Trump övüyorsa aman dikkat

ABD Başkanı’nın, rüşvet-i kelam dağıtmadaki ölçüsüz cömertliği dillere destan, bunu Suudi dostlarından iyi kim bilir?

Kral Selman’ı kaç kere göklere çıkardı. Ballandıra ballandıra anlatmadı mı “Biz olmasak o koltukta iki hafta oturamazsın” dediğini... “Sizi korumak için kendimizi yırtıyoruz” diye çıkıştığını... “Paralarından başka hiçbir şeyleri yok” gibi tanımlamalarla nasıl küçük düşürdüğünü... ‘Haydi pamuk eller cebe’ telefonlarını, bir ‘alo’yla önlerine ne ekstra kabarık hesap pusulaları koyduğunu...

Dilinde bakla ıslanmıyor, yediği kabalık ve küstahlık herzelerini marifet gibi pazarlamıyor mu?

Hepsi de ‘onları seviyorum’ diye başlayan skandal zevzeklikler. Amerika’yı yeniden nice büyük yaptığını göstermek için saldığı salmalardan başka tutunacak dalı yok. Varsa yoksa çıkardığı faturalar, şişirdiği hesaplar...

Hava atmak uğruna ‘dost’ dediklerini, ilk popülist şovda bozuk para gibi harcamaktan çekinmiyor.

‘Görgüsüzüm ama para bende’ hırtlığının kaç kez kitabını yazdı.

Muhataplarını silkelenecek kerize indirgeyerek aşağılıyormuş, enayi suretinde karikatürize ederek gülünçleştiriyor hatta rezil ediyormuş, eline düşeni haraca kesen zorba gibi görünüyormuş, övgüde mübalağaya kaçınca övüyor mu sövüyor mu belli olmuyormuş, dili alaycı ve rencide ediciymiş, elini veren kolunu kurtaramıyormuş, kıstırdığını ezerek basbayağı söğüşlüyor izlenimi veriyormuş, gözü net getiriden başka bir şey görmüyor diye yanlış anlaşılıyormuş, umuru değil...

Pişkince indirilecek hazır cukkaya bakıyor o, semtine bile uğramıyor öteki kaygılar, uzun vadeli brüt menfaatle ne ilgilenecek!

Magandalıklarıyla böbürlenen, kimden ne kopardığıyla caka satan süzme bir çıkarcı egoistle karşı karşıyayız.

Sorsanız, kendisinden öncekilerin ‘aptal’lığını ortaya çıkaran gelmiş geçmiş ‘en uyanık’ başkan. Amerikalıların gözünde haklarını yedirmeyip kuruşu kuruşuna arayan, unutulmuş batıklarını kurtaran, sağda solda takılı birikmiş alacaklarını tahsil eden bir kahraman tahsildar olmaya oynuyor.

Başkan değil haza para sayma makinesi mübarek...

Bir de Suudilere sormalı, dostları Trump’ta ne gördüklerini. Sadık mı, ahmak mı, yoksa ikisi bir arada bir ‘sadık-ı ahmak’ mı? Sonra da ‘Ahmak dostun olacağına akıllı düşmanın olsun’ diyorlar mıdır, içleri yanarak?

Demezler mi ‘ikram var dövmekten beter’...

Peşinatı avucuna saydırmadan yaralı parmağa tükürmediğini saklamayan şov düşkünü bir popülist paragöz var karşımızda. Yarın, hangi sıkı pazarlığı gösterisine malzeme yapacağı, neyi nasıl kullanacağı bilinmez.

Ha, Trump’ın S-400 alımında Türkiye’nin elini rahatlatması fena mı oldu, hiç değil.

Üzerimizdeki yaptırım baskısını tamamen kaldırmasa da hafifletti mi, hafifletti.

Ankara’nın hanesine yazılacak bir başarı var mı ortada, var.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu süreci çetin bir müzakereyle yönetti mi, yönetti.

Bunu teslim etmek için Trump’ın takdirine ya da referansına da ihtiyacımız yok.

Ama Trump’la ilişkilerde azami dikkati elden bırakmamaya ihtiyacımız şiddetle devam ediyor.

Yüze gülmesine, kinayeli güzellemelerine filan aldanmamalı. Yarın, ne karşılığında bu iyiliği yaptığına dair tuhaf hikayeler anlatmayacağını garanti etmiyor çünkü. Bire bin katarak, habbeyi kubbe yaparak acayip çamlar devirmeyeceğine kim güvenebilir?

Evet, desteğinin lafı bile nefes aldırdı fakat unutmayalım; bunu Obama’dan insaflı ya da adil ve hakkaniyetli olduğu için yapmadı. Bizi daha çok sevdiğinden, kara kaşımıza kara gözümüze hayranlığından da değil. Üstelik, iyiliklerini çarpıtarak ve borçlandırarak abartmak gibi, Obama’da olmayan kötü huyları da var.

YORUMLAR (33)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
33 Yorum