları ve ihtiyatlı politikaları olan ekonomilerin negatif etkiyi azaltabileceğini vurguladı.
Faiz artışının ABD’ye etkisi oldukça az
Moody’s, “(Fed’in olası faiz artışından) En çok etkilenen ve ileriki dönemde de en çok etkilenme riskiyle karşılaşabilecek piyasalar, yerel zorlukların kur ve finans piyasalarındaki oynaklığa katkıda bulunduğu Brezilya, Rusya, Türkiye ve bir oranda Güney Afrika olabilir” ifadesine yer verdi.
Kredi derecelendirme kuruluşu, olası faiz artışının ABD ekonomisi üzerindeki etkisinin oldukça küçük olacağını belirterek, “Fed’in faiz artışının kademeli olarak artmasını bekliyoruz. Fed’in fonlama oranı önümüzdeki iki yıl boyunca 150-200 baz puan artabilir” değerlendirmesinde bulundu.
ABD dolarının önümüzdeki dönemde güçlenerek ABD merkezli şirketlerin karlarını etkileyebileceğini belirten Moody’s, “Çin şimdiden para biriminin değerinde dikkate değer düşüşler yaşadı. Önümüzdeki dönemde baskılanmanın devam etmesi olası. Fakat Fed tarafında ufak bir faiz artışı büyük çaplı hareketlere yol açmaz” dedi.
LONRRA/AA
