Para sorunu ve Hazine garantili müteahhitler

Sermayeci politikalar bitmiştir. Yeni anlayış özelleştirme yerine kamulaştırmadır. İnsan onuru ve güvenliği için özelleştirmede aşırılığa gitmenin zararları görüldü.

Bu sorun şimdilik sağlık sektöründe ele alınıyor. Ama süre ilerleyince dikkatler daha da artacaktır. Özelleştirilmiş kamusal mallar yeniden kamulaştırılacaktır.

***
Şimdi gelelim bizim meselemize. Şehir Hastaneleri...
Müteahhitlere hizmet üzerinden verilen Hazine garantileri ile devasa hastaneler yaptırıldı ve yaptırılmaya devam ediliyor.
Ama işin en kötü tarafı şu: Şehir hastanesi yapılan yerlerde, şehir içindeki hastaneler de kapatılıyor.
Sağlık tek ve devasa bir yerde toplanıyor.
Şimdi soru şu: Salgın hastalık veya enfeksiyon durumunda bir hasta koca hastaneye geldiğinde ne olacak? Bütün hastane ve hastalar nasıl bir risk altına giriyor?

***
Acaba bugün yaşanan salgın hastalık 3 yıl sonra olsaydı ne olurdu?
Mesela şehir içlerindeki hastaneler kapatılmış, arsaları satılmış, yerlerine AVM'ler yapılmış olsaydı...
Ne yapardık?
Koca şehir hastanesinin bir bölümünü mü karantina hastanesi yapabilirdik? Ya da şimdi yaptığımız gibi, derhal eski hastane kalmış ise hemen yeniden mi açardık?
Ankara'da kapatılmış hastaneyi yeniden açmadık mı?
Neyse, diyeceğimiz şudur: Umarım bu yaşadıklarımız bize ders olur. Umarım şu şehir hastanesi meselesini Milletin huzurunda yeniden gözden geçiririz. Umarım sağlık gibi çok ciddi bir meseleyi para hesabına feda etmeyiz.

ADRES BANKALAR:

Ülkeler kurtarma paketi hazırlıyor.
Kimisi herkese 1000 dolar veriyor, kimisi faturaları siliyor. Şirketlere ve insanlara kaynak üstüne kaynak aktarılıyor.
Biz ise adres olarak bankaları gösteriyoruz: Bankaya gidin ve kredi çekin...
Hazinede para yok... Kasa tamtakır. Hazine garantili projeler şimdiden kasayı kilitledi. Ama asıl ilerleyen yıllarda kilitlenecek.
Kaç yüz milyar dolar Hazine garantisi verildi bilen de yok. Yani bilen var da onlar Londra'nın tahkimcileri. Bizim ülkemizde bu hesaplar ticari sır.
Oysa bu Hazine garantilerini Türk Halkı ödüyor. Ama hesap soramıyor.
O nedenle bizde adres Hazine yerine bankalar oldu.
Ülkeyi en azından şirket gibi yönetebilseydik bile bu duruma düşer miydik? İnanın bilmiyorum. Ama müteahhitlere ödemeler peşin...
Müteahhitlerin arkasında TC Devletinin Hazinesi var. Ya Milletin zor durumunda yanında kim var?

DOĞALGAZ İNDİRİMİ

Evde kalın diyoruz.
Ekmek var mı, faturalar ödeniyor mu? sormuyoruz.
Yukarıda bahsettim, bir çok ülke bu zor dönemde doğalgaz ve elektrik faturalarını dahi ödüyor.
Tamam biliyoruz ki, bizde para yok.
Ama yine biliyoruz ki, 1- ithal ettiğimiz doğalgazı Avrupa piyasasından çok yüksek fiyata alıyoruz. 2- Yine biliyoruz ki, bizim doğalgaz ithalat fiyatı Brent Petrol fiyatına endeksi. 3 ila 9 ay arasında petrolde yaşanan sert düşüş fiyatı doğalgaza da yansımış olacak.
Söylediğimiz çok ama çok basit...
Yılsonuna doğru düşmesi kesin olan ithalat fiyatını şimdiden tüketiciye yansıtabiliriz. Petrol yüzde 50'den fazla düştü. O zaman biz şimdiden yüzde 20 indirim yapabiliriz.

Fiyatı düşeceği kesin olan ürünü ısrarla pahalıya satmanın anlamı ne olabilir?
İthalat fiyatı da yüzde 50 düşünce, sen de o zaman indirimi sınırlı tutarsın ve erken indirimin faturasını almış olursun. Bu kadar basit...
Önemli olan vatandaşı bu zor ve sıkıntılı günlerde yalnız bırakmamaktır. Yoksa her gün bir şeyler söylemiş olmanın artık hükmü de kalmamıştır.
Bugün söyleyecek söz ve yapılacak hizmet önemlidir.

YORUMLAR (42)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
42 Yorum