“Ellerine altın versen değerini üç günde tenekeye çevirirler”
Türk ekonomisi ne çekiyorsa, gerekçe olarak isabetsiz, zamanlama olarak yanlış ve miktar olarak yüksek oranlı faiz indirimlerinden çektiği kesindir.
Hükümetin 100 (yüz) çeşit iş yaptığını ve bunların 99’unun isabetli olduğunu varsayalım.
Gereksiz bir şekilde ve yanlış zamanlarda indirilen faiz oranlarının oluşturduğu ve oluşturacağı finansal dengesizlikler ve olumsuz yan etkiler, bu “99 faydalı iş”in etkisini, enflasyon yoluyla, kesinlikle sıfırlar.
Öğrencilerin deyimiyle, bu olguda, bir yanlış 99 doğruyu götürüyor.
Öte yandan “Mar‘uf” tek bir doğru, pek çok yanlışı düzeltebilir, bir bilseler.
Dolar 15 TL’yi aşınca, piyasalarda, “bundan sonra ne olacak?” ve “ne yapmalı” en çok sorulan sorular oldu.
Bana soranlara, her zaman ve her konuda verdiğim cevabı verdim: Ben piyasaya inanırım, bir ürün çok pahalı veya çok ucuzsa, zamanla, piyasa bu fiyatları dengeler. Ancak bu zaman ne zamandır bilmiyorum.
Peki, 18 TL’ye çıkan dolar “nasıl inecek”, “ne olacak da inecek” sorularına, bu defa gerçekten iktisadi cevaplar vermekte zorlandım ve politik cevaplar üretmeye çalıştım.
“Ekonomi yönetiminin karar merkezi ya değişmeli ya da dönüşmeli” diyordum sonra da üstüne basa basa “bu onların da çıkarına” gibi, hiçbir derde deva olmayan şeyler söylüyordum.
Zamanlama içermeyen bu tahminlerimin, soranların yüreklerine su serpmediği kesin.
Derken Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması açıklandı.
Muhalifler ve eleştirmenler dâhil, herkes derin bir nefes aldı. Çünkü ülke ekonomisi bir uçurumun eşiğinden dönmüştü.
Ekonomi yönetiminin eline “altın bir fırsat” geçmişti.
Kritik soru: Acaba ekonomi yönetimi bu altın fırsatı doğru mu kullanacak yoksa bunu da mı tenekeye çevirecek?
KUR KORUMALI MEVDUAT (KKM) ve BEKLENTİLER
KKM basitçe, şunu söylüyor: Bankalar, TL mevduat sahiplerine, yıllık, en az %14 ve en çok da %17 faiz verebilecek. Dönem sonunda kur artışları, bu faiz veya kâr payı oranlarından daha yüksekse; aradaki farkı, TCMB ödemeyi garanti ediyor.
Yani bir bakıma, TL mevduatlar, hesabın açıldığı gün dövize endeksleniyor.
DTH hesap sahiplerinin de dövizi, önce TL’ye çevriliyor ve ardından da, yukarıda anlattığımız süreç tekrarlanıyor.
Hükümet bu KKM ürününü, ekonomideki bütün sorunların “çözüm anahtarı” gibi sunmakta başarılı olunca, bu gelişme mevduat sahiplerine, bu defa ters yönlü bir panik yaşattı ve kurlar inanılmaz bir hızla, 18 TL’lerden 10 TL seviyelerine indi.
Fakat bir hafta sonra anlaşıldı ki, vatandaşlar bu hesaba umulduğu kadar rağbet göstermiyormuş. Hatta ilk iki haftada, gerçek kişiler sattıklarından daha fazla döviz almışlar.
Açıklanan ilk tebliğde, bu üründen sadece 20 Aralık günü bankada parası olanlar yararlanabilecekti o da sadece bir defa.
Öyle anlaşılıyor ki, yetkililer, döviz sahiplerinin fevç fevç bankalara koşarak paralarını bozduracağına ve KKM hesaplarına yatıracaklarını inanmışlar. Fakat çok az kişi dövizini bozup KKM’ye yatırınca adeta sinirlendiler.
Hükümet bu gelişmeye alenen kızdı; derhal ödül ve ceza politikalarına döndü, ödülün yanına gerçekten beklenmedik derecede yüksek cezalar açıkladı.
Önce havuç: Anladığım kadarıyla, TCMB, bankalara; “eğer DTH sahibi müşterilerinizin dövizini TL’ye çevirtir ve bu paraları KKM hesabına yatırtmayı başarabilirseniz size, açtırdığınız hesapların %2,4’ü kadar yıllık ödül vereceğim” “üstelik bu hesaplar zorunlu karşılıktan muaf olacak” demiş.
Sonra ceza: “Eğer bu dövizleri sattıramazsanız, TCMB’de duran yaklaşık 55 milyar $ zorunlu karşılıktan %1,5 komisyon alacağım; yani 825 milyon $”
Özetle, işi, yine, yüzlerine gözlerine bulaştırdılar.
Bu işler tutmayınca, kamu dâhil bankalar, mevduata %25, kredilere %35 faiz uygulamaya başladı ve dolar tekrar 14 TL’ye yöneldi.
Üstelik tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) yıllık %36,1 ve aylık %13,6 arttığı; yurt içi üretici fiyat endeksinin de (Yİ-ÜFE) yıllık %79,9 ve aylık %19,08 arttığı, henüz açıklanmamıştı.
Sayın Cumhurbaşkanına da “yılsonunda bankalar mevduatlarını artırmak, şirketlerde bilançolarını makyajlamak istiyorlar, yılbaşından sonra işler yoluna girecek” bilgisi verilmiş.
İşler yoluna girecek mi? Kurlar ne olacak? Perşembeye…